Geçtiğimiz hafta sonu Beşiktaş, Kasımpaşa'yı yenerken maçın ardından siyah-beyazlı takımın galibiyetinden daha çok Weghorst'un ani ayrılık kararı konuşuldu. Doğrusu hiçbirimiz böyle bir şeyi beklemiyorduk.

Attığı gol sonrası Hollandalı oyuncunun yanına hiçbir takım arkadaşının gitmemesinden anlıyoruz ki; Weghorst ayrılış kararını takımla paylaşmış. Yani çoktan veda etmiş bile! başka bir deyişle dünkü sözleşme feshi bir formaliteden ibaretti. Wout Weghorst iyi bir golcü... 3.5 aydan bu yana Beşiktaş'ta kedini çok sevdirdi.

Gördüğüm kadarıyla insan ilişkilerine önem veren bir kişiliğe sahip. Beşiktaş için attığı goller yaptığı asistelerle kısa sürede taraftarın sevgilisi oldu. Dünya Kupası'nda attığı gollerle de Beşiktaş markasına değer kattı. Tabii ki bu aşamada Beşiktaş'ı yarı yolda bırakması hepimizi çok üzüyor ama gerçeklerle de yüzleşmeliyiz.


Gerçekçi olmalıyız

Olaya Weghorst tarafından bakarsak; 31 yaşındasınız, dünya devi bir kulüp olan Manchester United'da oynama fırsatı eline geçiyor ve doğal olarak bu fırsatı kullanmak isteyecektir? Kendisine bundan sonraki futbol hayatında başarılar dilemekten başka elimizden bir şey gelmiyor.

Beşiktaş cephesinden bakarsak... Weghorst kiralık olarak forma giyen bir oyuncu. Başkanlık yaptığım kulüplerde de kiralık transferlere hep karşı çıktım. Aboubakar, Talisca örneğinde olduğu gibi, sen oyuncuyu parlatırsın ama futbolcunun bonservisine sahip kulüp transferden parayı kazanan taraf olur.

Sen istediğin kadar sezon sonunda satın alma önceliğine sahip olama ben bu kontratlardaki maddelerin ayrıntılarında menajerlerin oyunu olduğunu düşünüyorum. Mesela Mario Gomez sadece 600 bin euro karşılığında Beşiktaş'ta kalacaktı. Ama Gomez sezon sonu hokus-pokus misali kayboldu.


Beşiktaş kazansın

Tabii ki Beşiktaş yönetiminin kulüp menfaatleri doğrultusunda Weghorst'un Manchester United'a transferi durumunda Kulübün kasasına para da girecek. Başka bir deyişle Weghorst yarım sezonda bedava oynadı. Tabii Weghorst'tan gelecek 3 Milyon Euro ile yeni bir golcü transferi gerçekleştirilebilir. Bu sayede transfer döneminde iyi bir golcü alınabilir.

Olası Aboubakar, Aubameyang veya Origi transferine Beşiktaşlı taraftarların da karşı çıkacağını zannetmiyorum. Böylelikle alan da memnun, satan da memnun olur. Keşke Weghorst'un bonservisi Beşiktaş'ta olsaydı ve Beşiktaş bu transferden büyük pastayı alan taraf olsaydı.

Yıllardır söylüyorum, yazıyorum. Futbolda bugünü ve yarını çok iyi planlamalısınız. Üretirken satıcı olmaya gayret gösterip, kendi öz kaynağınızdan yıldızlar çıkarmalısınız. Umarım yaşanan bu sıcak gelişmelerden Beşiktaş gerçek anlamda kazançlı çıkar.

Sinan VARDAR / Fotomaç