Türkiye Süper Ligi'nin kalitesinin üzerinde bir maç izledik. Top bir o kalede, bir bu kaledeydi. Futbol değil sanki tenis maçı izler gibiydik. Maçın hemen başında Mert Günok'un yediği gol sıkıntı vericiydi. Ama üzülme Mert kardeşim, futbolun içinde olur böyle şeyler... Tabii bu gol sonrası planların alt üst olması da, hayatın bir gerçeğiydi. Beşiktaş daha çok pas yapar gözükmesine rağmen zaman zaman da kalesinde önemli pozisyonlar verdi. Hele hele 60'da Konyasporlu Bytyqi'nin frikiğinin direkten dönmesi maçın kırılma anıydı.

Gedson Fernandes'in kreatif yaklaşımıyla Cenk Tosun'a verdiği harika asisti defalarca izlemek gerek. Gedson dünkü maçta sahanın yıldızıydı. Gollerine devam eden Cenk Tosun, takımın önemli bir parçası olduğunu bir kez daha gösterdi. 90 dakikada insan üstü bir gayretle mücadele eden Josef'in maçın son anlarında attığı gole de şapkamızı çıkaralım. Masuaku ve Muleka da dün alkışı hak eden performans gösterdiler. Beşiktaş dün takım olarak, hem de ligin en zor deplasmanlarından birinde takım karakterini ortaya koydu. Varsın Weghorst gitsin, kim giderse gitsin... Eğer takım olarak böyle savaşırsanız başarı da gelir, mutlu son da... Şampiyonluk yarışında daha çok sular akacak.

Beşiktaş Şenol Güneş'le kabuk değiştirdi. Şimdi rakipleri düşünsün! Hakem Abdulkadir Bitigen, Beşiktaş'ın son dakikalarda bir penaltısını VAR ortaklığıyla görmemezlikten gelmesini de göz ardı etmeyelim. Ama kızamıyorum çünkü malzeme bu! Maçı güzelleştiren başka bir etken de İlhan Palut ekibinin göze hoş gelen futboluydu. Konyaspor'u da dünkü futbol zevkine renk kattığı için tebrik ederim.