Gazeteci Fatih Doğan Sabah'taki yazısında şu ifadeleri kullandı:

'Kulüp iletişiminde iki şey çok önemli;

1- Şeffaflık,

2- Doğru bilgilerin kamuoyuna etkili bir şekilde aktarılması.

Ancak Beşiktaş'ta son yıllarda özellikle mali konularda hep kapalı devre iletişim vardı. Demirören suçlanıyor ama bağımsız denetim şirketinin raporu açıklanmıyor. Fikret Orman ve dönemi için iddia ve ithamlar ortaya atılıyor. 102 milyon Euro'luk rakamlar telaffuz ediliyor ancak KPMG raporu açıklanmıyor.

Ne divan ve ne denetlemeye rapor verilmeyip, "Dosya İçişleri Bakanlığı'nda" denilerek geçiştiriliyor. Hasan Arat'ın, divan kurulunda yaptığı çıkış ve sergilediği tavır son 15-20 yılı sorgular nitelikte ancak son 20 yıldır süreçler gösterdi ki; söylemlerin, iddiaların, ithamların değil, raporların konuşulması lazım.

Maalesef son yıllarda hiçbir başkanın konuları bütün yönleri ile ortaya çıkarmak gibi bir kaygısının olmadığını net olarak söyleyebilirim. Beşiktaş'ta ilginç bir gelenek oluştu. Görevdeki başkan, bir önceki başkanı ağır suçlamalar yaparak yoluna devam ediyor. Beşiktaş'ın bu iç çatışma iklimini sorgulaması gerekiyor.'