Avcı'nın mahkeme yoluyla tazminatı almasını doğru bulmadığını söyleyen Ahmet Nur Çebi, şunları söyledi:

"Bizler bir gün gideceğiz ama hocalar hep bu camiaların içerisinde olacak. Siz, 'Ben Beşiktaş'a daha fazla bir şey verebileceğimi hissedemiyorum' diyeceksiniz, başkanın 'Ben size nasıl yardımcı olabilirim' demesine rağmen 'Yapacağınız bir şey görmüyorum. Benim de enerjim buraya kadar. Daha fazlasını yapamayacağım' diyeceksiniz. Sonra, 'Hocam o zaman ayrılalım. Burası bir camia, biz başarı istiyoruz' dediğimde 'siz gönderin' diyeceksiniz. Başkan size 'Bunun bir tazminatı varsa oturalım konuşalım' diyecek ve siz başkana 'Kontratımda çalışana kadar ücretini alır yazıyor. Ben de zaten önemli bir hocayım en kısa zamanda muhakkak bir iş bulacağım. Dolayısıyla tazminat konuşmamıza gerek yok' diyeceksiniz ve bir başkan sizin gibi Türk futbolunun bir değerine inanacak. Siz başka bir takımda Türk lirası bazında yarı fiyatına, avro bazında üçte bir fiyatına kontrat imzalayacaksınız. Sonra da aradaki farkı Beşiktaş'tan isteyeceksiniz. Ben bunu Türk spor kamuoyunun değerlendirmesine sunuyorum."

"Beşiktaş, Abdullah Avcı'nın gidişiyle zarar etmiş midir, matematiksel olarak hayır. Kar etmiş midir, evet." diyen Çebi, "Enerjisinin bittiğini iddia eden bir hoca yerine, gelip burayı uçuran 3 kupa getiren bir hocayla çalışma imkanı bulmuştur. Bizim bu konuda hatalı olduğumuzu söylemeye çalışanlar var, Abdullah Avcı konusunda kendimi hatalı görmüyorum. Enerjisi bitmiş bir hocayla yola devam etmeme kararını vermekle kendimi cesurca başarılı buluyorum. İyi ki yapmışım, bir daha olsa bir daha yaparım. Hocaya ödenecek bu tazminatın üstüne kazanılmış milyonlarca lira para var. Hocanın tazminatının 20 katı yapıyor. Beni bu konuda kimsenin sorgulamasını doğru bulmuyorum. Sorgulayacaklarsa, 'Ben kıymetli bir hocayım' diyen sayın Avcı hocamıza bunu soracaklar, cevabını o verecek. Bir kere de ona bu soruyu sorsunlar. Bu parayı hakkı mı görüyor. Bu parayı almaktan dolayı kendini huzurlu hissedebiliyor mu? Cevabını ben de duymak istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Trabzonspor'un Beşiktaş-Fenerbahçe maçının olduğu gün Yenikapı'daki kutlamasının gereksiz olduğunu söyleyen Çebi, "Beşiktaş-Fenerbahçe gibi büyük bir derbinin olduğu Avrupa yakasında böyle bir şey yapılması gereksizdi." ifadelerini kullanırken, bordo-mavililerin statlarında üç İstanbul takımına gönderme yapan pankartıyla ilgili olarak "Şiddetin her türlüsüne karşıyım. Şiddet ifade edebilecek bir poz, bir söylem bence hoş karşılanmamalı." diye konuştu.

TFF'nin, Trabzonspor-Beşiktaş maçında yapılan kural hatası ile ilgili başvurularını değerlendirmeden bordo-mavililerin şampiyonluğunu ilan etmesine değinen Çebi, "Bunda bir kasıt aramıyorum, bir hata olarak görüyorum. Bilerek yaptıkları bir şey olduğunu düşünmüyorum. O anda bunların Beşiktaş'ın tahkimde bir müracaatı olduğunu hatırladıklarını bile düşünmüyorum. Yaptıkları yanlış. Tahkimde bekleyen bir karar sonuca bağlanmadan bu açıklama yapılmamalıydı. Antalyaspor maçı sonucunda bu açıklama tahkim bitene kadar yapılmamalıydı. Atladıklarını ve unuttuklarını düşünüyorum. Bir kasıt ve art niyet aramıyorum ama kesin hatalılar, yapmamalılardı." ifadelerini kullandı.

"ÖLENE KADAR BEŞİKTAŞLIYIM"

Trabzonlu olması nedeniyle kendisine yönelik bir algı oluşturulmaya çalışıldığını kaydeden Çebi, ölene kadar Beşiktaşlı olduğunu söyledi.

