Hakemlerin, teknik direktörlerin, VAR sisteminin, kısacası saha içi harici ne varsa bolca konuşulan bir haftanın son nefeslerindeyiz...

Biz futbolun içinde kalalımın peşindeyiz O yüzden direkt sahaya geçiyoruz... Maç meşhur replik "Ne yaptın Hayrettin, daha kadroları saymadık" cümlesini anımsatarak başladı...

Daha maçın kadrolarını sayıyordu ki spiker Weghorst, Muleka'nın pasına hareketlenip daha 36. saniyede tabelayı değiştirdi... 0-1

Defansı aynı tutup, Ghezzal'in yokluğunda formayı Muleka'ya veren smael öbür tarafta da N'Koudou'yu kullanıp kenarlara oyunu yıkmayı amaçlamış...

İlk 15 dakika itibariyle de tıkır tıkır işleyen saat gibiydi Beşiktaş..

Üst üste kornerler, bitmeyen cezasahası içi karambolleri, ofsayta takılan VAR'dan dönen penaltı... 20'den sonra yavaşladık.

Sırf bu maç için değil, genele yaydığımızda şu ofsayta düşme illettinden kurtulmamız lazım. İlk yarım saatte uzun yolda radara düşen arabalar gibiydik iyi mi? Şu işe çare hoca!?? Hele 33'te tek bir Hataylı oyuncuyu ceza sahası içinde unutmuşluğumuz var ki!!! Hele onun kaçırdığı bir gol var ki!!! Adam paylaşımının yerlerde olduğu ve ucuz atlattığımız bir an olarak kayıtlara geçtik...

Topun son kullanma tarihi de üst kullanım hakkı da bizde olmak üzere soyunma odasına gittik... Gittik de ikinci yarı topu iyi kullanma hakkını da ele almalıyız ki.

En önemli konu bu... kinci yarının ilk atağında gol yedik... Durduğun yerde durarak gol yenir mi? Yenir... Açın bakın akşam.... Adam neredeyse eli belinde orta yaptı öbürü de bacak bacak üstüne kafa vurdu. Böyle bir gol yedik işte...

Golden sonra Cenk Tosun ve Gedson hamlesi geldi kenardan... Çift forvetten ziyade 4 forvetle oynuyorduk neredeyse orta saha iyice öne çıkmıştı.

Gelmiyor değildik ama etkili olamıyorduk. 60'tan sonra baskı arttı. Bazı maçlar vardır, bir topçu çıkar o maçı alır, Biz o topçuyu bulamıyoruz mevzu bu... N'Koudou giriyor, Josef vuruyor, Gedson harmanlıyor ama olmuyordu...

Hele N'Koudou'nun her topu ezişine nasıl dayandı Ismael bravo valla... Rosier'in bitmek bilmeyen hataları, Josef'in ruh gibi dolaşması, Ersin'in her topu alması...

Değişik.... Takım oynamak istiyormuş gibi gözüküyor ama oynamıyor. Yönetim çözsün bu işi ne diyeyim Oynamıyorsa topçu, Oynatamıyorsa Ismael gidecek.

Amacımız enerjiyi yüksek tutmak ama böyle de olmuyor. Kara bir delik var ve hepimizi içine çekiyor.

Bu böyle olmaz ...

Kan değişikliği şart!!!

Çekin fişi olsun bitsin. Hepimiz rahatlayalım....

Alen MARKARYAN / Akşam