Müslüm Gülhan;
Şenol Güneş kampa götürdüğü oyuncular üzerinden bir takım çalıştırdı. Bu takım hazırlık maçları dahil ön elemeler dahil hemen hemen aynı onbir ile çıktı. 
Bu çok önemliydi.
O yapı devam etti, onbir belli idi.
Nasıl oynayacağı belli idi, geçiş oyunlarındaki, kritik oyuncular belli idi, neyi nasıl yapacağı çok belli bir şekilde oynadı. Bu doğru bir şey...

Elinizde Aboubakar gibi sonucu etkileyecek, çok kaliteli general dediğimiz, bir oyuncu var. 

Colley ve Masuaku yine Aboubakar'ın kollarının altında farklı bir performans veriyor, Muleka aynı şekilde. Bir tek Pendikspor maçında o yapıyı bozan oyuncu değişiklikleri yaptı hemen cezasını kestiler. Şimdi Rashica'nın, Masuaku'nun sakatlığından dolayı Onur'un oraya çekilmesi ama aynı sistemin içinde oyuna devam edilmesi, aynı şekilde Chamberlain'in Salih'in yokluğunda 8 numara oynaması yani oyunu bozmadan isimleri değiştirerek devam etmesi bu da olumlu değil çünkü zamana ihtiyacı var. Hadi deyince olabilecek bir yapı değil ama nerede nasıl görev tanımları herkesin. Sekiz numaranın görev tanımını üç kişi var ise üç kişide aynı şeyi bilmek zorunda. 7 numaranın görev tanımını aynı şekilde üç kişi aynı bilmek zorunda. Her gelen oyuncu farklı bir pozisyon, farklı bir üretim içine giremez. O zaman o kaosu engelleyemezsiniz.  Teknik direktörün bu yüzden buradaki duruşu çok önemli. Muleka'nın oyuna giriş şekli, arkadan topsuz koşuları, ikinci santrafor olması, Gedson'un oraya katkı yapması bunların artık kurumsallaşması lazım. 

Gordon Milne zamanında Beşiktaş'ın nasıl top oynayacağı belli idi aynı şeyi yapıyorlardı ve her maçı kazanıyorlardı. Yüksek tempoda oynayarak seni hata yapmaya mecbur bırakıyorlardı. Aynı şekilde burda da devam etmek zorunda. Muleka'ya, Masuaku'ya sahip çıkarak, oyuncuları onere ederek, yeni gelen oyunculara de görev tanımını yavaş yavaş vererek takımın içinde o kimliğe bürünene kadar da o rotasyona saygı göstererek hareket etmeli. O zaman Beşiktaş'ın saha içindeki sorunu yavaş yavaş çözülür.