Zoru kolay, kolayı zor yapmak adeta mottomuz! Letonya’nın katı savunmasının dengesini çoğu zaman bozmayı başarabilsek de final aksiyonlarımız bireysel kalitemize yakışmayacak cinstendi. Ya son pası atamadık, ya doğru pozisyon alamadık. İlk yarının geneli böyleydi.

Bu çaresizliğimiz Letonya’nın direncini artırdı. Haklarını teslim edelim, disiplinli oynadılar. Dizilişlerini bozmamak için çok çabaladılar, gole kadar da başarılı oldular.

Montella’nın da kriz anlarında kararsız kaldığını gördük. Birkaç kez oyuncu değişikliği için hazırlık yapıp vazgeçti. Özellikle Yunus’un golü öncesi. Hocanın sonraki hamlelerinde ise hakkını teslim edelim. Özellikle Cenk’i pivot santrfor olarak Letonya savunmasının kalbine dikince, Cenk’in arkasındaki hücum üçlüsü için bir konfor alanı oluştu.

Hem oluşan bu lüks, hem de dikine gidebilen oyuncularımızın fazlalığıyla Letonya hatlarına girip pozisyon ve golleri bulduk.

Hırvatistan maçı ve dün gece son yarım saat, net bir teknik adam dokunuşudur. Oyuncuların enerjisi, son düdük sonrası Montella ile fiziksel temasları da bunu anlatıyor bize.

Bu maceranın kırılım noktası, Kuntz’tan vazgeçiştir. Türk Milli Takımı’nın potansiyelini budur.

Umut EKEN / Fanatik