Şampiyonlar Ligi'nde oynasın oynamasın, hemen ardından maç varsa, diriliği ve ritmi korumak kolay değil.

Bir de rakip yenilgisiz Trabzonspor'sa…

Bordo-mavi, üçüncü ve ikinci bölgede iyi pres yaptı.

Kendi birinci bölgesinde Beşiktaş'ı olumlu karşıladı.

Bakasetas sakatlanınca, oyunun içinde görüntü değişti.

Rosier, Ghezzal ve Pjanic etkili olmaya çalışırken, Trabzonspor kendi yarı sahasında kalıp, ani atak girişimleri kollamaya başladı.

Maçın 38 ila 45.dakikaları arası, net pozisyonlar oluştu.

Önce Nwakaeme, sonra Larin ve Umut derken, Hamsik sahneye çıktı.

Attığı gol pası on numaraydı. Abdülkadir affetmedi.

İlk devre kritik kurtarış yapan Uğurcan, Güven'in şutunu nefis çıkarttı.

Futbol hatalar oyunudur, kabul…

Ama böyle maçlarda hata yaparsan, cezayı keserler. Larin attı.

Tröndsen'in gereksiz geri pası, Hüseyin'in topa dokunması, tam bir hatalar zinciriydi.

Abdullah Avcı'nın takımları her zaman sistemlidir.

Rakibe kolay imkân tanımaz.

Dün akşam, çoğu zaman bunu yaşadık.

Beşiktaş hırslıydı. İyi mücadele etti, ama oyuna hükmeden patron olamadı.

Şampiyonlar Ligi bitmeden, gerçek Beşiktaş'ı göremeyeceğiz herhalde derken, Trabzonspor'un kontrataklarını unuttu, Nwakaeme, Cornelius'a buyur at dedi. .

Trabzonspor yoluna devam ediyor.

Beşiktaş ise ağır yara aldı.

Ercan TANER / Sözcü