Soru: A Milli Takım, Uluslar Ligi'nde zayıf rakiplerle oynuyor. Bu bizim için takım birlikteliği, kadro istikrarı ve öz güven kazanma anlamında bir avantaj olur mu?

Üründül: Ben senelerdir aynı konu üzerinde ısrarla duruyorum. Milli Takımımızın oturmuş belli bir sistemi olmadığından bu rahatsızlığı en aza indirecek formun kadro istikrarı olduğunu düşünüyorum. Senelerdir rekor sayıda değişik oyucularla maça çıktık. Bu yüzden de bir türlü kolektif bir yapıya ulaşamıyoruz. Ben teknik direktör Stefan Kuntz'un gerçekçi olup bu yolu deneyeceğini tahmin etmiyorum. Bakıp göreceğiz. Bana göre Kuntz oynatmadığı bazı oyuncuların performansını test edecektir. Bu da bize hiçbir şey kazandırmaz.


Soru: Forvet hattında nasıl bir tercih yapılmalı? Serdar Dursun kulübeden gelip her maçta katkı yapıyor. Sizce ilk 11'e alınmalı mı?

Üründül: Serdar Dursun birinci sınıf bir santrfor değil. Ama birçok artı özellikleri var. Fiziksel olarak güçlü, hırslı, maç içinde araştırıcı bir oyuncu. Ama ondan yararlanmak için takım oyununun kesinlikle oturması lazım. Fenerbahçe'de İsmail Kartal kadro istikrarını sağladıktan sonra Serdar Dursun'un da takımına katkısı artmıştı, bu da bir canlı örnek. Bizim diğer santrforlarımız da şu anda Enes Ünal ve Halil Dervişoğlu. Enes'in bu sene La Liga'daki başarılı performansını göz önüne alırsak bence o birinci santrfor olmalı. Enes'ten sonra da Serdar ve Halil geliyor.

Ömer ÜRÜNDÜL / Sabah