23.05.2025 - 14:05

"Ronaldo gibi bir yıldızın transferi bir mucize"

Fotomaç yazarı Sinan Vardar, Beşiktaş gündemine dair görüşlerini köşe yazısında değerlendirdi.


Süper Lig'in sonuna yaklaşırken, bir mucize olmazsa küme düşecek takımlar neredeyse belli oldu. Ligde üçüncülük yarışı ise Beşiktaş ile Samsunspor arasında kıyasıya devam ediyor. Ancak, daha şimdiden transfer çılgınlığı iyice belirginleşti. Özellikle Fenerbahçe cephesinde çok büyük bütçeli transferler konuşuluyor. Aynı şekilde Galatasaray da tüm gücünü Osimhen transferi için kullanıyor gibi görünüyor. Geçtiğimiz gün Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan ve Şenol Güneş ile bir görüşmem oldu. Fatih Terim'in de belirttiği gibi, Trabzonspor U19 takımının Avrupa'daki başarısı onları umutlandırmış. Başkan, en az 5-6 U19 futbolcusunu A takımda kullanmayı düşünüyor. En büyük ideali ise borçsuz bir Trabzonspor yaratmak. Ben de bu düşüncesine yürekten katılıyorum. Unutmayalım ki Trabzon şehri yalnızca 80 bin nüfusluyken, sadece Trabzonlu genç futbolcularla tam dört yıl üst üste şampiyonluk yaşamıştı.

Bence bu devrimi yapmanın tam zamanı. Kulüplerimiz, yıllardır sırtlarında bir kambur gibi taşıdıkları borç yükünden ancak bu şekilde kurtulabilir. Beşiktaş'a dönersek... Popülist yaklaşımlar yine kendini gösteriyor. Hatta Ronaldo'nun ismi bile ciddi ciddi konuşuluyor. Bu tür yaklaşımlara önem veren taraftarın bir bölümü de bu fikre oldukça sıcak bakıyor. Sayın başkanı yakından tanıyorum. Hatta bir dönem birlikte yöneticilik de yaptık. Zaman zaman yaptığı açıklamalarda, "Gelecekte değer kazanacak gençlere önem vereceğim" dedi. Başkan olduktan sonra gerçekten de iki genç futbolcuyu takıma kazandırdı.

Ancak biri ortalarda hiç yok, diğeri ise kısa süreler almasına rağmen futbol adamı olarak söylemeliyim ki ilk 11'de sürekli oynayacak kapasiteye sahip görünmüyor. Yapılan sermaye artırımında ise ne yazık ki borcun ancak dörtte biri ödenebildi. Beşiktaş'ın elindeki son önemli varlıklar olan emlak değerleri için bazı projeler konuşuluyor. Temennim, bu projelerin en yüksek değerle değerlendirilip borcun tamamının kapatılmasına vesile olmasıdır. Transfer konusunda sayın başkanla farklı düşünüyoruz. Ben yönetimdeyken kendisi üst yapıda görevliydi, ben ise altyapıdaydım.

O dönemde büyük krediler alınarak bazı futbolculara inanılmaz rakamlar ödendi. Ben ise yetenekli oyuncuları keşfetmeye çalıştım. Atınç'ı sadece 15 bin TL'ye Küçükçekmece'den almıştım. Daha sonra Atınç, 6 milyon Euro'ya yurt dışına transfer oldu. İşte benim prensibim bu! Yetenekli oyuncuları keşfetmek, yetiştirmek ve büyük paralara satmak. Böylece kulübün mali dengesi korunabilir. Gelecek sezon, önceki transfer sezonlarında yapılan yanlışlar tekrarlanmamalı. En büyük temennim, doğru transferlerin yapılmasıdır. Yanlış anlaşılmasın; Ronaldo gibi bir yıldızın transferi bir mucize olsa da gerçekleşirse, Beşiktaş'ın dünyadaki marka değeri büyük artış gösterir. Sponsor gelirleri ve forma satışlarıyla da önemli bir gelir elde edilebilir. Benim futboldaki prensibim net: İki general, gerisi yetenekli gençler. 40 yaşındaki Ronaldo'nun yanında 35 yaş üstü başka oyuncularla başarı gelir mi, ona da iyi bakmak gerekir. Sevgili Beşiktaşlı okurlarım, moralinizi bozmayın. Bugün baktığınızda üç büyük kulübün borçları birbirine çok yakın. Umudunuzu kaybetmeyin. Beşiktaş, son yıllarda yapılan yanlış transferleri tekrar etmezse, doğru adımlarla önümüzdeki sezon şampiyonlukta iddialı olabilir. Bu yapılabilir mi? Evet! Tüm mesele, futbol şubesini ve transferleri doğru yönetmek. Neyse, şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Kalın sağlıcakla.

Fotomaç/ Sinan Vardar

Hbr1903

HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..