"FİNANSAL TABLOLARDA İYİYE GİDİŞ VAR, TASARRUF..."

"Beşiktaş'ta 3-4 yıl sonra finansal tablolarda bir şeylerde iyiye gidiş var. Tabii borcun artışını yavaşlatmak zor bir şey ama finansal tablolarda daha önce şu oluyordu, 10 tane gelişme bunun 8'i ya da 9'u olumsuz oluyordu. O anlamda borç artışında negatiflik devam ediyor ama bununla beraber aslında yönetimin giderlerdeki tasarruf olayı ciddi boyutlarda. Bir önceki yıla göre yaklaşık 200 milyon TL'lik bir tasarrufta bulunulmuş. Bunu şöyle değerlendirmek lazım; TL'nin yüzde 30 civarında değre kaybettiği bir ekonomide TL bazlı bile giderleri azaltmanız olumlu. Euro bazında da yüzde 40'lık bir tasarruf sağlayabilmişler. Bu olumlu tarafı."

"BANKALAR ANLAŞMASI HALA GERÇEKLERLE ÖRTÜŞMÜYOR"

"İkincisi yapılanma anlaşması yapıldı. Böylelikle borç aslında bir vadeye yayıldı. Olumlu anlamda özet anlamda bakarsak. Ama ilk anlaşma imzalandığında da söyledim, bu anlaşma yenilenir. Bu anlaşmanın da şartları futbol dünyasının ve Beşiktaş'ın gerçekleri ile hala örtüşmüyor. Bunun da çok temel göstergeleri var. 1 ile 2 yıl arasındaki borç ödemesi 900 milyon TL gözüküyor ki Beşiktaş'ın geliri o kadar değil zaten. Şampiyonlar Ligi gelirinin olduğu yıl 1 ile 1.2 milyar TL arasında bir gelir olabilir. Bu da maksimumu. O anlamda anlaşma anlamında çok gerçekçi değil. Ama şuna da bakmak lazım; zaten ilk yılı ödeyemeyecek durumdayken hiç değilse 2 yıl için nefes alınabilmiş anlaşmada."

- TRANSFER SÜRECİNİN MALİ DEĞERLENDİRMESİ -

"MAAŞI ÖDENEN TAKIM, PAHALI TAKIMDAN HER ZAMAN DAHA İYİDİR"

"Yönetimin bu transfer sürecinde seçeceği iki tane yöntem vardı. Bir tanesi geçen seneki gibi tekrar bütçeyi 42 milyon Euro'da tutmak. (Tüm vergiler dahil) Ya da burdan 50-55 milyon Euro bandına çıkarak burada sportif başarıyı sağlayacak bir takım kurmak. Tabii burada sportif başarı çok garanti bir nokta değil. Futbol dünyasında ve futbolcularda şöyle bir algı vardır; maaşını ödeyemediğiniz 90 milyon Euro'luk takımdan maaşını ödeyebildiğiniz 50 milyon Euro'luk takım daha iyidir. İnsanlar maaşlarını aldığı zaman zaten oynayacaktır." 

"MAAŞ ÖDEMEDİĞİNİZ ZAMAN MÜZMİN (!) SAKATLIKLAR ORTAYA ÇIKAR"

"Geçen sene yönetimin güzel bir uygulaması oldu ve bir şekilde futbolcuların maaşı zamanında ödendi. Bu da size futbolcunun verimliliğini yüzde 100'e çıkarma avantajını sağlıyor. Beşiktaş'ta geçen sezon bazı oyuncular, yüzde 130 verim verdiler. Hepsi bu işi sahiplendi. Ancak geçmişe bakarsak, Fikret beyin (Orman) maaşlarını ödediği dönemde de aynıydı ama bir dönem maaş ödemediğiniz zaman futbolcuların bu sefer verimi düşüyor ve bununla beraber de müzmin (!) sakatlıklar ortaya çıkıyor."

"ENDİŞELENDİREN DURUM YENİ BORÇLANMA VE FAİZ"

"Tabii kimse Pjanic'e hayır diyemez. Onun gibi futbolcuyla hayır diyecek kişinin gerçekten futbolla alakasız olması gerekiyor. Diğer transferler de dahil olmak üzere böyle yatırımlar herkesi mutlu eder. Ama endişelendiren taraf şu oluyor; Beşiktaş'ın finansal borçları 2.9 milyar TL. Sadece son 2 yıllık faiz oranına bakarsak 500 milyon TL yapıyor. Ücret de ödeyeceksiniz, oldu 1 milyar. Zaten Beşiktaş'ın toplam geliri bu kadar. Bu yeni bir borçlanmaya sebeptir. Bir önceki yıl da 374 milyon TL açık var. Buradaki asıl endişe bunlar. Çünkü maaşını ödeyemeyeceğiniz bütçeye çıkmamanız gerekiyor. Aksi halde yeni borçlanma ve faiz sarmalına giriyorsunuz."

"TRANSFER POLİTİKASI 2017'YE BENZESE DE TEMEL FARK..."

"Bu sezonki transfer politikası anlayış anlamında 2017-2018 ile benzer görünüyor. Herkes orada şunu söyledi; 'Biz Şampiyonlar Ligi'ne gideceğiz, oradan para alacağız. Böylece gelirimizi artıracağız.' Ancak 2017-2018 sezonuda örnek üzerinden gidersek Lens alındı. Lens ile 4 yıllık anlaşma yapıldı. O dönemde bazı oyuncuların anlaşmaları uzun vadeliydi. Bu senekinde enteresan olan nokta ise 2021-2022 sezonu Beşiktaş'ın büyük anlaşmalarının bittiği sezon. Hani Lens bitecek, hem Ljajic bitecek. Oradan hareketle maaş anlamında söylersek Beşiktaş'ın net maaşı 36 milyon Euro olacak. Bir sonraki sezon devam edecek sözleşmeler 12-13 milyon Euro civarında. Bu da aslında 2017-2018 ile alakalı temel bir farklılık yaratıyor." 

"DETAYLI BİR PLANLAMA DENİLEMESE DE BİR PLAN VAR"

"İlk başta ben de endişelenmiştim 2017'ye benzerliğinden ötürü. Bu Türkiye'de yeni bir hastalık değil, buna 2 kez Galatasaray düştü. Çünkü Şampiyonlar Ligi'ne gittiğiniz zaman '40 milyon Euro alacağız' zaten algısı var. Bu oyuncu anlaşmalarını 3 yıllık yaparsanız, 40 milyon Euro'dan 3 senelik takımınız oluyor. Ama ikinci yılında bir anda o 40 milyon Euro olmuyor. Başkan ve yönetim biraz buraya önlem almış görünüyor. Lens ve Ljajic'le yolların ayrılması halinde ise 5-6 milyon Euro'luk rahatlama getirecek. Buna detaylı bir planlama denilemez belki ama hiç değilse birilerinin bir şeyleri planladığı gözüküyor. Bu da 2017 ile bu yıl arasındaki temel farklılık."

Duhuliye.com / ÖZEL RÖPORTAJ