Biri ligin üçüncüsü, biri dördüncüsü ama açık ara alt kattalar. Yani tabiri caizse al birini vur diğerine. Koca 45 dakika öyle geçti. Ne zaman sahneye Semih çıktı, şahsi becerisiyle bir gol attı. Bakın organize bir şey yok.

İkinci yarı Trabzonspor biraz can havliyle çıkıyor gözüktü ama vitaminsiz. Yine Semih, yine şahsi becerisi ve gücüyle ikinci golü yaptı. İki takımda da öyle güzel oyun, paslar, oyun kurmalar, bindirmeler, indirmeler yok. Tek tek bazı topçular oynuyorlar.

Beşiktaş, Ghezzal'ı kazanmak için çalışıyor. Bence de doğru yapıyor. Biraz daha kuvvetlenirse Türkiye'de iyi işler yapar. Yurt dışında yapamaz. Onun da bunu bilip ona göre hareket etmesi lazım. Beşiktaş'ta bir isim daha var Cenk. İyi bir santrfordu, iyi paraya gitti. Tutunamadı, geldi ama hep yokuş aşağı gidiyor. Eğer düzelmezse seneye Beşiktaş'ta forma giymesi zorlaşır.

Maçtaki pozisyonlara bakın, çok kötü. Beşiktaş için moral oldu. Trabzonspor için çok kötü. Karar verecekler ne yapacaklarına. İşleri çok zor. Çünkü Trabzonspor, Türk futboluna lazım. Onlarsız ligin tadı tuzu olmaz. Afrikalılar gelirse biraz değişirler mi bilemem. Tek hedefleri kaldı, Türkiye Kupası. Orada da ilerleyemezlerse Abdullah Avcı'nın işi zora girer gibi geliyor. Hakem, FIFA hakemi ama her pozisyonda oyuna ve topa müdahale ediyor. Yani futbolcular diyorlar ki "Çekil de top oynayalım…" Bir pozisyon var ceza alanı içinde, Bardhi'nin çekilme pozisyonu. Hücumcunun iki ayağı da yerdeydi. Hakemin takdirine kalmış bir pozisyon, hani 'gri' dediğimiz. Onun için çok net bir yorum yapılamaz. Bu pozisyonlarda hep şunu derim, aynısı Beşiktaş lehine olsa verilir mi? Aslında benzer pozisyonlar geçtiğimiz haftalarda oldu. Ama hepsi aynı değil. Görüntü olduğu zaman net anlatabiliyorsunuz ama görüntü yoksa işimiz zor.

Erman Toroğlu | Fotomaç