Başkanımız Sayın Hasan Arat her yere yetişmeye çalışıyor. Bir kulüp ritüeli olan bayramlaşmaya yöneticilerimiz teşrif etmediler, kurullardan bile gelen bir kişi  vardı. Sayın Arat kongre üyelerine ve kulüp ritüeline saygı göstererek yerini almıştı. Kongre üyeleri ve taraftarlarla, eski divan başkanları ile tek tek el sıkıştı, hepsiyle ilgilendi. 

Bazı gerçekleri de görmek lazım, uyarılara kulak vermek lazım. Şu an oldukça çatlak sesler var. İnsanlar mutsuz. İleriye dönük umutları azalıyor. Önümüzde tek hedef var, Türkiye Kupası'nı almak. Fenerbahçe ve Galatasaray'ın elendiği ortamda bile biz bu kupayı alırız diyen kişi sayısı maalesef çok az. 

Sadece hoca değil, akıl hocası gibi düşündüğü kişilerin de değişmesi artık şart oldu. Hesaplar tutmadı, her insan hata yapabilir, hoca ile nasıl vedalaşılıyorsa o kişi ve kişilerle de vedalaşılmalı.

Seneye yine seçim var, büyük oy farkı ile gelinmiş olmasına rağmen bugün oy verenlerin çoğu mutsuz. Hayal kırıklığı yaşayanlar çok. Sayın  başkanımızın spor kökenli, hırslı bir kişiliği var, eminim bazı radikal kararlar alıp Türkiye Kupası'nı müzemize getirecektir. Buna inanıyorum, önümüzdeki sene de vermiş olduğu tüm sözleri yerine getirecektir. Yapılan hatalardan ders çıkarılacaktır. 

Öncelikle futbol aklı değişmeli, Sonra hoca olarak Serdar Topraktepe olabilir, boşta, yerli, takımı tanıyan bilen bir hoca da  tercih edilebilir... Eğer oynanan futbol umut verirse önümüzdeki sene de devam edebilirler.

Sicil Kurulu, Tüzük

2000 yılından bu yana birbirinin devamı olan yönetimlerin kongreleri dizayn etmek için yapılan toplu üyeler ve bir önceki yönetim tarafından başkanın divan toplantısında dile getirdiği şekilde yapılan üyeliklere göz yumuldukdan sonra camiamız artık tribün gibi genel kurullara malesef hazırlıklı olmalı çünkü sayı oldukça artıyor bu kadar çok üyeyi alacak salon bulmak da zorlaşacak. 

Bunun örneğini geçtiğimiz günlerde Fenerbahçe kongresinde gördük,
Bundan sonra genel kurulda alınacak kararlar ve oylamalar her türlü yanlış sonuçlara gebe olabilir. 
Kritik kararlar ve özellikle tüzük değişiklikleri ile ilgili alınacak karar ve değişiklikler kulübümüzün akil insanları ve divan kurulu tarafından alınmalıdır .
Bu arada ; yüksek divan kurulu oluşturulması da elzemdir, Kritik karar ve önergeler, tribün gibi olacak genel kurulun  inisiyatifine bırakılmamalıdır...
Bir balotaj sisteminin oluşturulması şart. Sicil kurulunun, kulübe üyelik başvurulararını titizlikle değerlendirecek yaşam deneyimine sahip  bireylerden oluşması şart. Tahsil yerine yaşam tecrübesi bu kurul için artı değer olmalı ve unutmamak gerekir ki bu kurul belki en fazla mesai gerektiren organ. Dolayısıyla sırf ismi ile değil fiziki olarak da kurulda yer alacak bireyler lazım.

Kurullarda görev alabilme şartı, 15 senelik kulüp üyeliği yeni tüzükte aynı kalmalı. Böylelikle kurullarda kulübü tanıyanlar görev almış olur. Başkanların daha rahat çalışabilmesi için yönetici sayısının da çoğalması  gerekiyor. Bu kadar sorunları olan bir kulübün yönetici sayısı çok az. Yeni tüzükte buna da dikkat  edilmeli. Duyduğumuz doğru ise tüzük çalışması bitmiş, bitmiş olması kabul edildi anlamını taşımıyor. Kongre üyeleri oylama sırasında bunları kabul etmezse geçersiz sayılır. Bu hassas konulara duyarlı olmak lazım. Yönetime sevimli görünmek için öyle her şeye el kaldırılmamalı...

Masis Kuyumcu / Duhuliye