Ligimizin 4 büyüğünden ikisi karşılaşıyor. Hava güzel, zemin güzel, tribünler güzel ama futbolun sıfır olduğu bir ilk 45 dakika... Tempo düşük, olgun hiçbir atak yok, pozisyon hiç yok. Tam bir kısır döngü. 

Neyse ki, 60. dakikadan sonra hiç olmazsa oyuna bir hareketlilik geldi.

Beklenenin aksine son 20 dakika çok ciddi Trabzonspor tehlikelerine şahit olduk. Hele Şenol Güneş'in yaptığı 2 hamle var ki mantıkla bağdaşmıyor. Ciddi maç eksiği olan ve bir hayli kilo almış Muleka ile birlikte kafasından tamamen sildiğini beyan ettiği, kadroda hiç düşünmediği N'Koudou'yu sahaya sürdü. N'Koudou bir şeyler yapmak yerine iki tane acayip riskli pasla Trabzonspor'a iki net pozisyon bulma şansı tanıdı. 

Sonuçta Beşiktaş'ın varlık gösteremediği maçta, Trabzonspor galibiyeti kaçıran taraf oldu. Değerlendiremedikleri de vardı ama kaleci Mert'in de başarısı ön plandaydı.

Maça genel olarak baktığımızda çok kötü giden, mental ve fizik olarak yıpranmış Trabzonspor, taraftarıyla barışmak için tam bir prestij mücadelesi verdi. Sınırsız enerji sarf ettiler ama galibiyeti kaçırdılar. Bana göre en başaralı isim Siopis'ti. Beşiktaş ise son derece takım halinde olumsuz bir performans sergiledi. 

En formda oyuncusu Redmond dahi kaleci Uğurcan'ın kurtardığı bir güzel şut dışında hiç varlık gösteremedi. Aboubakar'ın performansı ise tam bir hayal kırıklığıydı. Gedson, Salih ve Mert devamlılıklarıyla takımı ayakta tutmaya çalışan iki isimdi.

Ömer ÜRÜNDÜL / Sabah