Beşiktaş'ta bu sene çok teknik adam değişti. Bir teknik adam için hep şunu söylerim; 10 maç sonra yavaş yavaş takıma kendisini hissettirmesi lazım… Beşiktaş'taki bu teknik adam 10 maçı geçti ama değişiklik yok. Antalyaspor'da da hemen hemen aynı zamanlarda Nuri Şahin gitti, Sergen Yalçın geldi. Nuri Şahin daha bir defansı garantiye alarak hücum yapan şekilde oynatıyordu takımını. Sergen Yalçın biraz daha fazla hücuma çıkarak oynatan bir teknik adam tipi, daha cesaretli.

İlk yarı maç Beşiktaş'ın stadında olmasına rağmen oyuna hakim olan taraf Antalyaspor'du. İstediklerini yaptılar. Beşiktaş hiçbir şey yapamadı. İkinci yarı Beşiktaş golle başlayınca maça asılmaya başladılar. Baskı kurdular, pozisyonlara da girdiler. Antalyaspor bir ara hiç oyuna çıkamadı. Beşiktaş'ın arka tarafına gitseler pozisyon bulabilirlerdi ama onların da yavaş yavaş pili bitti.

Aslında Beşiktaş ikinci yarıda daha iyi oynamasına rağmen biraz daha kontrollü olması gerekirdi. Acele ettiler, telaş ettiler. Çabuk oynamakla acele etmek farklı. Biraz daha sakin olabilseler, daha fazla gol atabilirlerdi. Gedson Fernandes'i anlamak mümkün değil. G.Saray maçından evvel yaptığı saçma sapan bir hareketle oyundan atıldı. Yine bu maçta gereği yokken rakibini çekti ve penaltı yaptırdı. İleri gideceğine geri geri gidiyor. Hem de teknik adam hemşehrisi, daha doğrusu ona ayıp ediyor.

90+'da net bir penaltı. Vuruş yapılıyor, top iki ayağına da vurunca iptal oluyor. Çok nadir görünen bir olay. Şöyle bitirmek lazım yazıyı, bu sene Beşiktaş'ın başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmezmiş.

Erman Toroğlu | Sabah