Futbolculardan başlayalım. Yekten söyleyelim de üstümüzde kalmasın. Kaleci, Vida, Dorukhan ve biraz da Adriano hariç dün akşam hepsi çöptü. Sapır sapır döküldüler. Biraz sonra hoca şöyle yapsaydı böyle yapsaydı ahkamını kesicem de bu bütçeli bir rakibi eleyemeyen topçu bozmalarına da bir iki lafımız olsun. Öncelik ile bu satırlarda bu takımda ilk santrafor tercihim Love olur derken çok yanılmışım özür dilerim. Bu arkadaş emekli olmuş. Sonra canlı canlı gördüğüm ve toplam kapasitesine çok inandığım Ozi övgülerimi de geri aldım. Mustafa ile ilgili müsterihim çünkü onda kapasite olduğunu düşünmeyenlerdenim. Ama bir Medel var ki beni inanılmaz hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyor.Tamam yerini yadırgıyor ve bir arkada daha faydalı olabilir de bu maçı da idare et be birader. Öyle bir ortasaha üçlümüz var ki bir Edirne’de biri Ankara diğeri Hakkari’de oyun kurmaya çalışıyor. Kompakt oyunu oynayamaz yeterince koşmaz oyunu daraltmaz isen; dönen, ortaya düşen topların hiçbirini alamaz böyle rezil kepaze edilirsiniz Ozi, Adem ve Medel efendiler. Gelelim Necip abiye. (ki takımda en sevdiğim oyuncudur).. İddia ediyorum Necip hiçbir büyük takımda bir mevki de 2 maçtan fazla oynayamaz. Çok doğru bir yamadır ve eğer büyük camialarda futbol yaşamını sürdürecek ise geçici işçi olarak çalışmak zorundadır. Hele hele ona defansın göbeğini uzun süreli emanet etmek takıma ihanettir. Gs maçında sallandı, Alanya maçında sallandı bu maçta patladı. Golde adamın arkasından ayağından çıkartıp kramponunu atacaktı utanmasa. Buradan ikinci perde yani hoca perdesine geçiş kolay oldu olmasına geçmeden topçulara son bir söz; eğer alamadığınız para var ise inşallah çok ama çok geç alırsınız..

Evet Şenol hoca tamamdır. Yeterdir. Dinlenmesi kendini bir süre boşluğa atması gerekmektedir. Bakıyorum yeni sözleşme falan yapılsın yazıları , güzellemeleri yapılıyor. Hanımlar , beyler burası Beşiktaş kulubü. İşini doğru yapan hizmet edecek.İşini boşlayan, gücün yanında olan, kendini geliştirmeyen, konsantre kaybeden, adaletsiz olan, değil hocan baban olsa hadi gel bizim yanımıza tribüne demeyi bilmemiz lazım. Şenol hocayı gözlemlediğim kadarı ile dışarda otursak konuşsak çok severim. Dünya görüşü, nüktedan tavırları çok acaip muhabbet bir adam olduğu izlenimi veriyor. Ayrıca da çok dürüst. Keşke ailecek görüşsek biraz feyz alabilsem. De yeter hocam. Elinden stoperi alındı, forveti alındı, üstüne istediği hiçbir oyuncu alınmadı, iş bilmez yöneticier ile muhattap oldu deniyor. Olmasın. Ben bu işte yokum desin. Haa demiyor ise hayatından memnun olarak anlarım, bu işi bu kadro ile yaparım olarak anlarım ben onu. Yoksa ne yapalım ne olursa olsun ben aldığım maaşa bakarım şeklinde anlamam ve hocadan da böyle bir tavır beklemem. Yani Şenol hocaya karşı gayet dürüst ve inananların en başında benim gibiler geliyor. Ve şimdi de açık açık şu anda elindeki bu kadro ile işini yapamadığını söylüyorum. Yaptı mı sizce? Norveç’de koydun Dorukhan’ı sağbeke rezil ettin çocuğu. Dün akşam neden niye nasıl yineliyorsun bu hatayı? Necip olayı yukarda yazdım zaten de bir sorum var. Hadi Pepe gitti bu takım stoperde almadı Necip ile mi oynayacaksın ikinci yarıyı? Vida – Medel yapmak bu kadar mı zor? Basın toplantısında Negredo gidecekti boşu boşuna yazdık listeye bir adamdan olduk diyor hoca da o arkadaş olmasaydı Avusturyalıları göze bala eleyemezdik diyemiyor. Laf ola beri gele. Allahın aşkına yalvarıyorum şu kulüpten bir kişi Şenol hocaya son 4 senedir yenildiği maçların son bölümlerinde (hemen hemen hepsinde) çift forvete döndüğünü ve hiç birini çeviremediğini anlatsın. Olmuyor ikili ortasaha ikili forvet olmuyor. Ha yaparsın Norveç’teki yada bu maçın son dakikalarındaki (mecburyetten) 3’lü defans o zaman tamam da 4-4-2 nedir Allah aşkına? Yahu bu benim yazdıarımı sanıyor musunuz hoca bilmiyor. Benim beynimin yetmediği , dilimin dönmediği daha neleri biliyor da isyan edecek enerjisi , kudreti gözükmüyor. Tekrarlıyorum ve hep tekrarlayacağım, sayın Şenol Güneş için mola vakti. Kimse vefa , mefa işlerine girmesin bu hocaya da haksızlık camiaya da. Bırakın hocayı gitsin baksın keyfine bu keşmekeşten kurtarsın kendini. Daha iyi bir organizasyonda , daha dingin bir kafa yapısında Türk futboluna hizmet etmesi gerekli. Belki tekrar Beşiktaş belki başka bir durak. Belki milli takım belki TFF başkanlığı...

