Ülkedeki takımların yarısından fazlası tempo yaptırmamaya yemin etmişçesine oynadığı için bu tür ilk yarılar izlememiz de kaçınılmaz oluyor.

O takımların teknik adamları da haklı! Bu eşitsiz harcama düzeni kaybettiklerinde onları işlerinden ettiği için hep birlikte bu kısır döngüye mahkum ediliyoruz.

Antep neredeyse tüm ilk yarı kanat oyuncularını ikinci bek, orta sahalarını da ‘’ön stoper’’ gibi kullanınca oyun tıkandı.

Devre, tempoyu bir türlü yükseltemeyen Beşiktaş’ın çaresiz arayışları ile Antep’in fırsat kovalamaları arasında geçip gitti!

2 değişiklik oyunu değiştirdi

Maçta ikinci devre Antep, oyun boyunu Beşiktaş aleyhine uzatıp rakibini geri koşturmaya zorladıkça durağan seyreden maçın ibresi konuk takıma döner gibi oldu.

Ancak 60’a gelindiğinde duruma el koyma kararı veren Önder Karaveli iki genci, Güven ile Emirhan’ı alıp tecrübeli Oğuzhan ile Larin’i sahaya gönderdi.

Ve oyunu renklendirip bir anda süratlendirdi. Nihayet orta sahada Welinton’la başlayıp Pjanic ve Oğuzhan ile tempo kazandırılan top tek ve seri paslarla Ghezzal’a ulaştırıldı.

O da maç boyu yaptığı en iyi şeyi yaptı ve gol açısından verimli olamasa da çoğu maç ön alan savunması ile rakipleri yıpratan Batshuayi golü yaptı.

Yani, bir anlamda maç boyu fırsat kollayan Antep rakibine sürekli aradığı fırsatı vermiş oldu!

Yeni arayış...

Teknik direktör seçiminde uzun süre kararsız kalan, kararı açıkladıklarında bile yöneticilerinin emin olmadıklarını her kelimesine sindirdikleri Karaveli ile Beşiktaş kazandı.

Hem de ligin son periyodda en garantili oynayıp en çok kazanan takımına karşı...

Bir iki maç sonra daha güvenli, dört beş maç sonra daha atletik bir Beşiktaş izlersek şaşmayalım.

İşler böyle giderse en zorlananların teknik direktör arayışındaki yöneticiler olacağını ön görmek de zor olmasa gerek...

Cem DİZDAR / Fanatik