,İşte Adnan Aybaba’nın açıklamaları:

“ÜÇLÜ OYNAYACAKSIN AMA NEYE GÖRE?”
Beşiktaş, Trabzon deplasmanına yeni hocasıyla yeni bir başlangıç yapmak için çıkacak. Ismael Hoca inşallah başarılı olur, Beşiktaşlı olarak gönlümüzden geçen bu. Nasıl bir oyun izleyeceğimizi merak ediyorum. Valerien Ismael üçlü defansla oynayacağını söyledi. Bir takımın üçlü savunmayı iyi uygulayabilmesi için üç stoperinden ikisinin çok hızlı kademeye girecek oyuncular olması lazım. Elinde bu malzeme var mı, yok. Kanat beklerin 90 dakika kanatları tek başına kullanabilecekler mi soru işareti. Ismael Hoca hazır bir takıma geldi. Böyle bir takıma geliyorsanız bu takımdaki oyuncu profiline göre oynamanız gerekir. Hoca sezon başında gelseydi, kendi oyun anlayışına uygun oyuncular transfer edip ben böyle oynayacağım diyebilirdi. Şimdi bu Beşiktaş kadrosu üçlüye mi uygun, dörtlüye mi, beşliye mi buna bakıp o şekilde hareket etmesi lazım.

“ISMAEL HOCA KEŞKE SEZON BAŞI GELSEYDİ”
Bu açıdan baktığımız zaman şunu söylemek istiyorum. Sezonun bitmesine 8 maç kaldı ve ortada son derece başarısız bir Beşiktaş var. Ligden kopmuş, Avrupa’da sıfır çekmiş, en son kupa hedefini de kaybetmiş, tamamen hedefsiz bir Beşiktaş var. Burada beklenti neydi? Genç oyuncuların oynatılıp tecrübe kazanmalarıydı. Bu yapıldı mı? Hayır, bu da yapılmadı. Önder Hoca ile birlikte Ersin ve Rıdvan’ın ardından daha fazla forma şansı bulacağını düşündüğümüz Emirhanlar, Serdarlar neredeler? Beşiktaş yönetiminin ne istediğine karar vermesi gerekiyordu, olmadı. Hani Önder Hoca ile sezon sonuna kadar devam edecekti, ne oldu da gönderildi? Doğru bir hocayla bir şeyler elde edebileceğimiz haftalarda Önder Karaveli ile yola devam edildi. Şimdi kaybedecek yahut kazanacak hiçbir şey yokken Önder Hoca’yı gönderip Valerien Ismael tarzında bir hoca getiriyorsunuz. Ismael kalan 8 maçta kötü sonuçlar alıp yıpranabilir de. Keşke sezon başında tam anlamıyla yeni bir başlangıç yapabilseydi, kendi kurduğu takımın başına geçebilseydi. Ayrıca hoca için sezon sonuna kadar beklense belki daha iyi bir hoca getirilebilirdi. Bu süreç maalesef doğru planlanamadı, doğru yönetilemedi. Çünkü amaç günü kurtarmak. Biz günü kurtarmak istemiyoruz, biz Beşiktaş’ın geleceğini de düşünüyoruz. Biz safkan Beşiktaşlılarız.