Gelelim tribüne. Tek kelime ile bitik. O canım kapalının yerinde yeller esiyor. Zaten ısınamadım bu yapıya da artık iyice gözümden düştü bu stadyum. Bağıran kesim parasına göre bölünmüş, ayrı düşmüş onların coşkusuna katılan diğer taraftar ise sahipsiz ne yaptığını bilemez halde. Benim gibi 25 seneden fazla eski İnönü’de faal maç seyretmiş bir adama bu tribünleri görmek acı veriyor. Ne futbolcu umrumda ne yönetim ne de şampiyonluklar. Çocuklarıma o büyük coşkulu taraftarı gösteremeyecek olma olasılığı canımı çok yakıyor. Dün bir ara (hiç anlamam inşaattan) yeni açık tarafının üst katını devam ettirerek tek parça halinde aşşağı indirilebilecek bir renovasyon yapılabilir mi diye çok baktım. Yönetici kısmı cebe girecek paraya bakıyor da ben tribündeki besteleri, şovları, rakibi boğmaları hatta akıllı protestoları özlüyorum. Şimdi girene alkış çıkana yuhtan başka birşey duyamıyoruz.

Ve final... Rezaletin son perdesi... Konu çok nettir. Benim için Quaresma denen futbolcu artık yok hükmündedir. Yaptığı büyük terbiyesizlik olmak ile birlikte takım arkadaşlarını satmış sahada yanlız bırakıp korkak gibi kaçmıştır. Orada atılan tekme delikanlılık değil kavgadan kaçmanın bir yoludur. Binlerce insan hafta içi saat 11 ‘de bitecek maç için oraya gelmiş eve döndüklerinde gece yarısını geçmiş olacak ve bu insanların çoğu saat 6’da kalkıp işe gidecek. Ne için? Ayda 1 milyon TL kazanan şımarık bir oyuncunun tüm zevklerini maçın ortasında bitirdiğini görmek için öyle mi? Kendi adıma, onu bir kez daha bu takımda görmek, adını duymak istemiyorum. İsterse Pele, Maradona,Messi,abim,kardeşim olsun kıymeti yoktur..Görülen , görülmeyen, yakalanan, yakalanmayan bu yaptığı kaçıncı ihanettir. Ve üzülerek görüyorum ki (Allahtan gittikçe azalıyor) hala ona tapan sahaya çıktı mı takımdan önce onu çağıran bir güruh var. Tahmin ediyorum hocası söz geçiremiyor. Takımın ağası olmuş durumda. Astığım astık kestiğim kestik havalarında. Ama yönetim neşteri vurmalı. Yoksa yaşadığım tecrübeler işin sonunda daha büyük skandallar olabileceğini hissettiriyor.

Evet bitirelim yazıyı. Ama önce yukardaki tiyatronun bize ulaşmasında emeği geçen senaristlere, yönetmene en içten dileklerimi sunmak istiyorum. Para ödemeyerek topçuya bildiğini unutturan,küstüren; hocasının bir dediğini yapmayarak işinden soğutan, konsantrasyonunu bitiren; sırf para kazanıcam diye konser salonu tadında stad inşası yapıp taraftarı çil yavrusu gibi dağıtan; her kim işadamı, voleybolcu, avukat, doktor, spiker vb var ise hepinize ayrı ayrı teşekkürler. Hadi uçaklar havalansın come to Beşiktaş...

Bülent Bilirgen / HABER1903