Siyah-beyazlı kulübün başkanı Ahmet Nur Çebi, D-Smart'ta Gündem Özel programının konuğu oldu ve Posta Gazetesi spor yazarı Faik Gürses'in sorularını yanıtladı.

Soru-cevap şeklindeki yayında Çebi'nin verdiği yanıtlar şöyle;

SORU: Premier Lig'de son hafta büyük çekişme yaşandı. Neticede Beşiktaş direkt olarak Şampiyonlar Ligi'nde katılma hakkı kazandı. Kulübe ciddi bir gelir demek bu, değil mi?
CEVAP: Netice de borç 3,5 milyar lira, geçmişten gelen borçlar bunlar. Buna dikkat etmemiz lazım.
SORU: Eylül-ekim ayına dönmek istiyorum, o zaman bir yazı yazmıştım. Bu takım nasıl düzelecek diye sormuştum.
CEVAP: O yazı beni çok hırslandırdı ama ben de işin görülmeyen tarafını biliyordum. Şampiyonluk yolunda beni daha da hırslandıran bir yazıydı o. O yazı için teşekkür ederim. O yazı bizim için hayırlı oldu.

SORU: Teknik direktör sorunu oldu, oy birliğiyle Sergen Yalçın geldi. O süreci anlatabilir misiniz?
CEVAP: 'Benim enerjim yok buraya kadar' söyleminden sonra Abdullah Avcı ile yolları ayırmaya karar verdik. 'Ben iyi bir hocayım beni dert etmeyin. Uzlaşmaya gerek yok dedi', ben de inandım. Olayın daha sonra buralara geleceğini, ücretinin bu noktalara geleceğini bilemedim. Hala anlaşmaya çalışıyoruz. UÇK'nın kararı sağlıklı bir karar değil. Sergen Yalçın konusu hep kafamdaydı, denk geldi böyle oldu. Biz Sergen hocamızla devam edeceğiz, niyetimiz o. O'nun da farklı düşüncede olduğunu zannetmiyorum. Tatil yapsın dinlensin, O'nu çok seviyorum, sorun yaşayacağımıza ihtimal vermiyorum.
SORU: Şampiyon olduktan sonra primi var, ödemesi var. Bütçe olarak denetim altına aldınız. O süreci nasıl planlıyorsunuz?
CEVAP: Kadroyu teknik adamlar dizayn ederler. Mevcut olanı korumak ilk planımız. Belki iki üç takviye yapabiliriz. Kulübün yaşayabilmesi için prensiplerimden vazgeçmeyeceğim.
SORU: Beşiktaş'ın en fazla transfer ihtiyacı olduğu bölge hangisidir?
CEVAP: Bu konuları hoca bilir, santrfor konusunda tedbirli olmalıyız, o bölge önemli. Ghezzal'ı son dakikada motor kurye ile yetiştirdik, kimse vazgeçilmez değildir. Parasını ödemeyeceğim abuk subuk rakamlarla futbolcu getirmeyeceğiz. Kamuoyuna sesleniyorum. Krediler nedeniyle limitler ve lisans yönetmeliği var. Şu anda limitimiz yok, yeni bir oyuncuya lisans alamayız. Rahmetli Maradona'yı mezardan çıkarıp getirsek lisans alamayız. Bu şartlar düşünüldüğünde küllerimizden doğduk diyebiliriz. Çok zor günler geçirdik, şampiyonluğun anahtarı 'Bırakmam Seni' kampanyasıydı.
SORU: Bu süreçte aileniz size nasıl destek verdi?
CEVAP: Babamın çok katkısını gördüm, Karabükspor'un kurucusudur. Yaşım 60, 40 yıldan beri babama dert yanarım. Eve giremediğim çok zaman oldu. Karagümrük maçından sonra takıldığımı görünce eşim beni motive etti. Saçlarım beyazladı, vakit bulup berbere gidemedim ama Beşiktaş için saçlarımız dökülse de ağarsa da önemli değil!
Şampiyonluk konusunda en kritik noktalardan biri vazifelerimizi tam ve zamanında yapmış olmamızdı. Beşiktaş'ın yakın tarihinde uzun zaman sonra maaş ve primler zamanında yatırıldı.
Perde arkasında tüm camianın şampiyonluklarda büyük payı var. Doktorlardan mentörlere, stadyum sorumlumuzdan aşçısına kadar herkese teşekkür ediyorum. Bunu herkes Beşiktaşlılar için yaptı.
SORU: Beşiktaş 15 sene şampiyon olamadı, seyircisiz statsız şampiyonluk döneminde 2. Başkandınız. O dönemden bu döneme neler değişti?
CEVAP: Bizim şampiyonluklarımızın hep bir özelliği var. Olmayız olmayız, olduğumuzda da birden fazla kupa alırız aynı sezonda. Kadınlarımızla gurur duyuyorum, eşim hep onların yanında. Hentbolde Mesut Çebi takımın başında, hentbolün lig sponsoru Spor Toto, aynı zamanda kulübü de var. XYZ bankalarının voleybol takımları var, oralara yatırım yapacağınıza paraları bize verin, bizim voleybol takımlarımız yaşasın. Bunlar haksız rekabet demek. Amatör sporlarda haksız rekabete hayır!
SORU: Aboubakar'ın durumunu özetler misiniz?
CEVAP: Kuantum fiziği okuyor, akıllı adam. Sezon başında da sakatlığına göre anlaşma yaptık. Duygularımla hareket etmemem gereken bir süreçteyiz. Bana en az iki sağlıklı santrfor lazım. Transfer limitleri ocak ayında 1 futbolcu hakkı tanıyordu, Cenk ile kullandık. Aboubakar'ın Göztepe maçından önce son MR'ı çekildiğinde sakatlığı devam ediyordu. Sakat değildi ama oynamadı diye bir durum söz konusu değil.
SORU: Larin hakkında neler söylersiniz?
CEVAP: Şampiyonluğa inanıyordum, kim ne yapar bilemiyordum. Larin'i çok severim, dönüp bakınca 40 maç oynamış. Belçika kendisine ne kazandırdı bilemiyorum ama teknik kadronun ona çok şey kattığı kesin. Kontratı devam ediyor, bitmeye yakın oturur konuşuruz.
SORU: Ljajic konusunu nasıl yönettiniz?
CEVAP: Sezon başında Ljajic iyi durumda değildi, sakatlıkları oldu, ardından COVİD süreci oldu. Ocak ayından sonra kendini vermeye başladı. Şampiyonluk yolunda her oyuncumuz katkı verdi.
SORU: Dorukhan'ın durumu nedir?
CEVAP: Ankara dönüşünde uçakta konuştum. Kendisine daha önce sözler verilmiş, bir de sakatlandı. Fiziksel ve mental anlamda sıkıntı yaşadı. Futbolcuları çok kişi yönlendiriyor. Müsaade ederseniz yurt dışında oynamak istiyorum dedi, elimi öptü. Ben de gurur duyarım dedim, izin verdim. Milli takımda bir süreci olacak, burası baba ocağıdır. İstediği zaman döner bizde oynar.
SORU: Karius gittikten sonra 3 genç kaleciyle devam ettiniz. Kafanızda soru işaretleri olmadı mı?
CEVAP: Sergen hoca 'gençlere kaleyi teslim edeceğim' dedi. Ben de rahatladım, işin ekonomisi beni zorluyor. İkisi de şans buldu, Ersin Süper Lig kupasını aldı, Utku da Türkiye Kupası'nı.
SORU: Ghezzal Monaco'ya gidecek mi?
CEVAP: Ghezzal şimdilik tatile gitti. Giden her futbolcu Beşiktaş'a geri dönmek istiyor. Ghezzal son dakikada motosikletle yetişti, kimleri düşündük olmadı, o nasip oldu. Ghezzal konusunda sorun yaşarsak kulübüyle yaşarız, kendisiyle yaşamayız.
SORU: Atiba için neler söylersiniz?
CEVAP: Atiba galiba 5-10 başkan eskitecek.
NKODOU KONUSU
N'Koudou futbolcu olarak ortada, katkısı olmayan futbolcumuz yok. Eğlenceli bir kişilik. Seviyoruz. Tavırları hoşuma gidiyor.

