İlk yarı bittiğinde çok güzel şeyler düşündüğümüz Beşiktaş'ın, hatta ilk yarıda 3-4 farkı bulabileceğini gördüğümüz Beşiktaş'ın, tüm dengesi ikinci yarıda Salih Uçan'ın sorumsuz bir davranışı ile altüst oldu.

Önce şunu belirteyim ki Beşiktaş transfer komitesi ve Sergen Yalçın çok doğru seçimler yapmış.

Batshuayi ve Alex Teixeira çok iyi oyuncular.

Mesela kapanan, oyunu geriden kuran Karagümrük'e Teixeira öyle bir gol attı ki kaleci kımıldayamadı bile.

Bunun adı kalitedir.

Her ne kadar Alex'e asisti Kerim Frei yapmış olsa da vuruş tekniği ve zamanlaması mükemmel.

Batshuayi çok hareketli bir oyuncu.

Dripling yapıyor, adam geçiyor, şut çekiyor ve defansı sürekli önüne, arkasına kat edip tüm dengeyi bozuyor.

Biraz şansı olsa hat-trick yapardı.

Mesela Beşiktaş 10 kişi kaldıktan sonra da her ne kadar oyun kontrolü Karagümrük'te kalsa da ikinci yarı mutlak iki golü kaçıran yine Beşiktaş.

Vida ve Batshuayi'nin kaçırdıkları yüzde yüzlük goller. Onlardan biri gol olsa zaten Beşiktaş rahatlayacaktı.

Sonuçta Beşiktaş, 10 kişi kaldıktan sonra zorlandı ama çok önemli bir üç puan aldı.

Bu Karagümrük'ten her takımın üç puan alması kolay değil.

Hakem Cüneyt Çakır bana göre bir pozisyon dışında çok iyi bir maç yönetti.

Salih Uçan'a göstermiş olduğu ikinci sarı kartla gelen kırmızı kart tartışmasız doğru.

Hiç su götürmez, bütün sorumsuzluk Salih'te.

Ama ilk yarıda maçın hemen başında Karagümrüklü Erhun'un rakibine bir hamlesi var.

Atlıyor, ayak yukarıda ve Beşiktaşlı oyuncunun kavalına çok sert bir şekilde basıyor.

Cüneyt sarı verdi.

Bana kalsa VAR daveti gerekiyordu ve karar kırmızı kart olmalıydı.

Zaten o kırmızı gelse maç dün geceki gibi kısır bir skorla da bitmezdi.

Ahmet ÇAKAR / Sabah