İşte Okan Koç’un açıklamaları: “BEŞİKTAŞ ÜSTÜNLÜĞÜNÜ KABUL ETTİRDİ” Galatasaray maçına baktığımız zaman yine Sergen Hoca’nın iyi işleyen bir planını görüyoruz. Oyunu yine çok zekice kurgulamış. Rölantide başladı, kademe kademe vites yükselterek, oyunun ritmini her an istediği gibi ayarlayarak, her dakika daha ağır basarak, planlı bir şekilde üstünlüğünü kabul ettirdi. Hem oyunu, hem skoru aldı. Ben Fatih Terim’in başında olduğu bir Galatasaray’ı ilk kez bu kadar aciz ve savunmasız görüyorum. Maça çıkmayın, size beraberlik verelim deseler uça uça kabul edecek durumdalardı. Bu da Beşiktaş’ın maça ne kadar iyi hazırlandığının ve planını sahada ne kadar iyi uyguladığının göstergesi. “OYUNCULAR BÜYÜK KARAKTER KOYUYOR” Sezon başında kimsenin şampiyonluk yarışına dahil etmediği Beşiktaş, bugün bütün büyük maçlarını kazanmış bir şekilde lider pozisyonda. Burada en büyük pay bu oyuncu grubunu ayağa kaldıran Sergen Yalçın’a ait. Bunun ardından oyuncuların koyduğu büyük karakter geliyor. Josef, Aboubakar, Ghezzal gibi en son gelen oyuncular bile takımı inanılmaz derecede sahiplenmiş durumda. Hocalarına inanıyorlar, onunla birlikte hedefe ulaşacaklarına inanıyorlar. Beşiktaş takımında müthiş bir birlik beraberlik var. Burada tek eksik büyük Beşiktaş taraftarı. Takımın bu gidişatında dolu tribünler önündeki arzuyu, coşkuyu düşünemiyorum. “JOSEF VE MONTERO” Bugüne kadar Atiba üzerinde çok konuştuk, Aboubakar attığı gollerle, Ghezzal asistleriyle gündem oldu. Ancak Beşiktaş’ın gizli kahramanları var, herkes elinden gelenin en iyisini ortaya koyuyor. Beşiktaş’ta bir Josef gerçeği var, kim kazandırdıysa tebrik etmek lazım. Müthiş bir performans sergiliyor. Sezon başında bir türlü güvenilmeyen Beşiktaş savunmasına güveni getiren, sağlamlaştıran isim oldu. Hem savunma, hem de kaleci performansları çok sallantılıyken Josef Beşiktaş’ta savunmanın başladığı isim. Vida’nın da savunma kurgusuna ger dönmesiyle Beşiktaş kolay gol yemeyen ve kazanan takım kimliğine kavuştu. Bir diğer konu da Montero. Beşiktaş her maç daha da üstüne koyarak giderken, takım gittikçe otururken, ilk 11’de istikrar sağlanırken bir tek Welinton ile ilgili soru işaretlerimiz vardı. Rize maçında Welinton ile birlikte, Galatasaray maçında ise Welinton yerine oynayan Montero, her iki maçta da çok iyi performans gösterdi, bizi yanıltmadı. Defansif görevlerinin yanında ayağı da çok iyi, geriden harika oyun kuruyor. Beşiktaş Montero’nun bonservisini almalı ve böyle oyuncuların sayısını arttırmalı. “DIAGNE CÜNEYT ÇAKIR’A ŞANS TANIMADI” Maçın hakemi Cüneyt Çakır yine maçı yönetmek değil, idare etmek üzere sahaya çıkmıştı. Çok önemli faul ve kart pozisyonlarında kararlarını hep Galatasaray lehine verdi. Arda’nın, Sarachi’nin pozisyonları net kırmızı kart. Luyindama’nın yine Aboubakar ve Larin’e yaptığı çok kritik fauller var. Buraları es geçen Cüneyt Çakır; kendine göre bir denge oluşturup maçı beraberliğe bağlamıştı ancak Diagne öyle bir hareket yaptı ki Cüneyt Çakır’a şans tanımadı, kaçacak yer bırakmadı. Gördüğü kartın tartışılacak bir yanı yok ancak kart öncesinde de Beşiktaş’ın sahada rakibine karşı büyük bir üstünlüğü vardı. “EN BÜYÜK 10 NUMARA ÖZİL DEĞİL, SERGEN YALÇIN” Fenerbahçe çok ses getiren bir transfer yaptı. Mesut Özil gerçekten çok iyi bir oyuncu. Kendisi çok önemli bir 10 numara olabilir ama ligin en büyük 10 numarası Beşiktaş’ta, bu isim de Sergen Yalçın. Tıpkı futbolculuğundaki gibi büyük maçları takımına kazandıran isim oldu. Her oyuncusundan verim alıyor, her maç rakibe göre bir kurgu yaparak çok da başarılı oluyor. Futbolu bırakalı 15 sene oldu ancak halen futbol sihri yapmaya devam ediyor. Şapkadan tavşan değil, dinazor çıkarıyor. Şu kadroyu lige yapılan o başlangıçtan sonra alıp lider yapmak müthiş bir başarı. Sezon başında Fenerbahçe, Galatasaray’ı geçtim, Trabzonspor kadrosunu bile Beşiktaş’ın önüne koyabilirdiniz. Sergen Yalçın böylesi şartlarda yoluna lider olarak devam ediyorsa yönetimin de onun elini güçlendirecek, hedefe götürecek transferlere imza atmaları lazım. Başakşehir ve Fenerbahçe maçlarını kaybedersek diye ortaya alternatif hoca isimleri atan medya ve yöneticilerin Sergen Hoca’ya büyük bir özür borcu var. Ancak en önemlisi, Beşiktaş taraftarı sonuna kadar hocasının arkasında. “BABA HAKKI’NIN TAKIMI KARAGÜMRÜK’E TEŞEKKÜRLER” Beşiktaş, düşük bütçeyle ligin çok iyi takımlarından birini kuran Karagümrük karşısına çıkacak. Zor bir maç olacak ama Karagümrük açık oynayan, futbolu güzelleştirmeye çalışan bir takım. Böyle takımlar tehlikelidir ancak Beşiktaş böyle takımlarla oynamak ister. Anadolu takımları Beşiktaş’tan puan almak için artık ekstra bir motivasyonla sahada oluyorlar ancak ben rüzgarı arkasına almış, özgüveni tavan yapmış bir Beşiktaş’ın Karagümrük engelini de aşacağını düşünüyorum. Burada konuşulması gereken, bu maçın bu kış şartlarında Olimpiyat Stadı’nda e gündüz saatlerinde oynatılmasıdır. Üstelik Karagümrük’ün, maçın Vodafone Park’ta oynanması için yaptığı başvuru da kabul edilmemiş. Pandemi koşullarında, tribünde bir tane taraftar yokken bu talebin geri çevrilme nedeni nedir? Yetkililer bunu cevaplamalıdır. Burada yine Beşiktaş’ın işini olabildiğince zorlaştırmaya yönelik bir çaba var. Her ne kadar başvuru reddedilmiş olsa da ben bu girişimlerinden dolayı Baba Hakkı’nın kuruluşunda pay sahibi olduğu Karagümrük kulübüne teşekkür ediyorum. Zevkli bir mücadele olmasını diliyorum. Doruk KOÇ / Duhuliye