İki teknik adamın derbiye bakışının bu kadar katı olacağını tahmin ediyorduk. Pas hataları, Weghorst ile Henrique güreşi, bol faul maçın temposunu yerle bir etti. Beşiktaş’ın yüzde 73, Fenerbahçe’nin ise yüzde 75’te kaldığı pas isabet yüzdeleri derbinin ne denli kalitesiz geçtiğiyle ilgili en açıklayıcı veri olabilir. Jesus’un, Beşiktaş’ın ön alan baskısına önlem için rakibini 3 stoperle karşılama tercihi ilk yarının beklenenden temposuz geçmesine yol açan bir başka detaydı. Üstüne bir de topun sahadaki dolaşım hızı lig standartlarının altında seyredince pozisyon kısırı bir derbi izledi. Henrique, Weghorst’a o kadar yakın oynadı ki, hemen her pozisyonda birbirlerine yapışık ikizler gibilerdi. Üzerlerinde formaları olmasa çayırda birbirini yenmeye çalışan iki güreşçi zannedebilirdik. Kimin kimi yendiğine gelirsek, Ghezzal oyuna girene kadar Henrique, Weghorst’u kilitledi. Zira Szalai ve Serdar Aziz, Beşiktaş takımıyla Weghorst’un bağlantısını kesmeyi başardı. İlk 72 dakika felaket! İki teknik direktörün maça 70. dakikaya kadar müdahale etmemesi anlaşılması güç bir durumdu. Maçları bitirme sorunu yaşayan Beşiktaş dün gece Ghezzal girdikten sonra canlandı. Ne var ki Beşiktaş felaket oynadığı ilk 72 dakikanın ardından ilk isabetli şutunu 90. dakikada bir duran top organizasyonunda Tayfur’la buldu. Beşiktaş, ilk haftadaki Kayseri maçından bu yana ilk kez bir müsabakayı doğru bitirdi. Serkan AKCAN / Fanatik