Dün Kadıköy’de oynanan ilk yarı, herhalde Pereira’yı bu sezon en mutlu eden devrelerden biri olmuştur.

Muhtemelen tüm hafta boyunca zaten bunu kurgulamıştı, Beşiktaş topa daha fazla sahip olacak, set hücumu deneyecek, kaybettiği toplarda da eksik yakalanacak.

Bu sezon Fenerbahçe’nin zaten en iyi göründüğü maçlara bakarsanız rakiplerinin benzer bir planla oynadıklarını göreceksiniz: İlk Eintracht Frankfurt maçı ya da Hatay müsabakası gibi.

PEREiRA’NIN HAYALiNDEKi GiBiYDi

Dün Fenerbahçe ilk devrede topa %42 sahip oldu. Sadece 124 isabetli pas yaptı.

Ama rakibine şutlarda 8-4 üstünlük kurdu. Rakip ceza alanında topla buluşmalarda da 14-8 Fenerbahçe üstündü.

Çünkü Beşiktaş sete yerleşti, Fenerbahçe tamamlanamayan hücumlarda fırsatları değerlendirdi.

Pereira’nın kafasındaki ideal oyun bu. Topu istemiyor, fırsatı istiyor sadece.

Mesut da 15 yıllık harika futbol kariyerinin ardından Pereira ile adeta bir kontratak oyuncusuna dönüştü.

Bu tarz maçlarda geçişlerin kilit ismi oluyor. Dünkü geçişlerde hep o vardı başrolde.

BEŞiKTAŞ iKiNCi YARI FARKLIYDI

Önder Karaveli muhtemelen devre arasında oyuncularıyla konuştu, Beşiktaşlılar 46’dan itibaren tamamlanamayan atak sayısını azalttılar.

Autla, kornerle bir şekilde bitirmeye başladılar atakları. Kaybettiklerinde de daha çabuk reaksiyon verdiler.

Bu reaksiyon özellikle 46-60 arası oyunun ibresini tamamen siyah beyazlılara çevirdi. O bölümde şutlarda 4-0 üstünlük kurdular.

Atak sürekliliği sağladılar ve Josef’in beraberlik golü de o bölümde geldi zaten.

Dün iki takımın kulübeleri arasında öyle büyük bir kalite farkı vardı ki, eğer maç 60’a beraberlikle gelirse o dakikadan sonra eli kuvvetli olan taraf Pereira olacaktı net bir biçimde.

O da geç de olsa Mert’i, İrfan’ı, Serdar Dursun’u soktu ve Beşiktaş’ın kaygı katsayısını artırarak rüzgarını kesti misafir ekibin.

Bu bölümde iki hocanın da yenilgi kaygısı devreye girince, maçın 2-2 neticelenmesi doğal sonuçtu zaten.

KORNER DÖNÜŞLERiNDE FENERBAHÇE

Dünkü maçta Beşiktaş çok sayıda korner kazandı, zaman zaman Vida ve Josef’le etkili de oldular.

Ancak Fenerbahçe Teknik Direktörü Pereira’nın neredeyse ana hücum planı rakiplerinin kornerleri.

Dün 37’de Beşiktaş’ın korner dönüşünde Rossi-Mesut pozisyon yarattılar.

42’de yine korner dönüşünde Ersin çıktı, Crespo biraz hızlı olabilse kale o sırada boştu.

Dün özetle Beşiktaş köşe atışı kazandığında kenarda Pereira ve ekibi seviniyorlardı belki de.

DEĞiŞiKLiKLER GEÇ KALDI

Maça başlarken iki hocanın yaptığı iki kritik tercih söz konusuydu: Birincisi, Pereira’nın Novak’ı sol stoper, Szalai’yi sol kanat bek oynatması.

Szalai çok yürekli bir oyuncu. Hücumda elinden geleni yaptı, savunmada da Ghezzal’i durdurdu büyük ölçüde.

Önder Karaveli’nin kritik tercihiyse Pjanic’i 6, Josef’i 8 numarada değerlendirmesiydi.

Bu uygulamayı geçen hafta Kayseri maçında yapmıştı, Pjanic oyun kurulumunda fark yaratmakla kalmamış, maçın da en çok mesafe kat eden oyuncusu olmuştu.

Ancak tabii geçen hafta Josef yoktu, o dönünce Karaveli’nin orta saha kurulumunu nasıl yapacağını merak ediyordum çok.

JOSEF’i ÖZGÜRLEŞTiRDi

Önder  Hoca geçen hafta yakaladığı doğrusunda ısrar etti, ön liberoda Pjanic’i kullanması Josef’i özgürleştirdi.

Büyük maçları çok seven Josef de derbilerde beş gole ulaştı dünkü sayılarıyla.

Ancak Önder Karaveli’nin geçtiğimiz hafta çok iyi oynayan Serdar-Vida tandemini bozmasına şaşırdık santrada.

Oğuzhan’ı oyuna alış dakikası doğruydu ancak geçen hafta Kayseri maçının hikayesini tek başına değiştiren Güven daha fazla dakikayı hak ediyordu bence.

iKiSi DE KAYBETTi

Dünkü derbinin bence kazananı yok, iki tane ikişer puan kaybedeni var.

Pereira’nın ilk devreyi 2-1 bitirmesine rağmen Beşiktaş’ın tamamlanamayan atak sorununu çözüp geri döneceğini hissedememesi, İrfan-Mert’i erken sokmaması klasik kaygı sorununun tezahürüydü yine.

Karaveli de biraz daha cesur olup Güven’i erken sürmeliydi bence oyuna.

ABOUBAKAR’I KURULUMDA ARIYORLAR

Beşiktaş, Aboubakar’ı bence esas ofansta değil, oyun kurulumunda arıyor.

Aboubakar iyi bitiriciliğinin yanında öyle iyi bir oyun kurucuydu ki Beşiktaş’ın taç atışlarına bile anlam katıyordu.

Dün Fenerbahçe ön alan baskısına geldiğinde Beşiktaşlı stoperlerin pas opsiyonu bulamadığını görünce zihnimde canlanan tek şey Aboubakar’dı.

O farklıydı çünkü

Uğur MELEKE / Hürriyet