Galatasaray maçın ilk yarısında Beşiktaş'ın yaptığı prese yenik düşmemeyi başardı. Arda, Oğulcan ve Etebo hem prese presle karşılık verdiler hem de kolay top kaybetmediler. Marcao'nun vuruşunu Atiba çizgiden çıkarmasa skoru da alabilirlerdi. Beşiktaş için ise tempolu oyunun getirisinde Marcao'nun hatası Larin için büyük bir fırsat yaratsa da gol gelmedi. Aboubakar'ın sürekli yer değiştirmesi Galatasaray'ın dengesini bozsa da Beşiktaş'lı oyuncular bunu yeterince değerlendiremedi. İlk yarı oynanan oyun Galatasaray'ındı, 2. yarı da aynı şekilde başladı. Temkinli oyunda dengeleri bozan ise Diagne oldu. Montero'ya yaptığı hamle ile direkt atılınca Beşiktaş avantajı aldı. Karşılıklı hamlelere rağmen Beşiktaş'ın bozuk hücum organizasyonları maç boyunca hiç düzelmedi. Yine de Josef'in Rıdvan'ın ortasında yaptığı rahat plase ve N’Koudou'nun golü Beşiktaş'a galibiyeti getirdi. 

Gecenin sorusu

Maçın kader anı? Galatasaray istediği oyunu oynayıp Beşiktaş'a pozisyon vermiyorken Diagne'nin yaptığı hareket maçın kaderini belirledi. Diagne hem maçın içinde kötüydü hem de gördüğü kırmızı kartla mağlubiyetin en önemli sebebi oldu.

Maçın starı

İşi savunmanın yükünü azaltmak, orta saha presi yapmak ve özellikle basit hata yapmamaktı. Fakat Josef bu işleri iyi yapmasının yanına gol katkısını da ekledi. Maç boyunca arkadaşlarının gösteremediği rahatlığı ve kaliteyi attığı golde gösterdi.

Maçın olayı

Daha iyisi var mı derseniz, yok. Yine de bu Cüneyt Çakır ve ekibinin formsuz olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Özellikle faul tercihleri, avantaj kuralları konusunda iyi bir akşam geçirmediler.

Kısa mesaj

Sergen Yalçın demek özellikle bu sezon derbi demek. Futbolculuğundaki rahatlığı ve öz güvenini oyuncularına da aktarmayı başararak derbi kazanmaya devam ediyor.