Fanatik yazarı Cem Dizdar bugünkü yazısında Başakşehir-Beşiktaş maçını yorumladı.

İşte Cem Dizdar'ın yazısı:

Ülke vasatını aşamayan ilk yarıda iki takım da ilk golü yememe kaygısı yüzünden temkinli davranınca sıkıldık. Sağ beki Lens ile korumaya çalışmak eksantrik bir girişimdi. Gerçi ilk devre öne çıktığı anlarda bir iki olumsuz sinyal vermişti ama ikinci devrenin başındaki hızlı hücumda savunmanın dengiz yakalanmasına neden olan yerleşim sıkıntısı ona aitti. Beşiktaş’ın sorunu kesinlikle bu değil.

Sorun Burak’a kurgulanmış hücum planları ile oyunu ‘tek tip’ hale getiren savunma beklerine olan bağımlılık. Keza Başakşehir de gösterdi ki, bu oyun sahadaki her oyuncuyu olabildiğince aktif hale getirmeden oynanamıyor. Genelde Beşiktaş’ın ne oynamaya çalıştığını anlamak zordu. Başakşehir’in oyunu belli ama Beşiktaş’ın bir oyun düzeni olduğunu söyleyebilmek zor.

Ljajic gibi takımın görece en yaratıcı oyuncusunu son 20’ye saklamak ülkede en önem verilen isim/yetenek (Boateng) parametresinin gücünü gösteriyor. Yakın gelecekte Yalçın’ın çözmesi gereken sorunlardan biri.

Gecenin sorusu
Beşiktaş açısından en kritik pozisyon 69. dakikada Diaby’nin ceza yayı üzerindeki Boateng’i bulamayışı oldu. Peki bunu Diaby’nin yetersizliği ile mi yoksa ‘takım hazırlığı eksikliği’yle mi açıklamalı? Ve Beşiktaş’ın ‘10 numarası’ kim?

Maçın starı
Birini seçmek zorsa da birkaç kurtarışı için Mert Günok liste başı. Mahmut Tekdemir ile Epureanu/Skrtel iklisi de iyilerdendi.

Maçın olayı
Başakşehir’in korner kullanmadan maçı galip bitirmiş olması! Onlar açısından hücum zenginliği düşükse de düzenli oyunun ne olduğunu gösterdiler. Beşiktaş ise nafile ortalarla oyalanıp durdu.

Kısa mesaj
Başakşehir ‘blok’ ve ‘güvenli’ oynuyor. Beşiktaş ise hâlâ ‘beceri’ ile ‘yetenek’ arasına sıkışık. Kimse oyunculardan fark beklemiyor. Bakalım farkı kim, nereden yaratacak?