Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'ne katılımı belli olunca, normal olarak gözler kadro yapılanmasına çevrildi. Ekonomik sebeplerden ötürü gençleşme mesajları veren Beşiktaş'ta görünen o ki bu hayalden öte bir şey değil maalesef.

Gençlerin önü açılmalı denildi ama ilgilendiğimiz oyuncular 29 yaş ve üstü oyuncular.

22 yaşında genç oyuncuyu verip, 31 yaşında sakatlıktan çıkmış oyuncuyu almaya çalışmalarının  anlamı ne? 

Bu takımda takasta kullanılabilecek bir sürü oyuncu varken 4. Olan Sivas'ın ilk 11 oyuncusu, stoper dışında ön libero ve sağ bek oynayabilen çok yönlü bir isimi vermek yerine başka bir formül bulunsa daha iyi olmaz mıydı?

Tecrübeli bir kadro kurulmak isteniyorsa zamanında Galatasaray'ın yaptığı gibi Taffarel-Hagi-Popescu gibi adı sanı duyulmuş isimler tercih edilmeliydi.

Şu an adı geçen transferdeki isimlerle Şampiyonlar Ligi'ne kalma şansımız çok zayıf, daha vakit varken başka isimlere yönelmeli ve ses getirecek bir kadro oluşturulmalı.

Şampiyonlar Ligi mali açıdan zor günler yaşadığımız bugünlerde büyük şans. Bu şansı başkan ve yönetim iyi değerlendirmeli. Seri başı olmamız büyük bir avantaj, bunu iyi değerlendirip Şampiyonlar Ligi'ne gitmeliyiz.

Kadro mühendisliği çok önemli, bunu yaparken en önem verilmesi gereken yerlerin başında Kaleci ve Santrafor geliyor. Uzun lafın kısası atanın da tutanın da iyi olacak. Şu an atanın için de tutanın için de basında çıkan isimlerle Sergen Yalçın'ın işi çok zor.

Şu ana kadar yeni kadro yapılanmasında atılan adımlar hiç de olumlu sinyaller vermiyor. Yaşanacak olumsuzluklar gelecek adına artan mali yük ve acaba nasıl kurtluruz bu futbolculardan listesine eklenecek isimler demektir.

Beşiktaş transfer komitesi ne yapmak istiyor? Amacı nedir bilmiyoruz. İyi şeyler yapalım derken yine bilmeyerek geleceği çöpe atıyoruz.

Bu adımlar Beşiktaş'ı mali anlamda karanlığa götürüyor.

İş işten geçmeden bu ve buna benzer transfer fikirlerini yeniden ele alıp düşünülmeli yoksa geri dönüş olmaz. 
 
Büyük kulüpler para harcamaya bağımlı olarak da yönetilemez, yalnızca kar etmeye veya borç kapamaya odaklanarak da. Zor ve kritik bir dönemdeyiz, umarım engelleri ortak akıl ile fırsatlara dönüştürüp şu keskin virajı bir an önce döneriz. 

Masis Kuyumcu