Sarıdağ'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

BAŞKA GÖRÜŞMELER DE YAPILABİLİR 

Transfer süreçlerine çokça şahit olmuş biri olarak diyebilirim ki, şöyle bir durum olur.. 
Kulüple oyuncu arasında sözlü bir anlaşma yapılır. Beşiktaş ve Weghorst arasında bu anlaşma, ekonomik anlamda bir hafta önce yapılmış. Oyuncu burada yeni bir şey istemiyor. Yönetim de yeni bir şey sunmuyor veya attığı bir adımdan geri adım atmıyor. O iş tamam. Bu tür anlaşmalarda şöyle bir şey söylenir. Mesela, bir oyuncuyla bir kulüp anlaşır, yönetici anlaşır. Ona der ki "Tamam... Ben seninle anlaştım ama bana ayın 25'ine kadar müsaade et. O da der ki ben seni ayın 25'ine kadar beklerim. 25'inden sonra ben kendi yoluma bakarım." Transfer döneminde bunlar çok olmuştur. Şu anda da olan bu... Bu arada "Birbirimize ayın 25'ine kadar süre veriyoruz ama bu arada biz başka görüşmeler de yapabiliriz. Sen git kulüplerle görüş. Ben de gidip başka oyuncularla görüşeyim" diye. Şu an gerçekleşen durum bu Oyuncu da "Ben seninle misal, ayın 25'ine kadar anlaştım ve o tarihe kadar bekledim. O tarihten sonra, maddi ve manevi anlamda, beni cezbeden daha iyi bir teklif gelirse, kararımı o zaman bildirebilirim diyor. 

Bu arada Beşiktaş'la görüşmelerini yapıyor. Siyah beyazlılarda sadece tek bir santrfor yok. Ama Weghorst, Beşiktaş yönetiminin daha doğrusu teknik heyetin kafasındaki kurguya uyan santraforlardan biri.

SANTRFOR İÇİN 10 MİLYON EURO BÜTÇE 

Ayrıca, Beşiktaş'ın 10 milyon eurodan fazla bir bütçeyi santrfor için ayırdığını söyleyebilirim. Bu bütçenin (10 milyon Euro' nun) içinde bonservis ve oyuncuya verilecek maaş yer alıyor.