Beşiktaş’ta problemler var öyle gözüküyor tabi şu an Beşiktaş’ın takım olarak sahada gösterdiği performans olarak problemlerin olduğu çok net gözüküyor ama bu problemlere kimler sebeb oluyor? Şöyle; bence yönetimin bu problemlerde suçu yok. Suçu yok derken istenilen transferler yapıldı, 2 hafta evvel Başakşehir maçında bile meth edilen, çok iyi denilen kadro İstanbulspor maçında da 2 puanı verip berabere kalınca tabi şuan herkes camiada şaşkınlık var, yargılama var tabiki suçlu aranıyor.
Kim bu suçlu diye herkes peşine düştü ama tabiki 2 maçtada kaybedilen bir 5 puan var yani bu da az bir şey değil.
Şimdi hepimiz, bütün Beşiktaşlılar ne bekliyorduk? 2 hafta evvelki rakiplerini hakikaten zor durumda bırakan, rakiplerinden çok üstün oynayan, çok üstün mücadele eden fizik, kondüsyonu çok iyi bir takım görüyorduk sahada ve de hepimiz ümitliydik, hepimiz diyorduk ki bu takım alır götürür ama işte futbol böyle bir şey.
Bazen istenilen olmuyor bunu bende görüyorum ve bunun sebebi Valerien İsmael…
Valerien İsmael geçen sezon buradaydı, artık Valerien İsmael’in takım oturacak, futbolcular oturacak. Takım oturdu işte iyi olacak gibi böyle şey yok, ben kabul edemem böyle bir şeyi. Beşiktaş nasıl ilk dört haftayı iyi götürdü ise hem iyi futbol, hem de neticeler götürdü ise bunu ben açıkçası devamının böyle geleceğini düşündük, hepimiz böyle düşündük ama sen takıma, fizik kondüsyonunun takımın periyotlarını lig içinde ayarlayamazsan, böyle iyi bir görüntü verip, iyi bir Beşiktaş seyrettirip ondan sonra fizik kondüsyon, mental, psikolojik olarak düşen bir Beşiktaş’ı sahada görürsek bunun sorumlusu teknik heyettir.
Şu an Beşiktaş, Valerien İsmael’e birkaç numara büyük geldi diyebiliriz öyle gözüküyor. Önümüzdeki Fenerbahçe derbisi öncesindeki bu boşlukta eğer takımı toparlayamazsa hem mental olarak, hem sahadaki agresiflik, mücadele, istek arzu olarak ilk maçlardaki gördüğümüz Beşiktaş’ı sahada yine göremezsek o zaman Valerien İsmael’le devam etmenin hiçbir anlamı kalmaz çünkü neden? Valerien İsmael kredisini bitirmiş olur.
İlk maçlardaki rakiplerini en az 50-60 dakika ezen bir Beşiktaş’ı göremememizin sebeblerinden biride sahada gördüğümüz gibi agresiflik azalmış vaziyette ve mücadele gücünün azalmış vaziyette, hırs yok, futbol oynama isteği yok, bunlar olduğu içinde İstanbulspor gibi herkesin Beşiktaş’ın üç tane atacak, beş tane atacak diye düşündüğü maçta berabere bitirmesi büyük bir hayal kırıklığı idi. O gün oynayan futbolcular ve oynanan futbol bunu hak etmedi. Maçın hakkı beraberlikti.
Senin bireysel olarak yetenekli, üstün futbolcuların olsa bile hırs azalmışsa, istek, arzu, coşku azalmışsa birde mental olarak sahada olamıyorsan, mental olarakta hazır değilsen İstanbulspor’u bile geçemezsin…
Beşiktaş’ın bir an evvel takım oyununa, hırslı, istekli, arzulu, mücadeleci futbola geri dönmesi lazım.
Duhuliye.com / ÖZEL RÖPORTAJ
