İki takıma oranla maç öncesinde yapabilecekleri en net öngörülen taraf Beşiktaş idi. Maç 2-1'e gelene kadar da düşünülen şeyler, tahmin edilen şeyler sahaya yansıdı. Beşiktaş işin savunma tarafını kontrol eden taraf olarak bu bölümde istediklerini yapabildi.

İkinci yarı oyunun rengi Galatasaray'ın istediği taraf yönlendi. Bunda Galatasaray'ın oyun içerisinde biraz daha fazla hücumu zorlamasının etkisi büyük. Beşiktaş'ın yalnızca işin savunma tarafında daha yoğun kalmaya çalışması kendisi adına oyunu istediği noktaya bir türlü getirmedi. Özellikle İcardi'nin atıtğı gollerdeki becerisi ve vuruş kalitesi oyunun bütün dengesini bozarken Beşiktaş'ı da sarstı...

İcardi'nin ilk golüne Beşiktaş Cenk ile aynı güzellikte bir golle çabuk cevap verebildi. Fakat İcardi'nin ikinci golünden sonra Beşiktaş'ın etkinliği tamamen kayboldu ve Galatasaray çok önemli pozisyonlar buldu. İcardi'nin ve Kerem'in direkten dönen toplarının yanında Galatasaray'ın birçok pozisyonu var.

Beşiktaş'ın 2-1'den sonra karşı hamlesi Muleka ve Redmond oldu. Bu oyuncular Beşiktaş'ın yakaladığı duran top pozisyonlarında takıma katkı sağlasa da orta alandan bir oyuncunun eksilmesi doğal olarak oyunu biraz daha Galatasaray'ın kontrolüne bıraktı ve bu da hem pozisyonları hem de oyun üstünlüğünü getirdi.

Maçın başında biraz daha soru işaretleri barındıran taraf olarak Galatasaray özellikle oyunun ikinci yarısında bulduğu gol ve pozisyonlarla kendi adına önemli bir dönüş sağladı.

Ali GÜLTİKEN / Sabah