Öncelikle herkesin bayramını kutlarım. Mutlu, huzurlu ve sağlıklı nice bayramlarımız olsun. Başliğa yazının sonunda değineceğimi belirterek önce futboldan başlıyorum.
Tabi iş Beşktaş olunca bayram havasını ancak moraller düzgün olunca hissdebiliyor insan. Bu aralar hepimizin üstünde yağmur yağdı yağacak ama bir türlü yağmayan havanın kasveti dolaşıyor. Kulubün lokomotifi Futbol A takımında ne olduğunu anlamadığımız koca bir sene yaşadık. Tam 1 sene önceki Mayıs ayında kazanılan mucizevi 2 kupanın üstünden sadece 1 sene geçti ve ne duruma geldiğimizi yada getirildiğimizi anlayan yok. Önce 2 ay süren Sergen Yalçın – Yönetim krizi, ardından çok iyi başlanan bir lig ardından aynı hafta içinde 2 maç Adanademirspor ve Dortmund maçları.Biri ligin elimizden alındığı bir diğeri ise ilk ŞL maçının ardından tüm fubolcuların ben sakatım dediği karşılaşmalar. Daha sonrası senaryonun devamı gibi Sergen Yalçın’nın tasviye süreci ardından Önder hoca şimdi de Valerian İsmael hoca. Taraftar 1 sene de 10 seneyi yaşadı sanki. Bu takım sene başı havası ve kadrosu ile bundan 3 hafta önce ligi bitirebilir gibi geliyordu bana. Ne yalan söyliyeyim FB’nin 103 gollü rekorunu nasıl kırarızı bile hesaplamış idim kendi adıma. Ama sonra yukardan bir el belki bir kaç el HAYIR dedi. Koca bir sene kaynadı gitti. Büyük ihtimalle aynı sistem seneye de FB’ye el verecek. Hüsnü kuruntudur belki ama başka da bir şey hissediyorum desem yalan söylemiş olurum. 
Gelelim güncel mevzuya. Valerian İsmael yeterli mi değil mi yada doğru isim mi değil mi tartışmaları yapıyor taraftarın büyük bölümü. Hatta hocayı hoca olmamakla yetersiz olmakla suçlayanını bile duydum. Yahu el insaf. Hocanın elindeki kadroyu kendi kurmadığını herhalde biliyoruz. Peki şunu da biliyoruz değil mi bu kadro şampiyonluktan uzaklaşmış, kupadan elenmiş, sadece konfederasyon kupası kovalayan büyük takım kadrosu. Hadi onu da geçtim bu kadronun yaklaşık 70% si bu seneden sonra bu formayı giyemeyeceğini de çok net biliyor. Peki hangi performansı bekliyoruz bu kadrodan? Sergen Yalçın performans alamamış ardından Önder Karaveli canlandıramamış İsmael hoca gelsin uçursun mu istiyoruz? Çok komik ve çok yazık. Bu hoca babamın oğlu değil. Adamın nasıl bir performans vereceğini de bilmiyorum. Ama şunu görüyorum ki adam çalışkan,prensipli ve cesaretli. Diyoruz ki bu takım 3’lü oynamaz. He biz biliyoruz da o bilmiyor. Farkında olalım hoca bu kadroyu değil camiayı 3’lü oynatıyor. Mental olarak alışın sistem bu diyor. Seneye buna uygun kadro kuracağım diyor. (bu arada FB maçında Rosier’den dolayı bir istisna yapıp 4’lü oynatacağını düşünüyorum).. Nacizane fikrim, kadronun kurulması ve hocanın Serbest bir şekilde çalışıp hünerini göstermesini beklemek, bizim gibi emeğe saygı ile övünen camianın mensuplarına yakışan hareket olacaktır.
Son olarak geçtiğimiz hafta Edirne’de U14 erkek basketbol Türkiye şampiyonası yapıldı. Ben de çok yakın bir dostumun oğlunun yani yeğenizmizin FB U14 takımında olmasından dolayı çok ilgilendim turnuva ile. Tabi bu yaşlardaki turnuvalar için fanatik güdülerimizi bir kenara koymak ve yeğenimizin başarısını istemek idi ilk başta fikrim. Ama sonra onlar kötü gitti ve bizim çocuklar kupayı nağmağlup bir şekilde kaldırdılar. Hem de Efes’i 2 kez yenip çok iyi bir turnuva geçiren Göztepe’yi de finalde farklı mağlup ederek. Buradan tüm Beşiktaş alt yapı sorumlularını ve sporcularımızı tebrik ediyorum. Bu arada bir dedikodu da bu başarının mimarlarından Banvit kökenli altyapı sorumlumuz Ahmet Gürgen’nin FB ile anlaşmış olduğu yönünde. Anladık üst yapı da yöneticilerin  cebinde akrep var yada yönetim becerisi zayıf sponsor bulma kapasiteleri sınırlı ve bundan dolayı üst yapıda basketbol erkek/kadın A takımları play off bile yapamayıp oyuncularını başka kulüplere kaptırıyor da bari alt yapıyı tutalım övünecek bir şeylerimiz kalsın.