Göztepe-Galatasaray maçının ilk yarısı 48 dakika 10 saniye, ikinci devresi de 58 dakika 50 saniye sürdü. 107 dakikalık müsabakada top sadece 42 dakika 35 saniye oyunda kaldı.

Yani tek bir maçta hayatımızdan yaklaşık 85 dakika çalındı. Üstelik bu durum sadece bizim ülkemize özgü bir sorun değil. Oyunun en hızlı aktığı liglerden biri olan İngiltere’de de tuhaf bir durum çıktı geçen hafta ortaya.

FİLM İZLEYEBİLİRDİNİZ

Göztepe-Galatasaray maçı saat 20’de başladı, 22:07’de bitti. 127 dakikada mesela Guguk Kuşu’nu ya da Kuzuların Sessizliği’ni izleyebilirdiniz, ama onun yerine bir futbol katli seyrettiniz maalesef. Maç sırasında bir doğal afet, bir elektrik kesintisi ya da büyük bir sakatlık yaşanmadı. Doğal akan bir müsabakanın brüt 127, net 107 dakikada sonuçlanabilmesi ve topun bu sürenin yalnızca yüzde 39’unda oyunda kalması... Hepsi ayrı ayrı birer Dünya rekoru olabilirler.

İYİ NİYETLİ DEĞİLLER

Daha önce de değinmiştim, Süper Lig’de maçlar ortalama brüt 99 dakika sürüyor. Top da 54 dakika oyunda kalıyor. Yani her bir maçta hayatımızdan 45 dakika çalınıyor. Bu durumun birkaç temel sebebi var, ama tabii ki en önemlisi futbolcuların bazılarının iyi niyetli olmamaları.

Süper Lig’den zaten bu duruma aşinayız: Özellikle havada ufak bir temas alan kendini yere bırakıyor. Ve sağlık görevlileri çoğunlukla gereksiz yere oyuna dahil oluyorlar.

Geçtiğimiz günlerde İngiltere’den de tüyler ürpertici bir bilgi geldi:

Bu sezon Premier Lig’de sahaya çıktıkları 25 maçın 15’inde en az bir Southamptonlı futbolcu 60’la 70 arası sakatlanmış ve sahaya sağlık görevlileri davet edilmiş. Southampton bu 15 maçın 10’unda son yarım saatte gol bulmuş.

İngiliz medyası bu sakatlıkların bazılarının gerçek olmadığını, bu yolla Southamptonlıların dinlendiklerini ve o boşlukta besin takviyesi aldıklarını iddia ediyor. İddialar çok üzücü gerçekten.

İRADE HAKEMDE OLMALI

Üstelik İngiltere’de futbolcular yerde kaldığında rakipleri genelde topu taca atmıyorlar. Oyunu durdurma iradesi tamamıyla hakemde. Süper Lig’deyse maalesef bir oyuncu yerdeyse, karşı takım futbolcuları üzerinde bir mahalle baskısı oluşuyor, topu hemen dışarı atmaları için. Oysa Süper Lig’de de bu iradenin tamamıyla hakemde olması gerek.

UZATMANIN SÜRESİNE VAR ODASI KARAR VERSİN

· Bu meselenin hallolabilmesi için IFAB’ın iki kural değişikliği seçeneği var bence:

1- Bunu zaten defalarca dile getirdim. Sakatlanıp kenara giden futbolcu sahaya hemen dahil olmayacak. Bir sonraki düdüğü bekleyecek.

2- Bu daha radikal bir öneri... Futbolda uzatma sürelerini de artık VAR masası önerecek. İlk devrede 44’üncü, ikinci devrede 89’uncu dakikaya gelindiğinde istatistikçi firma VAR odasına topun oyunda kalma süresini iletecek. Top o devrede oyunda 30 dakikanın ne kadar altında kaldıysa, o kadar süre otomatik olarak maça eklenecek. Böylece topun her devre oyunda en az 30 dakika kalması sağlanacak. Böyle bir uygulama, kasıtlı vakit geçiren oyuncular için de caydırıcı olacaktır. Zira o öldürdüğü sürenin ekleneceğini bilecek artık o zaman hırsızı.

Uğur MELEKE / Hürriyet