Ghezzal, Batshuayi'ye topu attığında, Batshuayi'nin ayağına havan mermisi attılar. Yani onun gücünde tekme gibi düşünün siz. Hakem kulağındaki zımbırtıyı dinledi, dinledi de taç atışı verdi iyi mi!!! Değişik!!!
Josef ve Can'ın orta sahadaki amansız mücadelesinin Ghezzal ile atak yönü zengin bir hal alması, Trabzon seyircisinin "Uğurcan, Uğurcan" diye bağırması ilk yarıyı özetliyordu.
İkinci yarının başından 49. dakikaya kadar Trabzon 6 pasının içindeydik. Hatalı geri pastan serbest atış kazandık, ona itiraz ettiler 3 dakika... Hakem de kural hatası yaptı ama sonu iyi biter inşallah. Sonra 55'te Vida seyretti, Ersin boşa çıktı, biz de gol yedik. Abdullah Avcı kenarda bir şeyler yaptı.
İrite olduk. Maç tekrar başladı. İyi oynarken bir anlık gaflet, oyun enerjimizi düşürür mü diye düşündüm ama takım daha da hırslandı. Sahanın tamamını kullanıyorduk.
Ghezzal'ı indirdiler ceza sahasında, penaltıyı verdi hakem. Batshuayi, topu direğe nişanladı.
Bu arkadaşı hemen Eyüp Sultan'a götürüp okutun. Yeter vallahi! Kaçan penaltıdan sonra bu sefer moral yerlerde eyvah diyordum ki, Rosier çıktı sahneye... Ghezzal'ın bantyolda yürür gibi milimetrik ara pasına muhteşem vurdu deli çocuk! 1-1.
Takım dinlenme amaçlı oyunu rölantiye aldığında Ismael Hoca, "Yok öyle şey" deyip Pjanic ile Larin'i oyuna aldı. Dedi ki "Saldırın" Lakin Larin, "Saldırın"ı yanlış anlamış. Gitti tokat attı Siopis'e iyi mi! Son 10 dakika 10 kişiydik.
Hiç de sırıtmadık. Bu senenin en iyi deplasman performansı diyebilirim. Abdülkadir ve Siopis'e en az 2'şer kırmızı kartın verilmediği, penaltımızın unutulduğu, 1 kere geldiklerinde gol yediğimiz, penaltı kaçırdığımız, 10 kişi kaldığımız maçta, bence iyi iş çıkardık. Bravo takım!
Alen MARKARYAN / Akşam
