Süper Lig, Şampiyonlar Ligi ve Türkiye Kupası ile koşulacak çok alanlı kulvarda eleman sayısı ve bu sayının saha içindeki kurgu yapısı düşünceleri, Beşiktaş adına olası "rotasyon" gerçeğinin kuvvetli sinyalleriydi.
Bu rotasyon Antalyaspor maçı değil Malatyaspor maçımı olmalıydı tartışmaya hazır bir başka gerçektir.
Bir yanda rotasyon diğer yanda yaşanan sakatlıklar ve hastalıklar eldeki negatif sayıyı çoğalttı.
Evet bir yanda sakatlık sayısı diğer tarafta oyuna katkıda negatif olanlar.
Sergen Yalçın ve kurmaylarının işi çok zor.
Süper Lige üçüncü bölgede baskı ve çabuk sonuç elde etmeye yola çıkan Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde üst seviyeye taşıdığı koşu mesafeleri ile Antalya karşısına beklenen rotasyon ve üçüncü bölge baskısından uzak başladı. Maç dengede gidiyor iken Necip ve sonrasında Mehmet Topal sakatlıkları kısa zamanda çözüm adına panik havası yaşattı ve bu panik havasında, Antalyaspor maçı 2-0 getirdi.
Maçın kırılma anı ise Mert'in önlediği üçüncü gol oldu.
O engel adeta Beşiktaş'ın hayat suyu oldu.
Devre arasına giderken maçı anlık değerlendiren yorumcular, gereksiz bir Antalyaspor ve Ersun Yanal şişirme operasyonu yaparken, Sergen Yalçın "takımın üstü başı ile oynamamak" üzere Vedat Okyar ağabeyin sözünü hatırlayıp Pjanic, Rıdvan ardından Ghezzal ve Larin hamlesini yapıp, takım içinde kurguyu Atiba'yı bölgesine çekince Beşiktaş oynamaya, üçüncü bölge baskısına geri döndü ve Atiba'nın yaşını sorgulayanlar balık hafızaları sonucu her şeyi unuttular.
İkinci yarı Rıdvan ile bulunan erken gole, üçüncü bölgede krampon izini her yere bırakıp gol arayışında olan Batshuayi sahneye çıkınca, oyun skor olarak eşitlendi.
Oyunun direksiyon kontrolünü ele alan Beşiktaş'ta üst kumaş Ghezzal klasını konusturduğu gol ile sonucu tescil etti.
Kimse kusura bakmasın, sözümüzü yanlış anlamasın ama Antalyaspor Beşiktaş ayarında bir takım değil hele hele Ersun Yanal teknik direktörlükte Sergen Yalçın ile aynı kulvarda koşacak bir nefese sahip değil.
Beşiktaş muhteşem bir dönüşün altına top yekün imza atarak, bu lig yarışında sonuna kadar ben var olacağım dedi.
Geriye kalan tek şey Sergen Yalçın'ın yaptığı, yapacağı rotasyonların zamanını ayarlamasında.
Son söz Gökhan Töre'ye; kardeşim lütfen biraz çaba, o kafanı çabuk toparla ve bu takıma yakışır bir eleman ol.
Saygılarımla