İki kimliğiyle de gurur duyduğunu kaydeden Çebi, şunları aktardı:

"Bir Trabzonluyum, Trabzon'da doğdum ama Trabzonsporlu değilim. Karabük'te Kartaltepe Mahallesi'nde büyüdüm, 5 yaşında geldim. Her zaman hikayemi anlatırım. Atatürk İlkokulu'nda hocamız, Beşiktaşlı olmayanları okula sokmuyordu. Ben böyle bir okulda okudum. Benim nüfus kağıdım, Türkiye Cumhuriyeti nüfus kağıdı. Doğum yeri, Trabzon. Adım Ahmet Nur Çebi. Ana adı, baba adı hepsi yazıyor. Diğer tarafta da Süleyman Seba'nın imzaladığı Beşiktaş Genel Kurul Üyelik Kartım var. Adım, soyadım, doğum tarihim, doğum yerim ve sicil numaram yazıyor. Ben bu ikisiyle mezara gireceğim. Trabzonlu olmaktan mutluyum, orada doğmuş olmaktan onur duyuyorum ama ölene kadar Beşiktaşlı kalmak istiyorum."

Bu kimlikleri üzerinden tartışma istemediğini belirten Çebi, "Bunlar gereksiz, art niyetli kişiler tarafından kullanılıyor. Şöyle mi yapalım, Beşiktaş doğumlu olmayanlar Beşiktaş'ta genel kurul üyesi olamaz. Böyle bir şeye niyeti olanlar kongreye dilekçe versinler bu şekilde. Daha da istiyorlarsa Trabzonlu olanlar kongre üyeliğinden atılır diye dilekçe versinler. Getirin kongreye o zaman bunu. Demokrat, sağlıklı sıhhatli, onurlu, vicdanlı Beşiktaş kongresine getirin bakalım kaç oy alıyorsunuz böyle bir önergeye. Böyle bir şey olamaz. Her ikisini de ölene kadar gururla taşıyacağım. Bunu bütün herkes böyle bilsin. Ali bey Şişli doğumlu, Galatasaraylılar orada ama Fenerbahçeli oldu. Burak Elmas, Giresunlu. Giresunspor ligde top oynuyor ama Galatasaray'ın başkanı. Bunu yapanlar Beşiktaş'ta kendilerine hiçbir zaman yer bulamamış, Beşiktaşlılık değerlerine saygı duymamış arkadaşlar. Bunlar toplasanız bir düzine çıkar mı çıkmaz mı bilmiyorum ama sesleri sanki bir ordu gibi çıkıyor ama ben kale almayacağım." ifadelerini kullandı.

TFF'NİN HAKEM KARARLARI

Türkiye Futbol Federasyonun (TFF) 8 Mart'ta bazı hakemleri görevden uzaklaştırılmasıyla başlayan süreci değerlendiren Çebi, "Hakemlerle ilgili sorunlar, MHK başkanının ve federasyon başkanının istifasını istemekle çözülmez. Çünkü sorun onlardan daha çok, mevcut hakem yapısında ve hakemlerde. Onun için 'eskilerin artık gidip yerine gençlerin gelmesi gerektiğini düşünüyoruz' dedim. Bunu açıkça söyleyen benim ve bunun arkasından da bir operasyon gerçekleştirildi." diye konuştu.

Kendisinin TFF'ye herhangi bir liste vermediğini anlatan Çebi, şunları söyledi:

"Liste verilirken de orada değildim, hiç haberim de yoktu. Gidenlerin içinde gitmesine hiç gerek görmediklerim var, gitmeyenlerin içinde de gitmesini gerek gördüklerim var. Bu sadece Beşiktaş'ın talebi üzerine yapılmış bir şey değildi. Tamamıyla bütün kulüplerin sezon başından beri şikayet ettiği bir durumdu. Sonra birdenbire ne olduysa hakemlerle ilgili konuşmama kararı aldılar. Buna katılmayacağını söyleyen bir tek benim. Katılmıyorum ve gerektiği yerde de konuşuyorum. Operasyon yapılıyor, 'bu operasyon niye yapıldı' diyorsunuz. Bir çelişki var. Memnun değiliz diyorsunuz, çözüm istiyorsunuz getirilen çözüm bu. Hakemlerden memnun değilsiniz. Sonra 'bu hakemler niye gitti' diyorsunuz. Bir karar verin. Ya memnunsunuz ya değilsiniz. O gün herkes kalkıp hakemlerden şikayet ederken, federasyonun bu işi çözemediğini, çözmesi gerektiğini söylerken federasyonun bulduğu bu çözümden başka da çözüm yokken ne bekliyordu. Bazı kulüp başkanları da bu yapılan işlemin yanlış olduğu söylendi? Zamanlaması tersmiş, yanlışmış. Yani verilen liste onlara göre doğru. Bu insanların hatalarından dolayı oradan alınması gerektiğini söyleyenlerin, bu insanların oradan alınmasına müteakip neden TFF'ye tepki koyduğunu ve TFF'nin tekrar bu operasyondan vazgeçtiğini ben anlamakta güçlük çekiyorum."

