Kişisel Gelişim ve Liderlik alanında dünyadaki önemli uzmanlardan Robin Sharma; “İnsan, beklentisi kadar umutludur. Formül: Sıfır beklenti, sonsuz mutluluk “ der.
Beşiktaşlı Genel Kurul üyeleri, Serdar Bilgili dönemiyle birlikte topyekün bir yenilenme hareketine giriştiler. Yenilenmek iyiydi ama geçmişi unutup, geçmiş dönem ile ilgili tüm Beşiktaş’ı var eden, Beşiktaş’ı diğer tüm kulüp taraflarının veya kulüp tutmayanların dahil herkesin gönlünde taht kurmasına neden olan değerlerinde unutulması ile zaman içinde dozu artan bir dejenere sürecine girildi.
Bu süreç Beşiktaş’ı bugün içinde bulunduğumuz mali ve maddi tabloyu yaşanmasının ana sebebi oldu.
Yakın bir zamanda böyle bir rekabet görmedim,kaybeden 1.5 yıl diğerinin ensesinde olmalı kaybeden bile 1,5 yıl sonra kazanabilir.
Bir seçimi daha sonlandırmaya adım adım yaklaşıyoruz.Her iki başkan adayı da saygın ve kesinlikle bu makam için son derece yetkin isimler. Sadece başkanlar ile bir kulüp yönetilmiyor, 14 kişiden oluşacak bir yönetim kurulu da var. Defalarca söyledim, yazdım, her iki başkan adayının da yönetim kurullarını tanıtmaları şart. Şimdi artık zaman azaldı açıklamaya başladılar. Sayın Serdal Adalı da şuana kadar 1 tane eski yönetimlerde yer almış kişi var, daha da olacağını düşünüyorum. Bundan sonra alacakları eski yönetimlerde yer almış kişiler sadece oy potansiyelleri olduğunu var sayarak yanlarına almaları son derece vahim bir hata olur.
23 senedir senaryo aynı, başkanlar değişse yöneticiler değişmiyor, yöneticiler değişse başkan değişmiyor. 20 binden fazla kongre üyesi varken 14 kişilik yönetim kurulu hep aynı kişilerden kurulmaya çalışılıyor. Kulübe hizmet edebilecek son derece yetkin üyelerimiz var ama maalesef başkanlar bunların yerine hep aynı insanlardan yönetim kurulu oluşturmaya çalışıyorlar.
Başarısızlıkları her açıdan ispatlanmış, normal şartlarda 1 tane bile bu isimlerden almamaları gerekiyor. Kongre üyelerimiz içinde sevilen, sayılan, fikirleri itibar gören pek çok kişi var, bunları keşfetmek çok zor olmamalı. Yeni yapılanma şart. 1 çürük elma, bir çuval elmayı bozar.
Ayrıyeten takım tutar gibi başkanları tutmamak lazım. Seçimi kendi istedikleri aday kazansın diye, Beşiktaş için zamanını harcamış, cebinden para vermiş doğrusu yanlışı tartışılır ama Beşiktaş'a hizmet etmeye çalışmış insanlara ağzı alınmayacak küfürler, hakaretler, yapmak çürümüş bir zihniyetin bir parçasıdır.
Kimse eleştirmeyin demiyor, Eleştiri mutlak olmalı.Ama bir seçimi kazanalım da nasıl kazanırsak kazanalım önemi yok dersek değerlerimizden, geleneğimizden,kültürümüzden bizi biz yapan Beşiktaşlılıĝımızdan geriye hiç bir şey kalmaz.İnsanları karalayarak, manipüle ederek bir yere varamayız. Herkes hata yapabilir çalışan bir insanın da hata yapması çok normal.
İnsanları kandırmadan inandırıcı vaatler vermek lazım.Sayın adayların ‘kulübün borcunu şu kadar zamanda bitireceğim!’ şeklindeki vaatlerine karşı bir sorum olacak. Hangi projelerle bu borcu şu kadar zamanda bitirecekler? Bugüne kadar borç bitirmek değil, borç büyümedi mi?. Bu konuda akılcı projeler duymak istiyor taraftar ve tabii bu projeleri yönetebilecek donanıma sahip kişileri görmek istiyor başkanın yanında.
Sosyal medyada ve muhtelif platformlarda sayın başkan adaylarını yermek amacıyla kullanılan ‘matruşka’ benzetmeleri, ‘biri ötekinin devamı’ gibi söylemlerin ne gibi bir dayanağı olduğunu da anlayabilmiş değilim. Başkan adaylarını yıpratmaktan kaçınmalısınız. Bu kafa ile devam edilirse yarın öbür gün bir başkan adayı bulmakta da bu camia zorlanır.
Öte yandan birtakım ortamlarda, kullanılacak oylarla ilgili, ‘satılmış oy’, ‘blok oy’ vs söylemler dolaşmakta. Herkesin görüşü kendine. Oy pusulasıyla perdenin arkasında kullanılan oyun kime gittiği, seçmenin kendi bileceği iş. Bu tarz spekülasyonlar taraftarları geriyor ve maalesef maksadı aşan sözler sarfedilerek gereksiz yere husûmetler doğuyor.
Birlik, beraberlik zamanıdır. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, kuruluşumuzun 125. yılında adını Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün tarihine altın harflerle yazdıracak bir başkan ve yönetim kurulu bekliyorum. Sayın Seba gibi, başkanlığı bıraktıktan sonra da alnı açık bir şekilde, dimdik her maçta tribünlerde yerini alacak, taraftarların her fırsatta onları ayakta alkışlayarak karşılamalarını sağlayacakları icraatlara imza atmalarını yürekten diliyorum.
Masis Kuyumcu / Duhuliye
