SÜLEYMAN SEBA KELİMELERE SIĞMAZ
Süleyman Seba’yı anlatmak çok mu kolay, çok mu zor bilemiyorum. Beşiktaş için, ülke sporu adına kelimelere sığmayacak kadar güzel bir insandı Süleyman Seba. Beşiktaş’ta yıllarca futbol oynadı, daha sonra da çeşitli kademelerde Beşiktaş’ta görev aldı. Ben geldiğimde Beşiktaş’ta “genel kaptan” olarak görev yapıyordu. Başkanlar, yönetimler değişti ama Süleyman Seba kulüpte hep var oldu. Benim jübile yaptığım 1984 senesinde de kongreyi kazanarak Beşiktaş’a başkan oldu.

ŞEREF STADI’NDAKİ ANTRENMANLAR
Genel kaptan Süleyman Seba’nın takım içerisinde her şeyi konuştuğu, takımla yönetim arasında köprü olan kişi takım kaptanı olarak bendim. Bizler şimdiki futbolcular gibi sahada oynayıp antrenmana çıkıp işi biten kimseler değildik. Kulübün bütün zorluklarına, sorunlarına hakimdik ve bu konularda da elimizden geleni yapardık. Kamp yapacak, kalacak belirli bir yerimiz bile yoktu, sağda solda kalırdık. Şeref Stadı’nda antrenman yapardık. 8 sene boyunca o sahalarda antrenman yaptık. Süleyman abi bizimle her şey paylaşırdı. “Siz o şeyi şey yapıverin” dediği zaman biz Süleyman abinin neyi kast ettiğini bilirdik.

ANTRENMANLARA BABA HAKKI’YI GETİRİRDİ
Süleyman Seba Şeref Stadı’ndaki antrenmanlara bazen Baba Hakkı’yı getirirdi. Şeref Stadı’ndaki yüksek bir yere bir sandalye koyar, Baba Hakkı’yı hepimizi izleyebileceği bir yere oturturdu. Bize de haber yollardı “Baba Hakkı antrenmanda, elini öpmeden geçmeyin” diye. Biz de sırayla kendimizi tanıtır, Baba Hakkı’nın elini öperdik. “Baba ben Rasim, hoş geldiniz” deyip elini öperken, “Rasim evladım, alabileceğin topa çık, alamayacağın topa çıkma” demişti, ben o ara herhalde bir iki topa boş çıkmışım. “Baba ben de alırım diye çıkıyorum ama bazen istemeden kaçırıyorum” dediğimde “peki evladım” deyip yanağımı okşamıştı. 

SEBA İLE ÇALIŞMAK ÇOK GÜZELDİ
Süleyman Seba’nın o sert görüntüsü altında iyi huylu, mülayim, sevecen, meseleleri uzatmak istemeyen, harika bir insan vardı. Başkanlığı döneminde teknik direktörlük için teklifte bulunduğunda büyük bir gururla kabul ettim. Çok farklı bir başkandı. Tesislere ayda bir gelirdi. Hocasına güvendiğini belli ederdi. Kupa kazandıktan sonra sevincimizi rakibimizle aynı uçakta yaşamayalım diyecek kadar nezaketli bir insandı. Benim Beşiktaş’tan ayrılmam sportif nedenlerden dolayı değil, başka bazı anlaşmazlıklar neticesinde oldu. Süleyman Seba gibi bir başkanla teknik direktör olarak çalışmak da çok güzeldi.

VAR SİSTEMİ O ZAMANLAR OLSAYDI…
Bizim dönemimizde Beşiktaş çok başarılı sonuçlara imza attı, kırılmamış rekorları kırdık. 88 gol attık, +62 averaj yaptık, iç sahada yenilmedik, Türk takımları Avrupa’da tek tur geçemezken biz dördüncü turda Valencia’ya kıl payı elendik. VAR sistemi o zamanlar kullanımda olsaydı biz o dönemde de şampiyon olabilirdik, Süleyman Seba ile birlikte Beşiktaş tarihine birkaç şampiyonluk daha ekleyebilirdik. Bizim dönemimizde Beşiktaş’a karşı yapılan hakem hataları bugün bile konuşuluyor.

EVDE KALIN, DİKKATLİ OLUN
Ülkemiz virüs salgını nedeniyle zor bir dönemden geçiyor. Ben de bütün insanlarımızın evde kalmasını, uyarılara uygun hareket etmesini rica ediyorum. Beşiktaş taraftarı her zaman kalbimde, onları çok seviyorum. Onlar neyin ne olduğunu her zaman biliyorlar. Ülkemizin sağlıklı, huzurlu günlere bir an evvel erişmesini diliyorum.