Cem Dizdar'ın açıklamaları şöyle:

"Çok ilginç bir ülke burası. Şimdi bu maç değerlendirmesi üzerinden gidelim, görüyorsun ki oyuncular sakatlanıyor. Bunların oyunda kalma süreleri var ve bunlar ölçülebilir şeyler. 1 devre oynarım, 90 dakika oynarım gibi bunlar ölçülüyordur, elde mutlaka rapor vardır. Biz hemen 20 dakikada oyuncu değiştirmeye kalkıyoruz çünkü bizim elimizde o kadar sonsuz kart var. Biz yorumcular ya da işte gazete yazarları ya da tribündeki insanlar açısından çok kolay gibi görünen işler bunlar. Çoğu bilinmeyen karışık bir denklem, o yüzden birine bilmiyor demek, beceremiyor demek benim meşrebime uygun değil, kim olursa olsun. Ben daha doğru davranışa, konuşmaya, usule bakarım.

Yani şimdi tribünden sizin istifanız için sloganlar atılıyor denildiğinde bir teknik adamın, ben Türkçe bilmiyorum demesi alay konusu değil ki! Bu soruya aslında diyor ki; bu soruyu bana sormanıza gerek yok, anlamsız bir soru. Onu söyleyebildiği o yoksa Türkçe biliyorsun, Fransızca, Almanca biliyorsun konusu değil. Bu soru değil diyor aslında nazikçe.

Bu maçı Beşiktaş kazanmış olsaydı aynı şeyi Abdullah Avcı’ya, Beşiktaş kaybetse daha da abartılmış şekilde Valerien Ismael’e sorulacak işler. Bizim böyle bir davranış sorunumuz var. Dünya Kupası arası gelecek, dolayısıyla her şey gözden bir kez geçirilecek, oyuncular alınacak verilecek.

Fenerbahçe, Başakşehir ve Adana Demirspor’a bakınca Beşiktaş o kadar fevkaladeliğe ulaşmış değil. Bakın defalarca söyledim, ilk haftalarda oynanan 45’er dakikalardaki yüksek performans Josef oyuna dahil olduğunda ortadan kalkacak ama büyük oyun oynayacak, dayanıklık artacak.

Henüz organize olmuş gibi görünmüyor Beşiktaş, sadece fiziksel olarak iyi görünüyor, mücadeleci takım gibi görünüyor.

Duhuliye.com