Beşiktaş’ın birkaç maçtır en zor diye konuşulan karşılaşmalara hızlı ve baskılı başlayıp gol ile, ilk dakikalarda tanışması, asla tesadüf değil, bir eğitim ve ekolün devamıdır.

Sergen Hoca her zaman yaşadığı ve genç futbolculuğunda tekrar ettiği gerçeği takımına yansıtırken çok başarılı oldu.

Ligin golcü takımı Hatay karşılaşmasından önce son derece gergin ve şaibeli sürprizler ile algı yaratmaya çalışanlar böylece mat oldular!

Oyun başlar başlamaz Akintola’nın kendi kalesine attığı gol ve daha sonra Larin’in 4 golü skoru büyüttü.

N’Koudou sakatlanana kadar rakip defansın, sürat ve çabukluğu ile dengesini bozdu.

Beşiktaş ilk yarıyı 5-0 bitirdiğinde 13 kez şut atarken 10 hedefe 5’i gol ve bir de direkten dönen baskı ve hırsı, güzel oyunu ile tüm beklentileri boş tribünler önünde gömdü!

İkinci yarıdaki ilave golleri ile 7-0’ı bulurken Kara Kartal’ın yenilgisini bekleyenlerin son umudu bitti!

Golcü Hatay karşısında gövde gösterisi yapsalar da, saha dışına yansıyan söylemlere ve yaratılan algı ortamına da cevap verdi!

Bu maç bir sunumdur.

Mimarı da eksik, sakat ve zor ortamda takımını iyi motive eden teknik direktör Sergen Yalçın’dır.

Beşiktaş felsefesi gereği zorlukları aşmaya alışık sağlam yapıdır.

Daima umulanı değil, umut kesildiği anda “betonu delercesine” ortaya çıkan futbol gerçeği ile vardır.

İşte bu ocaktan gelen futbolcu ve onları bu yöne iten teknik adamlar zoru başarırlar.

Bana göre Beşiktaş bu başlangıç bütünlüğü yokluk ve borç içinde olsa da hepsini temizleyecektir.

Bu dönemde arzulu ve sabırlı olan, klasik teknik adam olma ve Beşiktaş sevgisi ile ocağına futbola yeni bir heyecan getiren kendi çocuğu olan Sergen de, batan futbolumuzu kurtarma umudu ile Beşiktaş’ı, futbolu sevenleri mutlu etmiş gerçekleri de söylerken takdir toplamıştır.

Asıl olan bu sunumdan herkesin ders almasıdır.

Umarım öyle olur!

Bu arada yönetimin payı ve sabrını da alkışlıyorum!

Adnan DİNÇER