“PROFESYONELLERİN NE BAŞARISI VAR?”
Valerien Ismael Beşiktaş’ta profesyonel olarak çalışacak, neler yapacağını zaman gösterecek. Tabi ki bazı şeyleri görmek gerekir ancak görünen köy kılavuz istemez diye de bir sözümüz var. Bence bu isimlerin bu zihniyetle Beşiktaş’ta başarılı olmaları pek mümkün gözükmüyor. Ben burada şu soruyu soruyorum. Ismael ne yaptı, mesleki yaşantısında ne başardı da bugün Beşiktaş gibi bir kulübün başına geçebiliyor? Onu buraya getirirken hangi anlayışla, hangi düşünceyle getirdiniz? Bu hocayı elimizden alacaklar mıydı ki apar topar getirip imzaladık? Hoca “150 maçın üstünde üçlü savunma tecrübem var” diyor. 150 maç Beşiktaş’ın 2-3 sezonda oynadığı maç sayısına eşit. Beşiktaş’ın hocasının mesleki geçmişi iki üç sezona eşit olmamalı. Ismael nasıl Beşiktaş’a geldi diyoruz, soruyu genişletirsek onu getirenler Beşiktaş’a nasıl geldi? Sportif direktör Ceyhun Kazancı’nın tercihi olduğu söyleniyor. Ceyhun Kazancı ne yapmış, kendisini Beşiktaş’a taşıyacak hangi başarıya imza atmış ki buraya gelmiş? Camianın insanı değil, burayı bilen, kültürünü bilen bir insan değil. Valerien Ismael ve Ceyhun Kazancı’nın, Beşiktaş futbol takımının üst düzey profesyonellerinin başarılı olmasını çok isteriz ama bu yapıyla mümkün değil. Yanlış karar vererek başladığımız bir sezon Beşiktaş’ın belki 5 yılını götürecek. Beşiktaş’ta profesyonellerin maalesef hiçbir başarısı ve yeterlilikleri yok. Burası Beşiktaş, bu gerçeği herkese hatırlatmak gerekiyor.

“BEŞİKTAŞ ÜZERİNDEN PARA KAZANACAKLAR”
Beşiktaş’ta 14 oyuncunun sözleşmesi bitecek, yerlerine de en az on oyuncu gelecek diyelim. Böyle bir transfer hareketliliğinin, böyle bir yapılanmanın olacağı bir sezonda Beşiktaş’ın içinden yetişmiş bu kadar değeri varken, Beşiktaş’ın maddi manevi çıkarlarını gözetecek, para harcatmayacak insanlar varken onlar niye göreve getirilmedi? Üzülerek söylüyorum bu yapılanma bana şunu gösteriyor. İnsanlar yine Beşiktaş üzerinden para kazanacaklar, menajerler kısa zamanda göreceksiniz, kulüpte yine cirit atmaya başlayacak. Futbol kulüplerinin üzerinden yapılan hırsızlıklar bizi bu noktaya getirdi. Beşiktaş özkaynağıyla, tertemiz, pırıl pırıl bir başlangıç yapma fırsatı varken ne yazık ki böyle bir yol tercih etti. Umarım bu endişelerimizi, korkularımızı boşa çıkaracak bir takım kurulur ve başarılar gelir.

“AHMET NUR ÇEBİ KARA KARA DÜŞÜNÜYORDUR”
Spor kulüpleri yasası nihayet Meclis’ten geçmek üzere. Yıllardır yapılması gereken, geç kalınmış bir hamleydi. Yalnız Ahmet Nur Çebi başkan şimdi kara kara düşünüyordur. Bundan sonra iş insanları da kulüplerin bu borç durumunda kolay kolay yönetici olmak istemeyecekler. Kulüplerimiz bundan sonra zor yönetici bulur. Biz bundan 10-15 sene önce bu borçlanmanın sonu iyi değil, bu yolun sonu kulüplerin satılmasına kadar gidiyor” dediğimizde sen ne diyorsun, olur mu öyle şey diyorlardı. Şimdi kulüplerin eninde sonunda A.Ş olup satılacağı noktaya geldik. Kulüpleri kim satın alır, ne kadar değer biçer, borçlarını karşılar mı oraları bilemem ama artık satış yolunun açıldığı bir gerçek.

“DERBİ TRABZONSPOR İÇİN ÖNEMLİ”
Beşiktaş derbiyi kazanırsa tabi ki moralli bir başlangıç olur, hoca için de gayet olumlu bir başlangıç olur. Ligdeki durum ne olursa olsun bu maçların prestiji farklıdır. Beşiktaş çıkıp bu maçı kazanabilir mi, kadro kalitesiyle tabi ki kazanabilir. Ancak derbiyi kazansa da kaybetse de Beşiktaş içi değişen çok fazla şey olmaz. Bu sezon bizim için bitti. Bu derbi Beşiktaş’tan ziyade Trabzonspor için önemli. Trabzonspor bu maçı kazanırsa şampiyonluğu artık garantilemiş olur.

Doruk KOÇ / Duhuliye