"Libido" Türk Dil Kurumu’na göre "cinsel içgüdü." Sigmund Freud’a göreyse "yaşam içgüdüsü, enerjisi." Benim sözünü ettiğim Freud’un altını özenle çizdiği "yaşam içgüdüsü, enerjisi." Eskilerin deyişi ile "Beşiktaş’ın üstüne ölü toprağı serpilmiş!"

Kimi oynatırsan oynat olmuyor olacak gibi de gözükmüyor. Beşiktaş takım olarak kazanma isteğini yitirmiş. Beşiktaş’taki erozyonun sorumlusu önce başkan Ahmet Nur Çebi ve arkadaşları sonra da Şenol Güneş… Güneş gitti, Çebi ve arkadaşlarının da çok az zamanı kaldı!

Norveç’in kuzeyindeki sakin ve keyifli deniz kenti Bodo, ekim sonunda bizler gibi yazı yaşamıyor, onlar kışa girmişler. Donma derecesine yakın havada Beşiktaşlı futbolcular eldivenli, ev sahibi takımın oyuncuları ise alışık oldukları iklimde son derece rahat… Buna bir de saha ve seyirci avantajını ekleyince "sıradan" diyebileceğimiz "kuzey takımı" fizik-kondisyon olarak Beşiktaş’tan çok daha diri ve canlıydı, yarı donmuş suni yeşil zemin üzerinde.

Ahmet Nur Çebi ve arkadaşları acaba Bodo’nun ilk golü atan 22 yaşındaki Danimarkalı futbolcu Albert Grønbæk’in varlığından hiç haberdar oldular mı? Milot Rashica için Norwich City'ye 5, Kosovalı futbolcuya da 1,5 milyon; toplam 6,5 milyon Euro ödeyeceklerine bir milyon euro daha fazla verip Albert Grønbæk’i transfer edemezler miydi? Göreve geldiklerinde keyfe keder scout ekibini dağıtmasalar belki de Albert Grønbæk’in varlığından haberleri olurdu! Ne yalan söyleyeyim halı sahada maç yapsak Milot Rashica kendi takımımın kadrosuna almam. Ama Burak Yılmaz aldı hem de Norveç’te. İkinci yarıya başlarken neden Alex Oxlade-Chamberlain-Gedson Fernandes değişimini yaptı onu da anlayabilmiş değilim. Bunu ‘es’ geçtim ama yenilen ikinci gol sonrası Milot Rashica’yı çıkarıp Cenk Tosun’u sahaya sürmesine hiç anlam veremedim.

Galatasaray maçı sonrasında yazmıştım zararı yok bir kez daha yinelerim. Cenk Tosun, ‘Mauro Icardi’ değil Burak Yılmaz! Cenk Tosun yetisi sınırlı kolay golcü. Oyuna dahil etmen gereken isim enerjisi tükenmeyen, çok daha hızlı ve önemlisi üretken eleman Jackson Mukala olmalıydı. “Yine hata yaptın” derken Rachid Ghezzal’ı çıkarıp Ante Rebic’i oyuna dahil ederek daha ciddi yanlışa imza attın. Sağlık olsun, Beşiktaş zaten sezonun geri kalanında ‘deneyimleme’ ekibi olup çıkacak. Bırakalım Burak Yılmaz da ‘stajını’ Beşiktaş’ta rahat rahat yapsın… Beşiktaş, Norveç’te Bodo’ya 3-1 yenildi ve Ahmet Nur Çebi ile arkadaşlarının ‘final oynarız’ dedikleri Konferans Ligi macerası da sona erdi…

Beşiktaş Norveç deplasmanında ne oynadı? Daha kapsamlı olsun, Beşiktaş sezon başından bu yana ne oynuyor? Ahmet Nur Çebi ile Şenol Güneş sayesinde ‘futbol’ değil, ‘horon elbette!’ Futbolda yenilgi, yengi kadar doğal sonuç ne var ki Beşiktaş yandaşı buna pek alışık değildir!

Görünen o ki Ahmet Nur Çebi’nin bu sonucun ardından yeniden aday olma ihtimali kalmadı. Bu arada görevdeki yönetime önerim; sakın ola ki mevcut yönetim içinden başkan adayı çıkarmayın. Süleyman Seba yönetiminden Serdar Bilgili, Bilgili yönetiminden Yıldırım Demirören, Demirören yönetiminden Fikret Orman, Orman yönetiminden Ahmet Nur Çebi… Yönetimlerin başkan doğurmasına artık son bulmalı. Ve Beşiktaş doğru başkanını bulmalı…

Ahmet Nur Çebi olsam ne yapardım? Sabah erkenden Mustafa Denizli’yi arar ve rica ederdim: “Hocam çok kötü durumdayız, lütfen yeni yıla kadar takımın sorumluluğunu üzerinize alın.”

Asena ÖZKAN / T24