Bugün okurken düşünecek ve belki de araştırmaya gerek duyacaksınız. Sivasspor Teknik Direktörü olan öğrencim Rıza Çalımbay önemli açıklamalar yaptı. Ulusal basının ilgisizliğinden bahsetti. Bu konuda çok önemli bir tercihten bahsetmek lazım.

Aslında biz futbolda bu tutuculuğumuz nedeniyle geri kalıyoruz. Şimdi bu teknik adamın karnesine bakın. Beşiktaş özkaynağından ekonomik ve dönemin ailevi tercihleri nedeniyle uzak kalan bu genci dükkanına alarak futbol dünyasına katkıda bulunan Hasan Efendi asla unutulamaz.

Antrenmanlarda aerobik kapasitesine teknik ve taktik olarak her isteneni katan yetenek, tam bir doğru futbol eğitimiyle yetişip, hiç ayrılmadığı Beşiktaş’ına 20 yıl hizmet yaptı. Kursları bitirdi ve teknik direktör oldu. Sonuçta bir dönem Beşiktaş’ta bu görevi de sürdürdü. Hiç de haketmediği biçimde görevden alındı!

GERÇEKÇİ RIZA

Rahmetli başkan Süleyman Seba ile birlikte ikinci adam kaptan Rıza ve arkadaşlarıyla Beşiktaş uçtu. Bu bir yeniliktir. Çünkü ben ayrılıp Yeşilköy’e transfer olduğumda, Rıza ve Sinan Engin birlikte peşimden antrenmanlara gelseler de geri gönderip onları öğrencilerim olarak sahiplendim. Bu girişi tanıtım amaçlı yazdım. Çalımbay, mütevazi kadrosuyla Avrupa’da başarılı şekilde ilerliyor. Takımından çok oyuncu kaybetti ancak pes etmeyip Başakşehir karşısında ligdeki ilk galibiyetini aldı, rakibine de ilk yenilgisini tattırdı. Oyun doyurucu olmak yerine sonuç futbolu olarak disiplinli bir taktikle oynandı. Sahada her oyuncu bir Rıza Çalımbay olunca gösteriş değil; realite oyuna yansıdı. 3 yıldır sadece Sivasspor’daki başarısı değil daha önceki takımlardaki dikkat çeken özelliğiyle de çok sevdiği Beşiktaş’ına kavuşma umudu olan Rıza Çalımbay son dönemin gerçekçi teknik direktörüdür. 

Bu yazı hiçbir şekilde tarafıma empoze edilen bir hatırlatma değil; sadece genç kuşağa ilgi ve hatırlatma adına yazıldı. Kadro gücü onun daha etkili işler yapmasına engel. Sivasspor için; Sivaslı, fedakâr teknik direktör şanstır.

Örneğin; imkânlarının çokluğundan şaşıran Jesus değildir Rıza Hoca. Bu gerçeklere yakın olanlar daha çok futbola sahip çıkarlar.

Ben yaşım ve yaşadığım acıların olgunluğuyla bu hatırlatmayı görev bildim. O, yurt dışı teklifine dahi sıcak bakmadı, zor şartlarda olsa da direnecektir. Birileri onu şehrine, takımına, gerçeğine daha samimi sahiplenerek anlatmalı ve hakettiği yere taşımalıdır.

Adnan DİNÇER / Cumhuriyet