 

OĞUZHAN - GÖKHAN TÖRE ( AİLE BAĞI )

Futbolcuların sayı fazlalığı veya pahalı futbolcu fazlalığı şampiyonluk getirmiyor. Şampiyonluğa katkı vereceklerini bilmeleri onları motive etti. Oğuzhan çok duygusal bir çocuk, bu durumu hissedebiliyor.
SORU: Galatasaray ve Karagümrük maçlarından sonra neler yaşadınız?
CEVAP: Hayal kırıklığına uğradık, biraz moral olarak düştük. Üzüldüğümüz ve gerildiğimiz anlar oldu. Tedirgin olduğumuz maçlar oldu ama eşim sağ olsun beni çok rahatlattı.
SORU: Göztepe maçında ne yaptınız?
CEVAP: Göztepe maçının son 10 dakikasını seyredemedim. Saniye saniye soruyordum ne olduğunu, atlattık şükür. Tüm futbolcularım has futbolculardır, hepsi uğraştılar.

KKTC CUMHURBAŞKANI ERSİN TATAR'IN KUTLAMA MESAJI

TATAR: KKTC'de başarılarınızı kutluyoruz. Bu arada çok iyi bir taraftar grubu var, önümüzdeki sezonda da başarılarınızın devam etmesini diliyorum.
CEVAP: Sayın Cumhurbaşkanına teşekkür ediyorum. Devlet büyüklerinin destekleri çok önemli.
SORU: Taraftar kutlaması hakkında neler olacak?
CEVAP: Müsaade ederseniz toplamak istiyorum. Telefonuma 1700 civarında mesaj geldi. Sponsorlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Maalesef törene davet konusunda sıkıntı yaşadık. Pandemi nedeniyle herkesi davet edemedik, devlet kademesinden bizlere çok fazla destek geldi. Muhalefet dahil olmak üzere herkese tek söyleyebileceğim şey; şu anda şampiyonluğun tadını çıkarsınlar.
SORU: Burak Yılmaz'ın Lille şampiyonluğu ne ifade ediyor?
CEVAP: Bu başarıyı yurt dışında yakalamak çok önemli, futbolda önemli bir ülke Fransa. Bunu yapanın Türk futbolcu olması, Beşiktaş'ın genel kurul üyesi olması nedeniyle gururluyum. 'Aç önünü çocukların' felsefesini bana Burak gösterdi.
SORU: Dinlenme süreci olacak mı?
CEVAP: Programı normalde başka yerde yapacaktık, ama yoğunluktan iptal edip İstanbul'da kaldık. Ara sıra 1-2 gün kaçarız belki. Yoğun bir süreç devam ediyor. Bu görevi yaptığımız sürece dinlenmek kolay değil. Buraya gelirken Kulüpler Birliği Genel Sekreteri ile 1 saat konuştum.
Taraftara da şunu söylemek istiyorum. Onlarla birlikte olamamak içimde ukde kaldı. İnşallah onlarla birlikte doya doya şampiyonluklar kutlarız.