Beşiktaş taraftarı her sezon, takımlarının rekabetçi bir kadroya sahip olmasını ve başarı elde etmesini ister. Mevcut kadro, bu sezon bunun çok uzağında kaldı. Yönetim transfer hamlesini bir an önce yapması gerekiyor. Ama…

Beşiktaş’ta mali sıkıntılar nedeniyle yaşanan transfer durgunluğu, ara transfer döneminde takıma sadece Adana Demirspor’dan Jonas Svensson’un katılması, transferde adı geçen isimlerin kariyerlerinin sonuna yaklaşmış olması, -ki buna rağmen henüz somut adımların atılamaması, taraftarı her geçen gün daha da endişelendiriyor. Taraftar da haklı olarak, gerek tribünde, gerek sosyal medyada yönetime tepkisini ‘Transfer nerede?’ diye sorarak gösteriyor.

Beşiktaş'ın Hasan Arat başkanlığında yeni yönetimi, mali kriz ve transfer sıkıntısıyla başa çıkarken zorlu bir süreçten geçiyor. Feyyaz Uçar’ın olumlu bir hava estirmek için yaptığı açıklamalarına ilave, yönetimden ya da yönetime yakın camiadan sıkça, kulübün bu zor dönemi atlatmasında taraftarların sabır ve anlayış göstermesi gerektiğinin altı çiziliyor.

Her gün iç içe olduğum taraftar grubunun tepkisinin temelinde, Hasan Arat’ın seçim öncesi verdiği vaatlerin yerine getirilmemesi yatıyor. Kendini 'kandırılmış' hisseden taraftar, bu nedenle yönetime karşı giderek sesini yükseltirken, bu sezonun bitmesini iple çekiyor. Sahada varlığı hissedilmeyen takımda, siyah-beyazlı formayla yeni yüzler görmek ve bu yüzlerle gelecek sezona umutlanmak istiyor.

Kısıtlı Transfer Bütçesi ve Borç Yükü:
Beşiktaş'ın transfer durgunluğunun temel nedeni, kulübün kısıtlı transfer bütçesi ve borç yükü olduğu herkes tarafından biliniyor. Ahmet Nur Çebi başkanlığındaki yönetimin, kulübü yönetmekteki politikasının uzantıları, içinde bulunduğumuz şu günlerde kendisini göstermeye devam ediyor. Mali açıdan zorlu bir dönemden geçen Beşiktaş, son yıllarda mevcut kaynaklarını doğru ve etkili bir şekilde kullanmak konusunda başarılı bir grafik çizemedi.

Taraftar Endişesi ve Beklentiler:
Şimdi yönetim taraftarın beklediği transferleri yapabilmek için kaynak yaratmak zorunda. İlk etapta Aboubakar’ı satıp, oradan gelen parayla isim yapmış, 'ortalama seviyede' bir veya iki oyuncu transfer ederek hamle yapmayı düşünse de, Aboubakar için beklenen taleplerin yeterli ve istenilen seviyede gelmemesi, bu yöndeki planları suya düşürdü. Şimdi yönetimin elinde kalan son kozu Semih Kılıçsoy. 

Semih’in son haftalarda parlayan yıldızı, Avrupa’lı kulüplerin gözünden kaçmadı. Doğal olarak menejerler de bu ‘altın’ fırsatı değerlendirmek için Beşiktaş’ın kapısını aşındırmaya başladı. Hal böyle olunca, yönetim Semih için bir bonservis bedeli belirledi. Bu bedeli karşılayan kulüp, Semih’i alacak ve bu para, yeni transferlere kanalize edilecek.

Burada yönetim kazanmış olacak. Transferlerle taraftarın sesini kısmaya çalışacak. Menejerler kazanmış olacak. -Belki- Semih de kazanmış olacak. Ama Semih’in satılmasına karşı çıkan taraftar, gelecek vaadeden ve bir kaç yıl içinde daha da değerlenebileceğini düşündüğü bu yeni yıldızını kaybetmiş olacak.

Ahmet İnce | Duhuliye