Süper Lig’in ikinci perdesinde kaderi değiştirecek unsurların başında duran toplar gelecek. Bu ligde oyun çok fazla duruyor. Oyun da çoğunlukla taçla, frikikle, kornerle start aldığına göre, bu konuda ekstra çalışanın fark yaratma ihtimali yüksek. Geride kalan haftalarda Süper Lig’de dengeleri değiştiren unsur duran toplardı. Zira Beşiktaş 6, Galatasaray 7, Fenerbahçe 8 duran top golü kaydederken, Demir Grup Sivasspor’un 15, Adana Demirspor ve Gaziantep FK’nın 12 sayılarına ulaşması dikkat çekici. Manchester United menajeri Ralf Rangnick, geçtiğimiz günlerde bir İngiliz gazetecinin yönelttiği alaycı bir soruya bence üzerine oldukça düşünülmesi gereken bir yanıt verdi: “Siz futbolda serbest vuruş ya da korner çalışmasını küçümsüyorsunuz ama EURO 2020’de gollerin yüzde 30’u duran toplardan geldi. Eğer gollerin yüzde 30’u duran toplardan geliyorsa, antrenmanların yüzde 30’unun da duran toplara ayırılması gerekmez mi?” SANKi DEVRE ARASI BOŞLUĞU GiBi Süper Lig’de bence ikinci perde esas bu hafta sonu oynanacak maçlarla başlıyor. Gerekçem de basit: Türkiye Kupası fikstürü nedeniyle gerçek devre arasını hissedememişti kulüpler. Bu milli maç boşluğu, sahici bir devre arası gibi hissettirdi. Üstelik kış transfer döneminin de bu süreçte hareketlenmesi, devre arası hissini güçlendirdi. Sanırım birkaç gün sonra Süper Lig’in ikinci perdesi gerçekten açılıyor. Ve belki de bu ligde kartlar yeniden dağıtılıyor. MAÇLARIN 45 DAKiKASI DURARAK GEÇiYOR, OYUN HER BAŞLANDIĞINDA SAHNE YENiDEN KURULUYOR 4 Şubat Cuma günü oynanacak karşılaşmalarla start alacak Süper Lig’in ikinci perdesinde kaderi değiştirecek unsurlardan birinin, hatta birincisinin duran toplar olacağını tahmin etmek güç değil. Zira bu ligde oyun çok fazla duruyor, akışkanlık düşük. Brüt 99 dakika oyun süresinin 45 dakikası durarak geçtiği için, oyun her başlandığında sahne yeniden kuruluyor. Oyun da çoğunlukla taçla, frikikle, kornerle start aldığına göre, bu konuda ekstra çalışanın fark yaratma ihtimali yüksek. SiVAS, ADANA DEMiR VE GAZiANTEP, 3 BÜYÜKLERDEN 2 KAT FAZLA GOL ATTI Süper Lig’in ilk 23 haftasında atılan 596 golün 176’sı duran toplardan gelmiş. Yani yaklaşık yüze 30’u. Hatta Süper Lig’de dengeleri değiştiren unsurun duran toplar olduğunu söylesek dahi çok yanılmış olmayız. Zira bu sezon İstanbul’un üç büyüğünden Beşiktaş 6, Galatasaray 7, Fenerbahçe 8 duran top golü kaydederken, Sivas’ın 15, Adana Demirspor ve Gaziantep’in 12, Konya ve Göztepe’nin 11 sayılarına ulaşmaları dikkat çekici. SÜPER LiG, DURAN TOP TURNUVASINA DÖNÜŞÜYOR Süper Lig, yavaş yavaş bir duran top turnuvasına dönüşürken, Şubat-Mayıs sürecinde özellikle şu dört başlıkta herkesin daha dikkatli olması gerektiği de ortada... TAÇ ATIŞLARI HAVAYA DOĞRU KULLANILMAMALI Futbolda en fazla kullanılan duran topun, taçlar olduğunu unutmamak gerek. Süper Lig’in en karakteristik hastalıklarından biri taçların yere değil, havaya doğru kullanılması. Eğer bir gün bir takım taç atışlarına zeka katarsa, bu topları havaya (yüzde elli elliye) değil, yere-hedefe kullanmayı başarırsa bence otomatik olarak fark yaratacak. HAVA TOPLARINDA DiRSEK ÇIKMAMALI Süper Lig’in bir başka karakteristik rahatsızlığı oyunun havadan oynanması. Bu da çok fazla kafa kafaya çarpışmaya ve hava topu faulüne neden oluyor. Artık her hava topunda yüreğimiz ağzımıza gelmeye başladı zira bir kafa ya da bir dirsek darbesi alan kendini kurşun yemişçesine yere bırakıyor! Eğer bir gün bir takım şu topları havaya kaldırmaktan vazgeçerse fark yaratacağı ortada. TOPU AYAĞINDAN AÇAN, BiLEĞE BASMAMALI Süper Lig’de son dönemde kartların çok önemli bir kısmı, topu ayağından açan oyuncunun kontrolsüz ikinci hamlesi kaynaklı olmaya başladı. Bu hareketler hem frikik, hem de oyuncu kaybına yol açabiliyor sıklıkla. Antrenörlerin ve futbolcuların bu konuda daha hassas olmaları gerekiyor bence. HAKEMLER OYUNCULARI UYARMAKTAN VAZGEÇMELi Ligde son dönemde oyunu katleden unsurlardan biri de hakemlerin gereksiz uyarıları. Her duran top öncesi ceza alanına gelip iki oyuncuyu uyarmak gereksiz. Atışı yaptır, faulü çal. Zaten sen kaçırırsan da VAR kaçırmayacak. Ayrıca kaleye yakın her frikik öncesi “Düdüğümü bekle” uyarısına gerek yok, savunmacı takımın baraj kurması senin sorumluluğun değil. Bırak, mümkünse oyun hızlı aksın. Süper Lig’i hızlandırmak hepimizin asli görevi. Spor camiasının tüm unsurları olarak el ele vermemiz gerekiyor bu konuda. Uğur MELEKE / Hürriyet