Transferin son gününe girerken Beşiktaş'ın acil ihtiyaçları; 10 numara ve golcü henüz ortada yoktu. Halbuki, görünen köy kılavuz istemezdi ve taraftar da uzun süredir bas bas bağırıyordu "10 numara ve golcü şart" diye... Son günün son saatlerinde Ljajic transferi yapıldı ki; hepimiz derin bir "Oh" çektik. Yılan hikayesine dönen golcü transferi ise son anda yattı.
***
Aslında transferin son günü Brezilya dizileri gibi saçma sapandı. Beşiktaş'ın geçen sezon ortası 3.5 milyon euro + yıllık 2.5 milyon euro ödediği 34 yaşındaki Vagner Love öğle saatlerinde Galatasaray için sağlık kontrolünden geçerken; Trabzonspor'un 33'lük golcüsü Burak Yılmaz eşyalarını toplayıp Beşiktaş'a doğru yol almaya hazırdı. Love transferi gerçekleşmeyince Beşiktaş'ın da Burak transferi yattı.

O sırada Fenerbahçe, Bursaspor başta olmak üzere birçok kulüplerimiz; arka arkaya bırakın son dakika, son saniye transferlerini açıkladılar. Transferin son anlarında Eskişehirspor; kulübün borçlu olduğu bazı eski oyuncu ve antrenörlerden muvafakat belgesi almaya çalışıyor. TFF bu yüzden transfer süresini 1 saat uzatıyor ama nafile... Sonuç şu; koskoca futbol mazisi olan Eskişehirspor kapanma noktasına geliyor. Transferin önünü açamayan Karabüksporlu futbolcular kulüpsüz kaldıkları için antrenman sahasının önünde hüngür hüngür ağlıyor. Gerçekten içim parçalandı. Yok yok... Bu kadarı Brezilya dizilerinde bile olamazdı!
***
Sevgili okurlar, yıllardır futbolun içindeyim. Ve son yıllarda hep şunu yazdım; kulüplerimiz çok kötü yönetiliyor. Dört büyüklerin borcu aldı başını gitti. Sadece o değil, birçok kulüp borç batağında... Altyapılar verimsiz, ülke topraklarından çıkan müthiş yeteneklere yazık oluyor. Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, geçtiğimiz ay Fenerbahçe'nin gerçek borcunu açıkladığında hepimizin ağzı açık kaldı.

Doğrusu Beşiktaş'ın da gerçek borcunun ne olduğunu ben de çok merak ediyorum. Umarım açıklanan rakamlar gerçektir ve makyajsızdır! Bugün dünyanın önde gelen kulüplerine bakıyorum; hepsi şeffaf bilançolarla, doğru yatırım ve projelerle bugünlerine ve geleceklerine yön veriyorlar. Hemen hemen hepsi transferi aylar öncesinde bitirdi. Bizde ise borç batağındaki kulüpler, popülist yaklaşımlarla karanlığa doğru gidiyor. Mesela Beşiktaş'ın 35 bine aşkın kongre üyesi var. Birkaç kişi dışında kimse çıkıp "Beşiktaş nereye koşuyor?" demiyor. Transferde son gün yaşananlar bile başlı başına rezalettir.

Neyse transfer dönemi bitti, artık kongre rüzgarına kapılabiliriz. Mali durumun kötülüğü, transfer döneminde yaşanan yanlışlıklardan sonra bir de kongre yaşayalım. Üstüne bir de istedikleri tüzüğü çıkarsınlar, oh ne güzel hayat! Bu zor dönemde yalnızları oynayan Şenol Güneş ve futbolculara Allah kolaylık versin.

Sinan Vardar / Fotomaç