İşte Aybaba’nın açıklamaları:

“BEŞİKTAŞ BÖYLE OYNAMAZ”
Beşiktaş, Kayserispor maçını kazandı ancak oyun olarak pek de tatmin eden, güçlü bir oyun oynamadı. Galibiyetle başlamak elbette olumlu ama Beşiktaş’ın o bildiğimiz tempolu, coşkulu, üretken, tribünleri ayağa kaldıran futbolunu göremedik. Beşiktaş’ın kaliteli oyuncuları var, bu şekilde maçlar da kazanacaktır ancak sezonun genelinde Beşiktaş böyle mi oynayacak, Beşiktaş’ı böyle mi göreceğiz? Tribüne giden insanların görmek isteyecekleri, heyecanlanacakları bir Beşiktaş var mı sahada, bence ne yazık ki yok. Bugün bilet fiyatları ortada, bir forma almak 600 liradan başlıyor. Aile olarak birer forma alalım, maça gidelim deseniz maliyetler belli. İnsanların bu kadar fedakarlıklar yaptığı ortamda Beşiktaş’ın futbolu daha iyi olmalı.

“SİSTEMİ PERSONEL DEĞİL, KULÜP YAPISI BELİRLER”
Valerien Ismael hoca göreve geldiği günden bu yana Beşiktaş’ta bir sistem tartışmasıdır gidiyor. Beşiktaş üçlü mü oynayacak, dörtlü mü oynayacak. Kusura bakmasınlar ama ben bu sistem tartışmalarını çok saçma buluyorum. Kulüpler gelen hocaya, yöneticiye göre sistem değiştirmez. Kulüplerin, özellikle köklü, büyük kulüplerin bir sistemi vardır. Buna göre program yapar, buna göre hoca belirler, sistemine oyuncu transfer edip takım kurar. Barcelona örneği var önümüzde. Yüz yıldır alt yaş kategorilerinden A Takım’a kadar 4-3-3 oynayan bir takım. Hiç Barcelona’yı başka bir sistemle oynarken gördünüz mü? “Valerien Ismael geldi, hadi bir anda üçlü savunmaya geçiyoruz” diye bir şey söz konusu değil. Beşiktaş’ın bana göre bu yapısıyla üçlü savunma oynaması da mümkün değil. Üçlü savunma oynamanız için çok üst düzey en az 2 stoper, 2 de bunların yedeği gerek. Beşiktaş’ta bu mevcut mu, bence değil. Bu kadar transfer yapılıyor, sözümona sistem kuruluyor ama ligin ilk maçında stoperde Necip oynuyor. Bir de oyunundan dolayı Necip eleştiriliyor. Çocuğa niye kızıyorsunuz ki? Çocuğa çık stoper oyna diyorlar, oynuyor. Beşiktaş her sene bunları yaşıyor.

“BEŞİKTAŞ’TA BÜYÜK YANLIŞLAR YAPILIYOR”

Beşiktaş’ta uzun zamandır bir Rıdvan Yılmaz ve Emirhan İlkhan gündemi var. Bu kardeşlerimiz Beşiktaş’a hem sahada, hem de transferde çok daha fazlasını kazandırabilecekleri yerde ne yazık ki çok daha düşük koşullarda Beşiktaş’tan ayrıldılar. Çünkü bu kardeşlerimizle ilgili süreç iyi yönetilmedi. Bunları alıp karşısına konuşup bir ağabey, bir baba şefkatiyle yaklaşan da olmadı. Ne zaman ki gideceklerini duyduk, bu çocuklar birden kıymete bindi. Bu kez de Beşiktaş’ta kalmadılar diyerek insanların önüne atıldılar, şimdi biz de bu kardeşlerimize tepki gösteriyoruz. Bu çocuklar daha doğru dürüst oynamadan Beşiktaş’a bu paraları kazandırdılar. Bir de biz bu çocuklara güvendiğimizi, değer verdiğimizi, bu takımın vazgeçilmez birer parçası olduklarını hissettirseydik düşünün, kim bilir ne paralara hangi takımlara giderlerdi. Biz gidiyoruz yabancı alıyoruz, genç oyuncu o mevkiye mutlaka transfer yapılacağını biliyor. Ajax kulübünün her yaş takımı için ayrı antrenman sahası mevcut, bizde bu çocuklar tek bir sahada çalışıp tek bir duşu kullanıyorlar. O çocuklar bunu bilmiyor mu, biliyor. Siz bunlara Beşiktaş’ta oynadıklarını hissettiremiyorsunuz ki… Öte yandan örneğin Serdar diye bir stoperin var, insandır, gençtir, bir hata yapmış. Sen bu çocuğu kadro dışı bırakıp sözleşme uzatmazsan affetmem diyorsun. Sonra gidip 2 milyon Euro verip İstanbulspor’dan stoper alıyorsun. Alanya’dan 30 yaşındaki Tayfur Bingöl’ü almaya uğraşıyorsun. Sağ stoper mi arıyorsun? Uzatır sözleşmesini Serdar’a o formayı verirsin. Ama biz hala eskiden şöhret olan yabancı oyuncu peşindeyiz. Galatasaray’da Marcao takım arkadaşını sahanın içinde dövdü. Biz olsak o gün kadro dışı bırakmış, hem faydalanamamış hem de satamamıştık. Galatasaray süreci iyi yönetti, oyuncudan faydalandı ve 15-20 milyon Euro da transfer geliri elde etti. Doğrusu budur. Beşiktaş’ta her alanda büyük yanlışlar yapılıyor, bari bundan sonra altyapıdan gelecek olan çocuklarda bu hatalar tekrarlanmasın. Yetenekli çok kardeşimiz var çünkü halen. Mehmet Ekşi ve ekibine de burada teşekkür etmek lazım, bu anlayışa rağmen orada büyük iş başarmışlar. Biz yanlış yapıyoruz, sonra ne oluyor? Beşiktaş 8+3 kuralına uymak üzere üç değil, ikinci oyuncuyu dahi neredeyse bulamıyor. Kendi çocuklarımıza artık Rıdvan ve Emirhan’a yapılanları yapmayalım, başarılarıyla gururlanmayı bilelim. Buraya geri döndüklerinde Cenk Tosun gibi, durakları yine Beşiktaş olacak. Bu çocukları kaybetmeyelim.

“ALANYA MAÇI ZOR GEÇECEK”

Alanyaspor açık oynayan bir takım. Ön bölgede hızlı ve hareketli oyuncuları var. Onları defans arkasına kaçırarak pozisyonlar buluyorlar. Beşiktaş ilk maçında gol yememesine karşın savunmasında ciddi açıklar verdi. Kayserispor önemli fırsatlardan yararlanamadı. Alanyaspor, bunları değerlendirme potansiyeli Kayseri’den daha fazla olan bir takım. Bu açıdan zor bir maç olacaktır. Geriden topla çıkmayı seven bir ekip. Bu anlamda önde baskı ve rakip çıkarken kapılacak toplar büyük önem kazanacak Beşiktaş için. Kayseri maçına nazaran Alanyaspor deplasmanı bana göre daha gerçekçi bir ölçü. Zor maç olacak ama Beşiktaş’ın kazanıp dönecek gücü var mıdır, illa ki vardır.

Doruk KOÇ / Duhuliye