Bu konuda duruşunu değiştirmeyeceğini vurgulayan Çebi, "Ben bir şey talep ettim, o talep doğrultusunda bir şeylerin yapıldığını görmekten, bir şeylerin çözülebileceğini hissetmeye başlamıştım. Tekrar başa dönmüş olmalarından son derece rahatsızım. Doğru da bulmuyorum. Diğer başkanlara da soruyorum. Madem mutluydunuz niye şikayet ettiniz, madem şikayet ettiniz yapılan operasyondan niye mutsuz oldunuz?" değerlendirmesinde bulundu.

Çebi, yaşanan süreç nedeniyle hakemlerin gelecek sezon Beşiktaş'a cephe alıp almayacağı endişesi ile ilgili olarak ise "Eğer bizim bu söylemlerimizden dolayı hakemlerin Beşiktaş'a zarar vermeye başladığını hissedersem bu iş başka yere doğru gider. Buna müsaade etmeyiz. Böyle bir şeyin söz konusu olacağını düşünmüyorum." diye konuştu.

SPOR YASASI AÇIKLAMASI

Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu'nda zamanla eksiklerinin tamamlanacağını vurgulayan Çebi, Türk sporuna hizmet edecek önemli bir yasa hazırlandığına dikkati çekti.

Yasanın içinde birçok kanun maddesinin faydalı ve doğru olduğunu anlatan Çebi, "Kanunun faydası ve Türk futboluna hizmet edeceğinden şüphem yok. Geçmişten gelen yüklerin, sorumlulukların yenileri tarafından paylaşılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Orada biraz karışıklık var. Sanıyorum zaman içinde ek yasalarla, yönetmeliklerle düzenlenecektir diye bekliyorum. Bir başkasının döneminden kalan faiz borçlarının yeni gelen arkadaşın sorumlu olarak taşıması çok zor. Onun netleşmesi gerekiyor. Bu tür kanunlar çıkar ve zaman içinde ufak tefek değişiklikler olur. Mühim olan adım atılabilmesiydi o adım atıldı. Doğruları yanlışları zaman içinde anlatırsanız ve gerçekten haklıysanız değiştirirler." diye konuştu.

Çebi, yasanın, kulüplerin satışlarının önünü açacağına yönelik fikirlere katılmadığını vurgulayarak, şunları söyledi:

"Yasayı okuduğumda böyle bir şey görmüyorum. Bizler bu kulüpleri çok kötü idare etmeye devam edersek, bu işlere son vermeyi beceremezsek bu dediğiniz olabilir. Bu kanun öyle olsun diye çıkmadı. Tam tersine buralar önemli yerler, buralar yılların kulüpleri, arkalarında milyonlarca taraftar var, buraları doğru idare edin diye bu yasa çıkarıldı. Bu borçları yasayı çıkaranlar yapmadı. Yöneticiler sert bir kanunla karşılaştılarsa burayı bırakmayacaklar. Bu kanunlara uymakla mükellef olarak burayı yönetmeye talip olacaklar. Öteki türlü eğlenelim, gezelim tozalım, muhabbet edelim kulüpte de yöneticilik yapalım dönemi bitmeliydi. Çok geç bile kaldılar. Kulüpler görebileceği kadar zararı fazlasıyla gördü. Keşke çok daha önce yapılsaydı, 20 sene evvel bu yasalar çıksaydı. Geldiler, eğlendiler, keyif yaptılar ve çekip gittiler. Onlar yüzünden kulüpler bu halde. Kulüpler ancak bundan sonra buraya gelebilecek sorumluluk sahibi, başlarına gelebilecek sıkıntıları hissedebilecek arkadaşlarla bu işler düzelecektir. Düzelmeyecekse zaten Allah bilir nerelere gidecek. Buralar bizim, kimseye teslim etmeye niyetimiz yok."

Kulübü ele geçirmek isteyen ve kulüpten nemalananların önünü kestiğini anlatan Çebi, "Bana yapılan perde arkasındaki tüm oyunların, söylemlerin, beni düşürmek istenen durumların arkasında bu var. Beşiktaş camiasının kıymetli üyelerinin bilmesini istediğim bir şey var, bu duruma sizler çanak tutmayın. Birilerinin niyeti buraya tekrar gelip hortumlamak. Ben buna müsaade etmeyeceğim. Bunun için tekrar adayım. İnşallah bundan sonra da benim zihniyetimde buraya adaylar ve talipler çıkacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Siyah-beyazlı kulübün 29 Mayıs'taki genel kurulu ile ilgili de konuşan Çebi, listesinde değişiklikler olacağını belirterek, "Fuat Çimen bey aday karşımızda. Hayırlı, uğurlu olsun. Keşke daha fazla aday çıksaydı. Bir kulübün marka değerini yukarı çeken tek şey yarıştır. Sağlıklı, sıhhatli, yakışan bir başkanlık yarışı olmalı bu kulüplerde." ifadelerini kullandı.

Çebi, isminin zaman zaman TFF başkanlığı ile anılmasına ise "Gücüm yettiği kadar Beşiktaş'a hizmet etmek ve enerjimi burada harcamak istiyorum." diyerek sözlerini tamamladı.