Beşiktaş'taki kötü gidişatı bağlamamız gereken tek bir şey var. Geçmişteki yönetimlerin yaptığı hatalar, hatalı transferler sonucunda da bu gerçek doğru ortaya çıktı.
Nedir? Hiçbir zaman doğru bir transfer politikası izlenmedi. Bu ne yazık ki Süleyman Seba'nın ardından böyle geldi, böyle gidiyor. Serdar Bilgili de çok fazla sırıtmadı. Ardından gelen başkanlar art arda hatalar yaptılar. Yıldırım Demirören, Fikret Orman, arkasından Ahmet Nur Çebi, arkasından Hasan Arat. Şimdi herkes istiyor ki bir anda Serdal Adalı geldi. Elinde bir sihirli değnek; her şey düzelsin. Bu iş o kadar kolay değil. Beşiktaş üzerinden çok sayıda insan akıllara durgunluk verecek rakamlarda paralar kazandı. Beşiktaş battıkça battı. Yanlış transfer politikasının sonucu da ortada...
Ben olaya farklı bakıyorum. Beşiktaş gözüyle değil, bir spor yazarı, gazeteci gözüyle bakıyorum. Tayyip Talha'nın gördüğü kırmızı kart Göztepe maçında yerindeydi. Çok doğru karardı. Kasımpaşa maçında da doğru karardı. Kırmızı kart görmesi gerekiyordu. Ama hakemin Beşiktaş lehine görmezden geldiği penaltı kararı elbette ki tartışılır, o apayrı.
İki maç art arda kırmızı kart gördü. İyi niyetli bir futbolcu ama becerisi sınırlı. Becerisi becerisi sınırlı olduğu için de bunu Kendini kontrol edemiyor. Neydi o reklam kampanyası? Bizim gençliğimizin, çocukluğumuzun. Kontrolsüz güç güç değildir. Eğer sen kendini kontrol edemiyorsan kırmızı kartla oyun dışında kalırsın. Hakemi penaltı kararı nedeniyle eleştirebiliriz. Vermediği penaltı kararını eleştirebiliriz. Ama Tayyip Bey'in verdiği kırmızı kart doğru karardır. Onun için ben objektif olmak zorundayım. Burada benim görüşüm bu. Bunun dışında söyleyeceğim bir şey var. Türkiye'de bir hakem çıkmazı, kaotik bir süreç var. Giderek işin içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Ve nedense bu hep Beşiktaş'ı etkiliyor. Diğer takımları bu kadar fazla etkilemiyor. Bu doğru. Bunlar doğru. Ama 5 maç geriye baktığımız 5 maçı, 25 maçı irdelersek burada hakemlerden önce Beşiktaş'ın ne oynadığını sorgulamamız gerekir. Beşiktaş bir şey oynamıyor ki. Hakemlerle maç kaybetti diyebiliriz. Göztepe maçında Tayyip hala rakibini yaka paça aşağı indirirse elbette kırmızı kart oyunun dışında kalır. Hakemin Göztepe maçında yaptığı hata nedir? Biz, önceki geceki Fenerbahçe maçında izledik. Aynı noktada Fenerbahçe'ye penaltı verdi. Beşiktaş'a vermedi. Aynı şey Beşiktaş'ta çizgi sahası ceza sahası çizgisi üzerine yapıldı. Evet hakemler farklı davranıyorlar, farklı tepki gösteriyorlar ve olan da çoğu kez geçmiş yıllarda 80'li, 90'lı yıllarda Beşiktaş'a çok daha acımasız davranıyordu hakemler. Nedense hep Beşiktaş'ın başına gelirdi. Hep böyledir zaten. Böyle alışagelmiş.
Hakemleri eleştirelim ama hakemlerden önce Beşiktaş'ın oynadığı futboldan söz edelim. Şayet bu akşam Kasımpaşa ile uç elemanları biraz becerikli olsalardı, biraz işlerini ciddiye alsalardı ne yazık ki Beşiktaş sahadan 4 0 veya 5 0 mağlup ayrılırdı.
Burada teknik direktör suçlamak, yermek çok anlamsız. Çünkü art arda yapılan yıllardır kaç sezondan bu yana gerek yönetimsel gerek teknik açıdan çok ciddi hatalar yapıldı. Sonuca gelecek, her şeyi düzeltecek. Tıpkı Serdal Adalı da beklendiği gibi. O kadar komik ki Beşiktaş seyircisinin, aslında Türk insanının sabrı yoktu. Beşiktaş seyircisinin hiç yoktur. Başarı gelmiyor. Başarı beklemek, çalışmak ve sabretmekle geliyor. Ben teknik direktörü hiçbir şekilde yeremem. Çünkü teknik direktörün böyle bir ayrıcalığı var. O İngiltere'den geldi, son yaşamının 18 yılını İngiltere'de geçirdi. Her ne kadar Norveç'li olsa da orada bir şey gördü ve bir şekilde kanıksadı. Kendi ülkesi Norveç'te de eğer bir futbolcu Beşiktaş gibi en üst segmentteki takımın futbolcu listesinde ise adamcağız diyor ki o futbolcu eğer burada oynuyorsa gerçekten görev yapan, bunun bilincinde olan bir profesyoneldir. Ama bilmiyor ki Türkiye'de sistem böyle değil. Birilerinin adamı bir yerlere getiriliyor. O adamcağız da normal şartlar altında futbolcu antrenmanda izliyoruz. Koşuyor, onu yapıyor, bunu yapıyor, oynatıyor. Tayyip hala Beşiktaş'ta futbol oynayabilecek nitelikte beceriye sahip değil. Bir kere transferi hataydı. Aynı şekilde iddia ediyorum. Emirhan Topçu, Salih Uçan. Bunlar hiçbir şekilde Beşiktaş'ın futbolcusu olacak isimler değil. Becerileri yok. Geçmişe baktığımız zaman, kadroya baktığın zaman yok. Çünkü bir özellikleri yok. Topu oynuyorlar, geriye oynuyorlar, yana oynuyorlar, geriye oynuyorlar. Bunu herkes yapar. Yani Amatör Lig'deki futbolcu da yapar bunu. Onun için bu da teknik direktörün seçimine asla dil uzatamam. Adam da sanıyor ki Avrupa burası, Avrupa'daki gibi. Listede bu varsa, Beşiktaş'ın kadrosunda varsa futbolcudur. Ama yok işte öyle değil.
duhuliye.com
HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..