Bitirin bu işi..

Aylardır gazeteci Atilla Türker’in ısıtıp ısıtıp piyasaya sürdüğü içerisinde Beşiktaş kulübü, yönetici Şafak Mahmut Yazıcıoğlu, Kuzu Grup, Demand Danışmanlık ve Atalay Demirbaş‘ın olduğu 10 milyon dolarlık bir iddia var. Bu olayda benim gibi tüm camiayı ilgilendiren nokta, Beşiktaş’ın konunun öznesi olmasıdır.

Öncelikle Atilla Türker’in gazeteci olup olmadığını irdelemek yerine haberin sağlığı ile ilgili kamuyu bilgilendirmek önemlidir. Bu hususta takip edilecek yol çok dolambaçlı değildir.
Beşiktaş tarafının yapması gereken bu işin yol haritasındaki durak noktalarındaki bilgileri test etmektir.

Sıralayacak olursak;

-Öne sürülen iddiaların sahibinden belgelerini talep etmektir. Zira habercinin “Belge dediği "evrak" olaya ışık tutacak yeterlilikte değildir. Bir tanesi Kuzu Grrup ile Emlak danışmanı
Atalay Demirbaş arasındaki satış devri anlaşmasıdır. Beşiktaş’la ilgisi yoktur. Diğeri B.J.K. Şirket CEO'sunun imzalı borç dökümüdür ki bu Futbol A.Ş.'ye aittir ve zaten Kap'a yapılan bilgilendirmede bilançolarda gözükmektedir.

- Dikkat çeken husus 5 milyonluk satış yapıldığında aracının 1.8 milyon komisyon alacağıdır. Bu nasıl bir aracılıktır ki %36 kazanç getirisi olsun. Bu kişinin daha önce firması aracılığı ile bu şekilde yüksek montanlı bir iş yapıp yapmadığı sorulmalıdır.

- Vergi ödeme konusunda geçmişi nedir, araştırılmalıdır?

- Hakkında açılmış olduğu yazılan davaların mahkeme kapısındaki duruşma sırası evrakı değil en azından dosya muhteviyatı ile bilgilendirme yapılmalıdır. Bizler baroya kayıtlı avukat olmadığımız için UYAP'tan takip etme şansımız bulunmamaktadır

-Bahse konu 10 milyon dolar toplamındaki çekin en azından hangi bankaya ait olduğunu açıklamaları istenmelidir.

Beşiktaş tarafında yapması gereklere bakacak olursak;

İşin içerisinde Dernek veya Futbol A.Ş. var mıdır, rolü nedir?

Bu iş ile ilgili yüksek bedelli olduğu için İicra kurulunda görüşülemeyeceği düşüncesiyle alınmış bir yönetim kurulu var mıdır ?

Konunun içerisinde şahısların ismi geçtiği için kişisel karşı davalar açılabilir, kurumsal dava açılamaz savı hukuken ne kadar geçerlidir?

Beşiktaş "Kamu yararına çalışma özellikli dernek" olarak manevi, % 51 sahibi olduğu Futbol A.Ş. şirketinin değer kaybı yaşayabileceği düşüncesiyle hukuki takip yapılabilir. Burada çıkış noktası sermayedarların zarara uğratılmasına sebebiyet verilebilir olmasıdır.

Daha önce de örnekleri olduğu gibi bu tarz suçlamalar sayfalarla basın açıklamalarla değil (nasıl ki bir - iki futbolcu ile anlaşma imzalanırken basın toplantısı tertip ediliyor) basının önüne çıkarak açıklama yapılmalıdır. İlk koltuğu da iddia sahibi Atilla Türker’e rezerve edilmelidir. İddia sahibini TV yerine daha kapsamlı basın toplantısı yaparak oraya katılımı sağlanmalıdır. Eğer katılmazsa iddiaları havada kalır bir daha bu konuyu gündeme getirmeye yüzü olmaz, kamu vicdanı yönüyle de tatmin edici bir iş yapılmış olur.

Şahıslarınız adına açtığınız davalar “hakaret“ konulu mudur yoksa ithamların hukuki karşılığı olan”İrtikap“, “Zimmet” , “ Emniyeti suistimal” yönüyle maddi ve manevi ceza talepli midir?

Bizleri çoklukla ilgilendiren Beşiktaş ile ilgisi nedeniyle yönetim kurulu olarak uygulamaya konulan yaptırımlarınızı bilmek isteriz. Şahıslarınızı koruduğunuz kadar Beşiktaş’ı da koruyup kollamanız öncelikli görevinizdir.

Yapacağınız ilk iş sıralamaya çalıştığım hususların yanında, şahsi düşüncelerinizi de işin içine katarak Beşiktaş camiası ve kamu vicdanında yaptırımları uygulamaya koyup bizleri bilgilendirmek olmalıdır…

Günümüzde bir iki dönem öncesi yönetim kurulu üyeliği yapmış olanlar şimdilerde olanlar karşısında karınlarını kaşıyarak sırıtmakta ve kafa kafaya pozlar vermektedirler. Konu bu yönüyle de onlara cevap anlamı taşıyacaktır… Takip edeceğiz, bekliyoruz…..