Gündüz olmasına rağmen termometrenin -4 dereceyi gösterdiği çok soğuk bir havada oynanıyor maç.

Isınmak için belki de iki taraf da hareketli başlıyor oyuna.

Özellikle Beşiktaş ilk 20 dakika ardı ardına pozisyonlar buluyor.

Hele Josef’in 19’da gönderdiği topa Batshuayi’nin bir dokunuşu var ki direği yalayarak dışarı çıkıyor meşin yuvarlak.

Ev sahibinin de pozisyonları var bu arada.

Mustafa’nın 25’te direkten dönen şutu bunların en tehlikelisi.

Beşiktaş’ta ilk on birde Teixeira ve Kenan var.

Oğuzhan, Larin, Güven kulübede. Geri dörtlünün önünde Pjanic, onun da önünde Josef ve Teixeira konuşlanmış.

Kartal ilk 20 dakikanın ardından yavaşlıyor ve rakibi oyuna ortak oluyor.

Yine de oyunun hakimi Siyah-Beyazlılar. Fakat boşuna bir çaba içindeler.

Mesela ilk yarı 6 korner kullanıyor, 16 orta yapıyor. Ama hepsi işlevsiz.

Josef’in ilk yarının sonunda sakatlanması büyük şanssızlık. Yerini Atiba’ya bırakıyor.

Ve ardından Atiba da ne kadar özel bir futbolcu olduğunu bir kez daha gösteriyor bize. 

İkinci yarıya da baskılı başlayan taraf Beşiktaş ama yine son aksiyonlar yetersiz.

61’de Batshuayi önce presle taç kazandırıyor sonra Teixeira’ya topu adeta çarptırarak gol attırıyor. Yeteneğini kanıtlıyor.

Golden sonra Malatya gole dönük değişikliklerle ileri çıkmaya başlıyor.

Bu da Beşiktaş’a kontraatak imkânı veriyor.

Ve tam “Bu maçta hakemler de iyi” diyordum ki 84’te temasın olduğu ama darbenin olmadığı Necip’in pozisyonunda VAR’ın uyarısıyla penaltı kazandırılıyor Malatya’ya.

Ve Adem skoru eşitliyor.

Beşiktaş yanlış hakem kararlarını dikkate alıp 1 golle yetinmemeli, 2. golü mutlaka bulmalı.

Gerçi 3 direkten dönen topu da var Kartal’ın.

Ama sonuçta direkleri ve VAR’ı geçemeyince rahat kazanacağı deplasmanda 2 puan bırakıyor.

Gülengül ALTINSAY / Cumhuriyet