Yeni Açık YouTube kanalında değerlendirmelerde bulunan spor yorumcusu Ergin Aslan, Beşiktaş’ın Fenerbahçe’yi deplasmanda 1-0 mağlup ettiği derbinin sürpriz bir sonuç olmadığını belirtti.

Ergin Aslan şu ifadeleri kullandı:

"Bu sene derbiler öncesi pek bir endişe oluşmuyordu. Beklentimiz de aşağı yukarı bu yöndeydi. O yüzden derbi sonrası hissiyat çok büyük sürpriz gibi gelmiyor. “Ya nasıl kazandık bu maçı?” denecek gibi bir durum yok açıkçası Beşiktaş açısından. Derbi hiçbir zaman normal bir maç olmaz. Futbol ötekiyle, diğeriyle tanımlanır. Yani sen varsındır ve diğeri vardır. O diğer, yarıştığın ezeli rakiplerindir aslında. Taraftarlığını da biraz ona göre belirlersin; diğerini tutmazsın, bu tarafı tutarsın. Ve bunun bir anlamı vardır. Beşiktaş için bu biraz daha soyut bir anlamdır Beşiktaşlılık açısından. O yüzden sıradan bir maç gibi bakamayız. Çünkü derbi iyi hissettirir ve duyguları eşitler, duyguları sıfırlar. Sosyal statüden bağımsız olarak bir kurumun en tepesindeki isimle en altta çalışan ismin, tuttukları takımları farklı olsa bile, derbinin ertesi günü kapıda karşılaştıklarında o göz göze geldiklerinde yaşadıkları hissiyat aslında bunun tanımlanamayan, kelimelere dökülemeyen duygu yönüdür. O yüzden bazen duyguları sıfırlar ve herhangi bir unsurda önüne geçemeyeceğin, üstüne çıkamayacağın bir kişiye karşı seni üstün kılar, hissiyat olarak. Derbi bu yüzden önemlidir, çok önemlidir. Beşiktaşlılar bu sene bunu çok iyi hissetti. Sadece bu sene değil, hep böyle garip tartışmaların olduğu yerde biz de itirazımızı dile getirirdik. Bu senenin derbi lideri Beşiktaş. Son 5 yılın derbi lideri de Beşiktaş. Son 10 yılın derbi lideri de Beşiktaş. Yani Beşiktaş bitmez. Dolayısıyla Beşiktaş’a karşıyken küçümseyerek, hor görerek, “Zaten bunlardan ne olur ki?” diye bakanların o anki duygu sorunu aslında duygu problemidir. Bu; tarih bilmemek, coğrafya bilmemek, matematik bilmemek, geometri bilmemektir aslında. Yoksa çok anormal bir durum değil. Derbi galibiyeti elbette güzel, bunu hep konuşuyoruz ama Beşiktaş için bu yetinilecek bir şey değil. Beşiktaş Fenerbahçe’yi ilk defa yenmiyor. Beşiktaş Galatasaray’ı da ilk defa yenmedi. Tarih bunlarla dolu. Beşiktaş için asıl olan, evet, böyle kötü giden sezonlarda derbi galibiyeti iyi hissettirir ama Beşiktaş için aslolan yarışmacı bir takım olmak, o yarışın içerisinde, o mücadelenin içerisinde her zaman vazgeçmeden yer almak. Bunu yapabilen, bunu yapabildiğini gösteren takımın diğer maçlardaki ruh ve fizik haline de Beşiktaşlılar sitem ediyor, etmesi de lazım.

Gedson Fernandes çok büyük oynadı, çok büyük bir karakter koydu ortaya. Paulista’nın aidiyetini çok kıymetli buluyorum. Beşiktaş’ın böyle oyunculara, bayrak oyuncusu olmaya aday isimlere ihtiyacı var. Ortaya koyduğu karakter gerçekten çok değerliydi. Geçen hafta Hatayspor maçında ciddi bir hata yapan Emrecan’ın, bu tarz önemli bir maça çıkıp soğukkanlılığıyla işini yapması, Mustafa’nın ön tarafta boğuşması… Bunların hepsi kıymetli şeyler. Aslında bazı şeyler kendiliğinden oluşuyor. Ufak ufak baktığında, Arroyo ve Ricardo denkleminden bir tanesi olsa, Emrecan sol bek alternatiflerinden biri haline geliyor. Mustafa Hekimoğlu 11 oyuncusu oluyor ve derbide forma giymeye başlıyor. Bunlar Beşiktaş’ta bir rüyanın, bir beklentinin kendiliğinden gerçekleşmeye başlaması demek. Tabii ki 10 tane böyle oyuncuyla sahaya çıkamazsın ama bu dönüşüm çok değerli.

Maçın oyuncusu bence Gedson Fernandes’ti. Ama en önemli şey, bütün takımın A’dan Z’ye katkı vermesiydi. Hiç görünmeden iş yapan Amir ve Chamberlain çok temiz işler çıkardı. Talisca sürekli şut atmak zorunda kaldı; çünkü ikiye birlere hiç izin vermediler. Takım oyunu ön plandaydı. Bireysel olarak ise Gedson damga vurdu. Mert de o sakinliğini bütün takıma sirayet ettirmiş.. O kadar relaks, o kadar rahattı ki… Takıma da bu anlamda büyük güven verdi. Mert’i de buraya ekleyebiliriz."

duhuliye.com

Hbr1903

HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..