İşte Müslüm Gülhan'ın açıklamaları:
"Teknolojideki gelişmelerin temel amacı yaşamı kolaylaştırmak üzerine, bir beklentiye cevap vermek üzerine kurgusunun olmasıdır. Üniversiteler bu amaçla bilgiyi örgütler ve bu örgütlenme neticesinde uzman insanlar yetiştirir. Ar-Ge denen özel araştırma merkezleri ise bu amaca hizmet eden yeniliklerin bulunmasını amaç edinir. Yüksek maliyetler ile kurulan bu merkezler yüksek teknolojinin gelişimine ve yeniliğine hizmet eder. İşte böyle bir döngü içinde, özellikle bilişim sektörü hayatımızın tüm alanlarında karar mekanizmasını kesinleştiren ve kesinlik üzerine sonucun oluşmasını sağlayan tüm kolaylıkları hizmete sunar.
VAR da futbol içinde böyle bir amaca hizmet eder. Ama teknolojiyi nasıl ve ne için kullandığın da çok önemlidir. Absürt bir örnek belki ama Albert Einstein atomu parçalarken bir şehrin yok edilmesi için bunu yapmamıştı. VAR hakemlik müesesinin hakkaniyet kurgusunu kuvvetlendirmek için bulunmuş bir sistemdir. İki dünya kupasına verdiği katkı ve futbola verdiği katkı bu kadar yüksek ve kaliteliyken bizde neden bu kurgu gerçek anlamda karşılık bulamıyor, bütün sorun burada. Neticede bunu insan kullanıyor... Bu kadar manipülasyona açık bir futbol kurgusunun olduğu ülkede bence bunların olması gayet normal.. Bu ülkelerdeki kültürel değerlerle de ölçülebilecek bir durumdur. TFF tüm maçlardaki konuşmaları yayınlamalı, belki böylece bir kontrol mekanizması oluşabilir. Ve hakemlik müessesesi yeniden dizayn edilmeli. VAR ayrı, saha hakemliği ayrı olarak.
Duhuliye.com
