Valerien Ismael, Şeref Bey'e çıktığı ilk maçta sarı kartı yedi... Niyesini, nedenini konuşmayacağım...

Soru şu; Kenarda duruşu, oyunun hep içinde oluşu, kararlara itiraz edişi, topçusuna müdahale Ve agresif tavrı kabul edilir bir profil midir?

Sergen Yalçın'ın buna yakın tavırlarına tam destek verip başına gelenleri düşündükçe Bu teknik adamın yediği kartlar ve cezaların arkasında durulacak mıdır?

Futbol bilgisini mi öne çıkaracağız insanları memnun eden tavırlarını mı? Bilic'in gitarına Güneş'in kravatına Karaveli'nin güzel sözlerine takınıldığı gibi olacaksa bu iş, Yandık valla...

Velhasıl, İsmail Hoca'nın bu tarzına gaz verip onu cilalamak yerine Takıma verdiği katkıyı öne çıkarıp oradan yürümek daha mantıklı duruyor...

Sosyal medyadaki algoritmalara aldanmadan Beşiktaş'ın neresinde ona bakmak lazım... Yönetimin kendisine kendisinden iki evvelki hocanın hakemlerle neler yaşadığını anlatmalı, istemiyoruz denen hakemi hemen bir sonraki maçımıza verildiği bir bir hatırlatılmalı diye düşünüyorum...

Duruş önemli ama Arkasında durmak durabilmek daha önemli...

FULL STAT

Trabzon'daki ümit veren futboldan sonra insanlarda tatlı bir heyecan oluştu... Buna topçular da dahildi... Örneğin Josef kendi sosyal medya hesabından camiaya "full stat" diye mesaj attı...

Bu mesajdan sonra taraftarların bunu kalabalıklara anons etmesi ve kabul görmesi takip etti... Ve stat bu sezon ilk defa tam kapasite yaptı.

Pekiiii! Kimdi ki Josef de bu çağrısı böyle kabul gördü. İnsanlar gönül puanını neye göre veriyorlar? Aslında ciddi ve araştırılması gereken sosyolojik bir olay...

Ukalalık yapmayayım ama bundan bir ay evvel ben de maça geliyorum dedikten sonra 26 bin gibi hatırı sayılır bir bilet satışı patlaması yaşanmıştı...

İnsanlar insanların ilgili makamla yaşadıklarına bakıyorlar... Neyi ne kadar yaşamışlar? Ve tabii ki nasıl yaşamışlar?

Josef'in takımı sahiplenmesi Beşiktaş'a uygun bir hayat düzeninin olması Beşiktaş'a karşı gücü orantısında Sosyal medyadan bütün çemkirmelere dikilmesi sahada liderlik bir yana kanının son damlasına kadar mücadele etmesi o stadın dolmasın da büyük etken.

Bir lafa bakıldı laf mı diye Bir de adama bakıldı adam mı diye Ölçüldü ve tartıldı... Sonuç ortada...

O yüzden bulunduğun yerin hakkını vermek, insanlara dokunabilmek çok önemli... Mükafatını ancak yaşayanlar bilir, Anlatılamaz!!!

ROSIER' İN BATS VE ABOU İLE İMTİHANI

Azıcık futbol bilgimizin reklamına kaçaraktan, biraz da maçtan dolayı keyifli olmamızdan mütevellit Rosier'in, "Half-space ortasıyla Batsuayi'ye yaptığı asistin golle sonuçlanmasını orta yere koyalım...

Adam gol attırdı sevinmedi... Niye? Kameralar gol atanı değil de Rosier'i gösterdi... Neden? Mevzu şu, Trabzon'da takım iyi oynayıp üretken olmasına rağmen Batsuayi (yine) çok gol kaçırmıştı.

Buna sinirlenen Rosier sosyal medya hesabının ortasına Abubakar fotosu atmıştı... Ah be birader neredesin hesabı!!!

Bu sivri ve ütopik çıkışın takibini yapan kameraman arkadaş Rosier ve Batshuayi imzalı golü görünce bence cin, hin ve akıllı ve kurnaz bir icraat yaptı...

Golü atanı değil de asist yapanı çekti... Siz televizyoncular yok musunuz! Az değilsiniz ha!!!

KİMSE KENDİNE PAY ÇIKARMASIN

"Sportif direktörlük tanımını en doğru yapan ve uygulayan takım olma yolunda önemli mesafe kat ettik." Bu cümle Sayın Dalgakıran'a ait... Ne zaman söylemiş? 4-1 yendiğimiz Alanya maçından sonra...

Bu cümleyi yorumlamaya hiç gerek yok aslında... Bir sual etmek istiyorum... Beşiktaş içinde bulunduğumuz sezonda kaç teknik direktöre para ödedi ve ödüyor? Abdullah Avcı Sergen Yalçın Önder Karaveli Ve Valerien Ismael...

Daha otuz maç oynamadan 4 teknik adamla çalışmışız. Siz bu cümleyi kullanarak röportaj mı veriyorsunuz?

Pes.... Trabzon'daki beraberlik ve Alanya galibiyeti taraftarın pozitif enerjisine ve İsmael Hoca'ya yazar. Kimse bunlardan kendine pay çıkarmasın...

Alen MARKARYAN / Akşam