Türkiye'de Kasımpaşa, Göztepe, Adana Demirspor, Karabükspor, Alanyaspor, Gençlerbirliği formaları giyen ve son olarak Fatih Karagümrük formasıyla TFF 1. Lig'de şampiyonluk yaşayan stoper Barış Başdaş, kısa süre önce Bundesliga 2'nin güçlü ekiplerinden Hannover 96'ya transfer olmuştu. Türkiye'de forma giydiği süre boyunca dört büyüklerin transfer gündeminden düşmeyen 30 yaşındaki oyuncu yeni takımında ilk röportajını Fanatik'e verdi. "Karagümrük'e şampiyonluk için gelmiştim" Sezon başında Karagümrük'e geldiğimde en büyük şampiyonluk adayı olduğumuz söylenmişti. Ben de o yüzden Karagümrük'ü seçmiştim. Dışarıdan söylenenler beni ilgilendirmiyor. Futbol sahada oynanıyor. Başkanımız Süleyman Hurma'ya sezon sonu Süper Lig'e çıkacağımıza söz vermiştim. Başkanın da böyle bir inancı vardı. İlk devre iyi geçmedi ama Ömer Erdoğan geldikten sonra iyi bir seri yakaladık. Ömer hoca tatsız bir şekilde ayrıldı. Şenol hoca takımı devraldı istikrarımızı devam ettirdik. Aynı istikrarı devam ettirdik ve şampiyon olduk. Bütün emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Başkanından malzemecisine kadar bu şampiyonlukta herkesin emeği var. Bizim için büyük başarıydı. "En zor maçımız yarı finaldeki Akhisar maçıydı" Bana sorarsanız en önemli maçımız yarı finalde Akhisar deplasmanıydı. İç sahada biten 3-3'lük maçta iki takımda çok iyi oynamıştı. Ama deplasmana gittiğimizde yiyeceğimiz gol dezavantaj olacaktı. Final öncesi bizim için zor maçtı. Benim fikrim orada aldığımız galibiyet bizi Süper Lig'e getirdi. Sezon içinde de yenmiştik Akhisarspor'u. Bu arada Yılmaz Vural beni Süper Lig'de ilk oynatan hoca. Ellerinden öperim. İki maçta benim için zor oldu. İki maçta zor oldu ama allah yüzümüze güldü. Finali hakketiğmizi herkese gösterdik. Ben sahada işimi yaptım ve şampiyonluk yaşadık. "Beşiktaş'tan teklif aldım" Süper Lig'de Igor Tudor dönemi Karabükspor'da çok iyi sezon geçirmiştim. Beşiktaş'tan teklif almıştım ama bonservis nedeniyle nasip olmamıştı. Buradan yetiştiğim için teklifler alıyordum ama maddi anlamda tatmin etmiyordu. Menajer Serdar Topçu beni aradı. Hannover'in bana ilgisi olduğunu söyledi. İyi bir teklif aldım. Kenan Koçak hoca da aradı istedi ve beğendiğini, ihtiyacı olduğunu söyledi. Genç ve aç bir hoca. Bu başarıya senle ulaşmak istiyorum dedi. Ben de iyi bir hocayla çalışmak istediğimi söyledim. Güzel bir heyecan, iyi bir sezon olabileceğini söyledi. Almanya'ya transferim gerçekleşti. Başkanımız Süleyman Hurma, benim önüme taş koymadı. Tercihi bana bıraktı. Kendisine teşekkür ediyorum. "Hedeflerime ulaşmak için geldim" Buraya geldiğimde de yeni hedeflerim vardı. Türkiye'de bu hedeflere ulaşamayacağımı düşündüm. Burada hedeflerime ulaşacağıma inanıyorum. Bütün alt yaş milli takımlarında oynadım. Avrupa'da çok Türk oyuncu olmadığı için bu yaşta transferin olması benim için gurur verici. "Hedefimiz Bundesliga" İlk hedefim takımımla Bundesliga'ya yükselmek. Zaten ekonomik olarak, taraftar kitlesi olarak bu güce fazlasıyla sahip olan bir kulübe geldim. Bundesliga 2'nin normal takımlarından biri olsa buraya gelmezdim. Uzun yıllar futbol oynamak istiyorum. "Emre Türkiye'nin en iyisi" 25 yaşında da futbolu bırakan var ancak 39 yaşında Emre Belözoğlu gibi bırakan da var. Bence Emre Belözoğlu gelmiş geçmiş en büyük futbolcusu. 39 yaşına kadar başarıyla oynadı. Yalçın abi var Karagümrük'te 38 yaşında ve hala oynuyor. Bu işin yaşla alakası yok olduğunu düşünmüyorum. Futbolcu kendisini nasıl hissediyorsa ona göre karar verir. Uzun yıllar ben de oynamayı düşünüyorum. Futbol hayatımı buraya gelerek uzattığımı düşünüyorum. Bambaşka bir duygu burası. Çok ağır idmanlar yapıyoruz. Değişik idmanlar yapıyoruz. Her zaman hazır olman gerekiyor. Futbolun Türkiye'de böyle olduğunu düşünmüyorum. Uzun yıllar burada oynayıp ülkemi temsil etmek istiyorum... "Adana Demirspor'da attığım golü unutamıyorum" Türkiye'de çok iyi anılarım oldu. Her takımda iyi günler geçirdim. Adana Demirspor'da oynadığım dönemde yarı finalde attığım bir röveşata golü vardı. 90+3'te çok mutlu olmuştum. Gözlerim bile dolmuştu. O zamanın hocası da Yılmaz Vural'dı. Taraftar kupa kazanmış gibi sahaya atlamıştı. Kupayı kazanmış gibi bir his vardı. O sene finalde Alanyaspor'a kaybetmiştik. "En üzüldüğüm olay..." Göztepe'de oynarken haksızlığa uğramıştım. Çok üzülmüştüm. Karşıyaka maçında Cüneyt Çakır haksız yere bir kırmızı kart göstermişti. Benim için çok zor olmuştu. Mehmet Sepil ile görüşmemiz olmuştu. Milli Takım'da görmeyi söylemişti. Maçın daha 27. dakikasında haksız bir kırmızı kart görmüştüm. Hatta maçın spikeri bile söylemişti. Hiç müdahalede bulunmamıştım ama kırmızı görmüştüm. Göztepe'de bu olaydan 2 gün sonra kadro dışı kaldım. Beni çok üzmüştü. Taraftardan çok büyük tepki almıştım. O olayı unutmadım. İçime sindiremedim. Futbol kariyerime negatif olarak yansıdı. Ama devre arası Adana Demirspor'a gittim ve final oynadım. Fanatik